DEFNE YAPRAĞI /TAMAMLANDI/

YOLCULUK YILDIZLAR

Buraya hep geç bölüm atıyorum çünkü diğer kitaplarım finale yaklaşıyor ve içime sinmeyen bir sürü bölümü düzeltmekle uğraşıyorum.

09/06/2021

Erken kalkmıştım. Dün Baranla beraber çantaları hazırlamıştık. Yatağımın yanındaki tartıya çıktığımda gördüğüm rakamla yüzümü buruşturdum. 10 kilo vermiştim. Boyum 1,69du ve normalde 50 kilo iken 40 kilo olmuştum. Yaşıma göre zayıf kalmıştım. Düşen moralimle tartıya tekme attığımda ayağım çok acımıştı ama tartı gram yerinden oynamamıştı. Sinirle tartıyı elime alıp pencereden aşağı attım.

"Salak tartı!" diyerek içeri gireceğim sırada Baranın aşağıdan seslenmesiyle durdum.

"Kapıyı aç geldim" diyerek seslendi ve parke taşlarına dağılmış olan tartı parçalarını alıp çöpe attı.

Pencereyi kapatıp salona geçtim. Dış kapıyı açtığımda asansörden inen Baran yanıma geldi ve ayakkabılarını çıkardıktan sonra içeri geçti.

Kapıyı arkasından kapattığımda gülüyordu.

Salona geçtik ve ikimizin eşyalarının olduğu koltuğun karşısındaki koltuğa oturduk.

Onun bu kadar çok gülmesi sinirimi bozarken karnına dirseğimle vurdum ve o susunca önüme döndüm.

"Aşağıdaki amca bana 'kadınlar kilo alınca hep böyledir' dedi." dediğinde konuştum.

"Keşke kilo aldığım için tartıyı atmış olsaydım." dediğimde kaşlarını çattı.

"Moralini bozma. Eşyalar dünkü yerde mi?" dediğinde onu başımla onayladım ve mutfağa gidip tuzlu bisküvi paketini sertçe açtıktan sonra ikişer ikişer ağzıma attım. Çiğnedikçe ağzımda büyüyen lokmayı güçlükle yutkunduktan sonra paketi yarılamıştım.

Baran elinde iki çanta ile geldiğinde elimdeki pakete bakarak gülümsedi.

"İştahın geldi mi?" diyerek umutla sorduğunda ona olumlu şekilde başımı aşağı yukarı salladım. Yalan söylemiştim ama böylesi daha iyiydi.

Boğazıma gelen iğrenç sıvı ile koşarak lavaboya girdikten sonra kapıyı kilitleyip klozete doğru eğilip tüm sıvıyı klozete boşalttım. Saçlarım yüzüme yapışırken gelen iğrenç koku ile yorgunca sifonu çekip yüzümü yıkamak için suyu açtım.

"DEFNE! İYİ MİSİN? KUSTUN MU?" diyerek bağırıyor ve kapıya vuruyordu.

"İyiyim. Salona geç." dedikten sonra yanağıma yapışan saçlarımı sertçe çekip ensemde topladım.

Açtığım musluktan akan soğuk su avuç içlerime dolarken derin bir nefes aldım ve yüzümü yıkadım. Yüzümü her soğuk su ile yıkadığımda daha iyi hissediyordum. Avuç içlerime dolan suyla bu sefer ağzımı çalkaladım. Dış macunumu alıp diş fırçama biraz koyduktan sonra yerine bıraktım ve diş fırçamı alıp dişlerimi yorgunca fırçaladım. Keşke kendimi bisküvileri yemek için zorlamasaydım.

Lavaboda işimi bitirdikten sonra kapının kilidini açıp kapıyı kendime çektim.
Kapının önünde kızarık gözleriyle duran Baran bir anda bana sarılınca sadece durdum, yorgundum.

"Kusma seslerin çok kötü geliyordu. Çok korktum bir şey olacak diye! Bir daha sakın kapıyı kilitleme, beni ardında bırakma" diyerek benden ayrılıp arkama geçti ve terden ensemde topladığım saçlarımı açıp tepede kibarca topladı.