Punched

1.6K 126 24
                                    

"Çünkü bütün gün aklımdaydın."Bu sefer iki kaşımı havaya kaldırdım.

"Neden?"

"Çünkü bende sana aşığım."

"Taehyung sarhoş musun?"Başını iki yana salladı.

"Peki ne dediğinin farkında mısın?" Başını aşağı yukarı salladı.

"Sınıfta duyduğum andan beri düşünüyorum bunu. Bir yandan garip geliyor ama diğer yandan bende sana karşı öyle hissediyorum. En iyi arkadaş olmamız belki bu durumu garip yapıyordur ama siktir et." Ne diyeceğimi bilmeden onu dinliyordum.

"Seninle her gün görüşmeyi seviyorum, beraber zaman geçirmeyi istiyorum, senin gülüşünü ve masumiyetini seviyorum seni öpmeyi seviyorum, ve sürekli sana bakınca bunu istiyorum. Bu en iyi arkadaşlık değil."Dedi. Gülümseyip bana yaklaştı. Ellerini belime koydu, yavaşça yukarı doğru çıkardı.

"Bende sana aşığım." Bu sefer onu öpen bendim.

-----------

Evden beraber çıktık. Okula beraber yürüyorduk. Sohbet edip kahkaha atıyorduk. Bunlar her zaman yaptığımız şeylerdi ama bu sefer daha farklı hissettiriyordu.

Omuzlarımdan koca bir yük kalkmış gibiydi. Kendimi daha rahat hissettiriyordum. Her şey tam istediğim gibiydi.

Okuldan içeri girdik. Bizimkilerde tam otobüsten inmişti. Onların yanına gittik.
Daha sonra sınıfa girip kendi sıralarımıza geçtik.

Taehyung bana döndü. Parmağını yaklaş dercesine oynattı. Kulağıma eğildi. "Seni çok fena öpmek istiyorum." Dedi. Bende onun kulağına eğilip "Teneffüsü bekle." Dedim.

Sırama geri yaslanırken içeri Woojin'in gelmesiyle yüzüm asıldı. Kısa bir bakış atıp yerine geçti. Arkasından da dersin hocası gelmişti zaten.

--------

"Umarım senin şansına tuvalet boştur." Gülümseyip Taehyung'u takip ettim. Tuvalete girip her kabine baktık. Kimse yoktu. Kolumu çekip bitanesine soktu ikimizi. Hiç vakit kaybetmeden öpmeye başladı. Gülmekten ona yetişemiyordum. Hem hızlı hem sertti.

"Taehyung dur!"Diye fısıldadım gülerek. O da gülerek daha da hızlandı. Onu kendimden ayırıyordum ki birden kabinin kapısı açıldı.

"Siz ne yapıyorsunuz?" Hoseok şaşkın bir şekilde bize bakıyordu.

-------

"Demek birbirinizden hoşlanıyorsunuz ha?" Hoseok birden yüklenen yeni bilgiler yüzünden arada bir mavi ekran veriyordu.

"Ne zamandır çıkıyorsunuz?"

"Bugün başladık." Dedi Taehyung bana bakıp. Ona gülümsedim.

"Jungkook'un Woojin diye biriyle çıktığını duydum ama öylesine bir dedikodudur diye hiç sana bile sormadım Jungkook."

" Çok kısa çıktık." Dedim mahcup bir şekilde parmaklarımla oynayıp.

"Peki bize bunu hiç söylemeyi düşünüyor muydunuz? Ben görmesem kim bilir ne zaman söylerdiniz. Hadi onu geçin ya ben yerine başka biri olsaydı. Bütün okulun şimdiye haberi olurdu." Bizi azarlamakta haklıydı. Ama Taehyung omuz silkip bana baktı "Benim için problem olmaz."Dedi.

Ona daha çok aşık oluyordum.

"Hoseok daha çok yeni çıkmaya başladık. Önce buna alışmamız gerekiyor." Dudak büzdüm. "Aramızda kalsa olur mu?" Hoseok sinirle iç geçirdi. Başını olumlu şekilde sallayınca el çırptım.

"Teşekkürler Hyung!" Alnıma vurdu. "Aramızda bir yaş var sadece."

Hoseok aramızdan ayrılınca Taehyung flörtöz bir biçimde bana dönüp "öpüşmemiz yarım kaldı." Dedi. Omzuna sertçe vurup sınıfa doğru ilerledim.

"Ders başlamadan yetişirim."deyip bahçeye doğru ilerledi.

"Geç kalma."Diye bağırdım arkasından.

Sınıfa girdim. Hoca yoktu. Herkes kendi halinde takılıyordu. Woojin de kendi sırasındaydı. Sıralarımızın bu kadar yakın olmasına sinir oldum.

"Hey? Bir dakikalığına konuşabilir miyiz?" Başımı diğer tarafa çevirdim. Onunla hiçbir şekilde muhatap olmak istemiyordum.
Bunun farkındaydı. Bu yüzden önümdeki sıraya yani Taehyung'un sırasına oturdu.

"Jungkook, çok kısa konuşacağım."

Ona cevap vermeden ifadesiz bir şekilde baktım.

"Ben gerçekten samimi bir şekilde seni sevdim. Seni kırıp üzdüğüm için gerçekten özür diliyorum. Bu son özrümdü kabul etsen iyi olur. Çünkü bugün okuldaki son günüm." Sırtımı sandalyeden ayırıp kaşlarımı kaldırdım.

"Ne demek bu?"

"Başka bi okula geçiyorum yarın."

"Peki niye? Benim yüzümden mı?"Omuz silkti.

"Kabul ediyor musun özrümü?" Başımı yavaşça salladım. "O zaman arkadaşça el sıkışalım son kez."

Elini uzatınca onu kırmayıp elini tuttum. Gülümsedi. Bende ona gülümsedim.

"Kalk yerimden." Taehyung'un sesini duyunca panik yapıp elimi hızlıca çektim.

Woojin bir şey demeyip sırasından kalktı. Ters ters bakışıyorlardı. Taehyung yerine oturmasına rağmen ona sertçe bakmaya devam etti.

"Jungkook'u hak etmiyorsun." Dedi Woojin. Taehyung iyice kasıldı. Ayağa kalktı.
Boy boyaydılar.

"Senin gibi bir şerefsiz mi hak ediyor?" Dedi Taehyung Woojin'e doğru ilerleyip.

Bütün sınıf anlam veremeyerek onları izliyordu.

Woojin onu göğsünden itince Taehyung sanki bu anı bekliyormuş gibi birden Woojin'in yüzüne sert bir yumruk attı.





💋Vote vote vote💋

More than Friends // VkookHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin