I Want You

23-Ben de sana aşığım.

—

—

"Lexa..Annem-"

"Biliyorum Clarke ama inan bana senden başka kimseyi düşünemiyorum."

"Ona hiçbir şey yapmayacak mısın ?"

"Hayır.Sonuçta onu anlıyorum."dediğinde şaşırdım.

"Seni öldürmeye çalışan insanı mı anlıyorsun ?"

"Ben de seni korumak için her şeyi yaparım.Kendimi öldürmem gerekirse bile öldürürüm."B-bu çok ağır bir cümleydi.Bunun altında eziliyormuş gibi hissederken aklıma gelen şeyi söyledim.

"Sen ölürsen benim yaşamak için bir sebebim kalmaz.O yüzden bunu unut.Sen ölmeyeceksin.Hele benim için asla."dediğimde ellerimi tuttu.

"Bir gün..Bu yaşanacak."

"Sen böyle şeylerden bahsetmezdin.Ne değişti ?"

"Kafamdaki görüntüler..Komutan olmam.Son zamanlarda sadece bunu düşünüyorum sanki."

"Bana neden hiçbir şey bahsetmedin sevgilim ? Bunu beraber çözebiliriz."dediğimde sakince gülümsedi.

"Beraber.."

"Ne oldu ?"

"Ben hep yalnızdım ama bu sefer değilim."

"Değilsin ve olmayacaksın da.."dediğimde sıkıca Kollarını bana sardı.Derin bir nefes alıp verdi.Rahatlamış gibiydi.

— —

"Araştırılması gereken tüm kitaplara baktım.Gölün yaklaşık 1.020 metre derininde bir geçiş açılıyor ama buraya ulaşmak için dalış ekipmanı lazım hepimize.Yani bu da imkansız hale getiriyor.Yoksa normal bir şekilde yüzmeye çalışırsak boğulup ölürüz."dedi Raven ve kitabı Lexa'nın önüne attı.Lexa başını kaldırıp sert gözlerle ona baktı.

"Bir sorun varsa yüzüme söyle."dedi ve kitabı kaldırdı."Çocuk gibi davranmana gerek yok."dediğinde Raven daha da sinirlendi ve Ayağa kalktı.

"Bunu bana Clarke'a aşık olan komutan mı söylüyor ?"

"Aşık olmak çocukluk mu ?"

"Sen-"dedi Raven ama lafını kestim.

"Raven yeter.O-o annemi anlıyor ve bırakacaktı ama ben izin vermedim."

"Sen nasıl bunu yaparsın ? Buraya onun için gelmiştin.Bu saçmalık.Ben gidiyorum."dediğinde onu kolundan tuttum.

"Bir gün aşık olduğunda neden böyle tepki verdiğimi anlayacaksın.Birini kaybetmekten korkarak yaşamanın ne kadar kötü bir şey olduğunu da.Şimdi bu şekilde konuşman kolay ama yaşadığım şeyi anlayamadığın için böylesin."

"Evet sanırım asla anlayamayacağım."dedi ve kolunu çekerek gitti.

"Konu Abby olunca böyle davranıyor Clarke.Boşver."dedi Octavia ve Bellamy ile Madi'ye çıkmak için işaret yaptı.

"Biz gidelim.Sonra tekrar konuşuruz."dediler ve korumalar da dahil hepsi odadan çıktılar.

Tam Lexa'ya dönerken kolunu belime kavradı ve masanın üstüne beni oturttu.Dudağımı öpmek için yaklaştı ben de bacaklarımı beline sarıp onu daha da kendime çektim.

"Ben de sana aşığım.."dedi ve Dudaklarımızı birleştirdi.

"Hem de çok."

"Odamıza gidelim mi ?"dediğimde beni kucağına aldı.

"Lexa ! Ne yapıyorsun ?"

"Sevgilimi odamıza götürüyorum."

"Ya bir sorun-"

"Artık bir sorun çıkacağını zannetmiyorum."dedi ve gülerek burunlarımızı birbirine değdirdi.

— —

Odaya girdiğimizde beni yavaşça kucağından bıraktı ve elimi tutarak beni balkona götürdü.Güzel bir akşam yemeği hazırlatmıştı.Sandalyemi çektiğinde gülerek oturdum.

"Lexa bunca sorunun arasında-"dediğimde elini dudağımın üzerine götürdü.

"Lafını kesmeyi istemezdim fakat en azından bir gece birbirimizle kalsak ? Başka bir şey düşünmesek ?"

"Haklısın."dediğimde ikimize de şarap doldurdu.

"Senden ayrı kaldığım her dakika aklımdasın.Bunu nasıl yapıyorsun Lexa ?"dediğimde elimi tuttu.

"Keşke daha önce tanışsaydık.Seninle gezmek isterdim.İtalya, İspanya..Koy koy tekne ile gezerdik.Birlikte denize girerdik.Birbirimizi severdik."dediğimde yapamayacağımız anılar aklıma geldiğinde gözlerim doldu.Sırf annem yüzünden geldiğimiz bu yer resmen harabe gibiydi.

"Clarke ?"dedi,sandalyesinden kalkıp önümde çömeldi ve elimi tuttu.

"Üzgünüm b-ben ağlamanı istemezdim."

"S-sadece..Bunların hepsini yapabilirdik ve şimdi bilmediğimiz bir yerin ortasındayız.Boğulmuş gibi hissediyorum bazen.Yaşayamayacağımız şeyler aklıma geldiğinde.."

Gözümdeki yaşı sildi.

"Bunun ihtimali çok düşük gibi gözükse de bir yolunu bulacağız ve burdan gidip yaşayacağız.İstediğimiz şeyleri yapacağız."

"Buna inanıyor musun ?"

"Karşıma senin gibi birinin çıkacağını bana önceden söyleseler inanmazdım.Bazen inanmayacağımız şeyler de olabilir."

—

—