BAŞKAN | Yarı Texting

26

Selen'den..

"Kızım kalk okuluna geç kalıyorsun,benim vakıf'da işlerim var bu hafta sonu babanla beraber yokuz. Ev sana kaldı yani."annem odamda koltuğuma oturmuş imalı imalı konuşurken yatakta oturur pozisyona  geldim.

Bir elimle gözlerimi avuşturup atılmaya çalışırken annem ayağa kalkmış kapıya doğru yürüyordu.

"Tamam anne, evi dağıtmayacağız korkma." Bana gözlerini kısıp bakarken öpücük atıp bir koşu lavaboya girdim.

Onlar ne zaman evi boş bıraksalar küçük bir parti düzenleyip evin ağzına sıçıyorduk. Annemde bundan muzdarip di zaten..

Telefonum çalınca arayana baktım.

Özgür arıyordu tabiki de..

"Alo sevgilim, günaydın. Yarım saate hazır ol seni almaya geliyorum.okula beraber gidelim." Görmese de kafamı sallayıp onayladım.

Biraz daha konuştuk dan sonra telefonu kapatıp okul eteğini ve bir bluz giydikten sonra hazırdım..

Makyaj yapmaya gerek yoktu zaten Özgür'de makyajsiz daha güzel olduğumu söyleyip duruyordu.

Kapıya çıktığım da Özgür arabada beni bekliyordu. Hızla arabaya binip sohbet ede ede okula gittik.

***
Okula giriş yaptığımız da çoğunluğun kız olduğu bir Topluluk okulun tam ortasında duruyordu. Merak içinde oraya bakarken Özgür belimden tutup oraya yönlendirdi. Sanırım tek meraklı ben değilmişim..

Okula gelmeden önce hocalar iki erkek öğrencinin kayıt olduğuna dair ufak bir haber vermişti. Sanırım şuan kızların ağzının suyu aka aka izledikleri yeni öğrencilerdi.

Can ve Rüzgar Özgür'ün yanına gelerek kollarından tutup basket sahasına doğru çekiştirmişlerdi.

O sıra da ne ara geldiklerini bilmediklerim Buse ve Eslem iki yanımda bitmişti.

"Uwu yeni erkek öğrenciler gelmiş ha?" Eslem heyecanla konuşunca kafamı sallayıp gülüşmeye başladık.

Zil çalıp ortam dağılırken iki arkası dönük erkek ortada duruyordu..

Ama o,yok artık!

Alp arkasını dönüp beni gördüğünde daha önce baygın bakan gözleri ışıltı ile bakmaya başladı.

Bana doğru gelirken yanında ki erkeğe baktığımda Eslem ile bakışıyorlardı. Eslem sinirden kurudurken karşısında ki çocuk çapkın bir şekilde gülüyordu.

Sanırım o çakma polis dediği çocuktu. Mavi gözleri uzun boyu ve kasları ile al benili bir çocuktu. Her kızın kolaylıkla aşık olacağı bir tipi vardı. Yavaşça gözlerimi Alp'e çevirince bana gülümseyerek bakıyordu.

"Selen,seni burada görmeyi inan ki beklemiyordum. Çok güzel bir sürpriz oldu."

"Bende beklemiyordum,meğer yeni öğrenciler sizmişsiniz. Kadere bakın." Saçma bir kahkaha atınca bahçenin boşalmış olduğunu farkettim. Benim sesim yankılanırken basket sahasının orada Özgür elinde topla sinirle Alp'e bakıyordu. Sanırım o da beklemiyordu böyle bir şeyi.

Yanıma gelip elini belime koydu, yanağıma küçük bir buse kondurup konuşmaya başladı. "Alp senin burada ne işin var. Yoksa yeni öğrenciler siz misiniz?"

Alp Özgür'ün varlığını yeni fark etmiş gibi ona bakmaya başladı.

Kafasını belli belirsiz sallayıp cevap verdi."evet selen'i ve sizi burada görmeyi beklemiyordum. Daha ilk günden tanıdığım birkaç kişi olması iyi oldu."

Kafamı sallayıp Özgür'ün elini tutup okula doğru sürüklerken "ders başladı ve biz konuşmaktan geç kaldık hele de Alp ve yanındaki çocuk için hiç iyi bir başlangıç olmadı, koşun."

Tam koşmak üzereyken onları durdurdum." Bir dakika Alp ve yeni çocuk Hangi sınıfta sınız?"

Yanında ki çocuk konuşmaya başladı.
"Benim adım Çınar Türk, yeni çocuk demesek. Alp ile aynı sınıftayız, 11-B"

Kaşlarımı kaldırıp heyecanla konuşmaya başladım.
"Bizde o sınıftayız beni takip edin teneffüste size okulu gezdireceğim. Çok seveceksiniz."

Alp halinden memnun bir şekilde gülümserken Çınar,Eslem ile konuşuyordu. Eslem'in halinden memnun olduğunu söyleyemem. Çınar'ı öldürecek gibi bakıyor. O bahsettiği çakma polis ise Eslem ile çok yakıştıkları kesin.

Ship damarlarım kabardı..