"Günaydın Woojin. " Woojin beni görünce birden gülümsedi. Ona haksız bir şekilde sert tepki vermiştim.
"Günaydın Jungkook. ""Önceki gün için özür dilerim. Keyfim yerinde değildi ve sana yansıttım. Kusura bakma tekrar."
"Sorun değil. Keyfin yerinde değilse benimle konuşmanı ve paylaşmanı isterim." O çok iyi biriydi.
Daha ilişkimiz olmadan onu aldatıyormuşum gibi hissediyordum. Hem de Taehyung'la!
"Peki bugün bir şeyler yapalım mı? Müsaitsen." Başımı sallayıp "Olur." Dedim.
Sınıfa girmiştik. Taehyung beni görünce gülümsedi. Şaşırmıştım, sanki başka bi anlamı varmış gibiydi. Yada ben mi öyle sanıyordum? Bende ona karşılık verip gülümsedim ve yerime geçtim.
Woojin kendi sırasına oturdu bana döndü. " Okul çıkışı şu karşıdaki bara gidelim mi?" Diye sordu. Başımı sallayıp "Tamam."dedim.
Hoca gelince ders başlamıştı.
------------
Teneffüs olur olmaz Taehyung bana dönüp 'bizimkilerin yanına gidelim'dedi. Bana cevaplama fırsatı bile vermemişti ki elimden tutup kaldırdı ve sınıftan dışarı çıkardı. Bizimkiler genelde dışarıda masaların orda takılıyorlardı.
"Woojin ile aranız düzeldi sanırım." Dedi Taehyung.
"Evet." Dedim sessizce.
O öpüşmemizden sonra daha yeni konuşuyor sayılıyorduk. Beklenenin aksine ikimizde sanki hiçbir şey olmamış gibi davranıyorduk. Belki Taehyung için bu daha kolay olabilirdi ama benim için inanılmaz zor bir işti.
Ama sanki sonunda istediği oyuncağı elde etmiş çocuk zaferi vardı içimde.
"O zaman kızgın değilsin artık kimseye." Başımı iki yana salladım. "Hayır." Dedim.
Kısa kısa cevaplar veriyordum çünkü ne diyeceğimi tam olarak bilmiyordum.
Sonunda bizimkilerin yanına varmıştık. Hepsinde bir sınav telaşı vardı. Dersleri mükemmel öğrenciler değildik ama hiçbirimiz bir sene fazladan okumak istemiyorduk.
----------
" Bir şey içmek istemediğine emin misin?" Başımı salladım. "Evet, teşekkürler. "
"İçki içmiyorsan en azından bir soda iç."
"Peki." Dedim. Woojin gerçekten ısrarcı biriydi.
Hafta içi olduğu için ve sınav zamanı yaklaştığı için bar diğer günlere göre sakindi.
Woojin ile beraber karşılıklı oturuyorduk. Konuşkan biriydi. Aramızda tuhaf bir sessizlik olmuyordu ama genelde o bir yolunu bulup beni konuşturuyordu bana kalsa sessiz sessiz oturup etrafı inceler daha sonra kalkıp giderdim.
"Hey çocuklar. Naber?" Taehyung'un birden belirmesine şaşırmıştım.
Woojin'in yine yüzü düşmüştü. Taehyung'dan hoşlanmadığı belliydi.
"Hey, ne işin var burada?" Diye sordum. Yanımıza oturup kendine bir içki sipariş etti.
"Bir arkadaşımla burada buluşacaktık. Sizi görünce yanınıza geleyim dedim. Özel bir şey konuşuyorsanız gidebilirim."
Woojin'in 'git' der bakışına karşı, " Ondan bundan konuşuyorduk bizde." Dedim.
Taehyung arkadaşım olmasa, Woojin direk kovalardı. Bundan eminim.
Yarım saat geçmişti. Ne Taehyung'un arkadaşı gelmişti ne de Taehyung gitmeyi düşünüyordu. Woojin gerçekten sıkılmıştı. Çünkü Taehyung bi benle konuşuyor ve gülüyordu.
"Hey arkadaşın gelmeyecek sanırım." Dedi Woojin sonunda.
"Ah bilmiyorum işi çıktı heralde.Gelmez artık bu saatten sonra." Dedi Taehyung.
Woojin gerçekten sinirlenmişti. Bardağında kalan içkisini içti. Ayağa kalktı. "Ben gideyim. " deyip masadan ayrıldı.
Ona anlam veremeyerek peşinden kalkıp ona yetiştim. "Hey bir sorun mu var?"
"Ne sorun olabilir ki? Arkadaşınla muhabbetinize devam edin. Benim varlığım yokluğum çok farketmez. "
"Woojin lütfen geri döner misin masaya?"kolundan tutup onu durdurdum.
"Jungkook, ona nasıl baktığını görüyorum." Kolunu tutmayı bıraktım. "Onunla yarışacak düzeyde değilim senin gözünde."
"Zamanımı boşa mı harcıyorum?" Ne diyeceğimi bilemedim. Woojin bile anlamıştı Taehyung'u sevdiğimi.
"Jungkook son kez soruyorum. Boşa mı uğraşıyorum?" Başımı iki yana salladım. Ama bunu bilinçli bir şekilde yapmamıştım.
"O zaman bunu yapmamı pek dert etmezsin." Dedi Woojin. Yüzünü yüzüme yaklaştırıp birden öpmeye başladı. Donakalmıştım. Ne yapmam gerektiğini bilmiyordum. Ben bunları düşünürken bizi ayıran şey Taehyung'un yumruğu oldu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
More than Friends // Vkook
Romance[Tamamlandı] "Taehyung kız olsan kiminle çıkardın?" "Ah sanırım Jungkook olurdu." "Gerçekten mi? Neden ben?" "Çünkü aramızda sevilmeyi en çok hak eden kişi sensin."