Özgürlüğe Düş

21

Kolumun havaya kaldırılmasıyla ateşlediğim silah bana denk gelmemişti. Kolumu kaldıran Merzat'ın kucağına düştüğümde ağlayarak konuşmaya başlamıştım.

"Ölmemi bile engelliyorsunuz. Niye benim bedenim ve ruhumla benden başka herkes ilgileniyor. Niye kendimle ilgili hiç bir kararı ben veremiyorum."

İçeri endişeyle Yaman ve Ecevit girdiğinde Pusat kaşları çatık bir şekilde silahı Ecevit'e vermişti.

Yanıma geldiğinde önümde diz çöküp Merzat'ın ellerinden kucağına almıştı beni.

"Engelledim çünkü ölmeni istemiyorum. Ölmek senin için bir çare değil. Senin sonun benim de sonum."

Beni yatağa yatırdığında cenin pozisyonuna gelip üstüme örttüğü yorganı başıma kadar çekmiştim. Yaman ve Ecevit'e döndüğünde konuşmaya başladı.

"BELİNİZDEKİ SİLAHLARA DİKKAT EDECEKSİNİZ. Psikolojisi bozuk sağlıklı düşünemiyor gözünüz gibi koruyacaksınız. Kendine zarar vermeyecek."

Başlarını salladıklarında ben girmiştim söze.

"Sen ne dersen de Pusat. Ölmemi engellemen bir şeyi değiştirmez.
Lavin için gideceğim zaten."

Gözlerimi kapadığımda  duvara bir kaç yumruk atıp çıkmıştı odadan. Gözlerimi açtığımda odada kimseyi görememiştim. Şuan benim için en iyisi buydu.

Bir kaç saat soluksuz tavana bakıp Lavin'in ağlayışını, videodaki halini düşündüğümde buna son vermeye karar verip yatakta diklenmiştim.
Komidinin üzerindeki telefonuma bildirim geldiğinde elime almıştım.

Mesajı açıp baktığımda Gencer köpeğinden geldiğini gördüğüm an direk açıp okumaya başlamıştım.

"Sevgilim yarın erken bir vakitte, sana birazdan atacağım adrese gelip biz Lavin'i öldürmeden alabilirsin. Biraz hızlı ol ama Lavin'e bir şey olsun istemeyiz öyle değil mi?"

Tekrar tekrar okuduğumda yarın gelmemi istediği adresi yazmıştı.
Adresin altına da not bırakmıştı.

"Senden başka birisi gelirse Lavin'in direk boğazını keseceğimi biliyorsundur. Ama ben yinede önlemimi aldım. Buluşacağımız yerde iki keskin nişancı olacak. Şuanda oradalar. Gelip adam yerleştirirsiniz diye nöbet tutuyorlar. Birini gördükleri anda çekip vurmaları için emir verdim. Sen akıllı bir kızsın ne yapacağını bilirsin. Seni aldıktan sonra gelip Lavin'i oradan alabilirler.
Seni çok özledim sevgilim. Görüşmek üzere..."

Ağlamaktan gözümde yaş kalmamıştı artık, bu planı uzun zamandır yaptığı belliydi. Kimseyi tehlikeye atamazdım Lavin zaten tehlikedeydi.

Buluşmanın olacağı yeri Google'dan arattığımda mesafesinin biraz uzak olduğunu farketmiştim. Yürüyerek gidemezdim Pusat beni anında bulur alırdı. Garaja da giremezdim ,ama Pusat'ın arabasını kullananilirdim. Camdan baktığımda şansıma kullandığı arabası garajda değil bahçedeydi. Şuan için tek yapmam gereken bir şekilde anahtarı almaktı.

Hava karardığında birazdan herkesin yatacağını biliyordum. Kapımda bu gün Yaman nöbet tutuyordu. Onu halletmek kolaydı. Dışarı çıktığımda aşağıya inip salona girdim. Sessizce oturup yatma vaktinin gelmesini beklemeye başladığımda
Pusat  ara ara  baksada bir şey dememişti. Üzerime gelmek istemiyordu sanırım.

Pusat ayağa kalktığında sonunda uyuyacaklarını anlamıştım. Benim hala oturduğumu farkettiğinde yanıma gelip başımda dikildi.

"Kalk hadi. Tek başına oturma burada. Ayrıca yorgunsun , yatıp dinlen."