WLTJD914 {Instagram Han Jisung}

12

(Biraz kestiren hasta admin yine sizlerde. Love okuyucular❤️❤️)

Ben bunu dedikten sonra bir sessizlik oluştu. Elini izlemeye başladım. Bu bana heyecan veriyordu. Elleri çok kusursuz ve güzeldi.

-Elini tutmanın nasıl bir his olduğunu meral ediyorum doğrusu. Dediğimde elini bana uzattı.

-İşte! İstersen tutabilirsin.

-Hayır. Kendi kendimi gaza getirip heveslenmek istemiyorum. Merak etme. Hala bazı şeylerin farkındayım. Dediğimde başı ile beni onaylayıp elini geri indirdi.

-İstediğin zaman elimi tutabilirsin. Sanırım artık arkadaşız.

-Bunu senden duymak garip. Benden 4 yaş büyüksün. Abilik taslayacağını düşünmüştüm.

-Olsun. Yine de arkadaşız.

-Tuhaf hissediyorum.

-Neden?

-Çok...sakinsin. Biraz değişik oluyor.

-Biraz heyecan katmak için seni suya atmamı ister misin?

-Acımasızsın.

-Eğlenceli olurdu.

-O zaman atlasana!

-Peki. Dedi ve kalkıp tişörtünü kaldırdı. Tüm vücudunu görmüştüm. Hemen gözlerimi kapattım.

-Tüm kaslarını gördüm. Tanrım. Ömrüm boyunca başka hiç bir şey görmek istemiyorum.

-Sapık mısın? Kaslarımı mı görmek istiyordun? Daha öncesinden söylemeliydin.

-Daha öncesinden mi?

-Evet. Dedi. Güldüm. Kolundan çekip yerine oturttum.

-Güzel miydi?

-Hayır.

-Hayır mı?

-Şahaneydi. Dediğimde o da yüzünü kapatıp gülmüştü. Utanmıştı. Elimi saçına atıp saçlarını karıştırdım. Bu çok yumuşak ve sevimli bir histi. Hemen yanıma uzanmıştı bankın üstüne. Kucağımın hemen yanına uzanmıştı.

-Uykun mu geliyor?

-Biraz. Dediğinde nefesimi içime çekip alnındaki saçları alıp geriye ittim. Ufaktan okşamaya başladım. Biri bizi görür müydü bilmem ama bu çok çok, hatta çok çok huzur veriyordu. Ellerimi saçlarından çekip aldım. Gözlerini açtı.

-Gidelim mi artık?

-Olur. Dedi ve tek hamle ile ayağa kalktı. Ben de kalktım. Çantamı sırtımda düzeltip yürümeye başladım. O da yaylana yaylana yürüyordu.

-2 gün sonra konser var.

-Çok ateşli mi giyineceksin?

-Çıplak çıkmayı düşünüyorum.

-Yha! O zaman fanlar seni kaçırır.

-Sen kaçırır mısın? Diyerek yakınlaştı yüzüme.

-Eğer gelirsen. Dedim ve güldüm.

-Gelirim. Dedi ve yüzümü inceledi. Gülüşüm solmuştu. Şaşırıp baktım ona.

-Haeng! Diye gelen sese baktım. Seok'du.

-Ne yapıyorsun burada?

-Biraz pratik yaptım. Siz ne yapıyorsunuz?

-Şey...biraz yürüyüşe çıkmıştık.

-İlerde biraz kalabalık var Jisung Hyung. Gidebilecek misin?

-Ah...tenhadan dolaşsam daha iyi olur aslında. Peki o zaman. Ayrılalım burada. Eve varınca haber ver. Dedi ve biraz durdu.