TEK ŞART

3 0 0
                                    

Shou, bedenini toparladıktan sonra Yu'yla konuşmak için geniş bir avluya götürüldü. Shou, koridorlarda yürürken kalenin içindeki Victoria Dönemi'ne ait tablolar, koltuklar vb.
birçok eşyayı görünce kendisini orta çağ zamanlarında hissetti.
Shou avluya çıktığında bacaklarında aslan pençesi motifleri olan, deri kaplama üç kişilik geniş bir koltuğa oturtulduktan sonra Yu'nun yandaşları koltuğun arkasına geçip, beklemeye başladı. Birkaç dakinın ardından Yu avluya Noda'yla birlikte girdi ve Yu tekli koltuğa oturduğunda
Noda'da kralının başucunda ayakta beklemeye koyuldu.

  Yu, yaş olarak Shou'yla reşit dursada tavırları ve üslubu otuz yaşlarında birini anımsatıyordu.
“Eee, ne yapmayı düşünüyorsun?”
Shou, merkala kafasını yana yatırarak, “Bir seçim şansım mı var?”
diye sordu. Fakat, sakin tavrında durgun bir öfke yatıyordu ve Yu'da bunun gayet farkındaydı.
“Tabii ki de. Eğer, istersen bana katılabilir ve yeni silahlarına kavuşabilirsin. Ya da, özgür kalmak
için bir görevi kabul edersin.”
Shou, Yu'nun sözlerinde herhangibi bir dolanbazlık hissetmedi ve buna güvenerek durgun öfkesini
iyice bastırdı. “Görev?.. Beni, o kullanabileceğin köpeklerden mi sanıyorsun?”
Noda ve diğerleri ses çıkarmasalarda Shou'nun tavırlarından ne kadar öfkelendiklerini Yu sezebiliyordu ve yapmacık bir kahkahayla, “İlahi Shou,” diyerek ortamı yumuşatmaya çalıştı.
“Sadece, para karşılığı bir görev. Ve, ardından serbestsin. Hem, bu görevi yapamayacaksan seni istemem zaten. Öldürürüm.”
Yu'nun yumuşak tavırlarında yatan ciddiyeti gören Shou içinden bir daha aynı hataları yapmamak için kendisine söz verirken, “Tamam,” dedi. “Görevi yapacağım ve özgürlüğümü geri alacağım.
Ama, şunu unutma Yu Murasaki Chung-woo. Yaşadığım sürece senin krallığını yıkmak için savaşacağım.”
Yu, Shou'nun gözlerindeki kararlılıktan oldukça hoşnut kalmış gibiydi. “Tamam, o zaman. Git ve
Ninja ailelerinden biri olan Boran ailesinin en büyük ferdi olan Boran Seiren Hakiri'yi öldür. Ve, bunu yaparken silah kullanma. Görelim bakalım ne kadar güçlüymüşsün.”
“Ninja mı?..”
“Evet, genç yoldaşım. Ninjalar. Ve, sen de şimdi sana verilen yere gideceksin ve onu öldüreceksin. Fiziksel görünüşü hakkında hiçbir bilgimiz yok. Tek bildiğimiz ailesinden ayrı dört katlı bir apartmanın çatı katında yaşadığı. Ve, apartmanın açık adresi”
“Bunu nerden biliyorsunuz? Bir ninjanın kaldığı yerini bilmek... zordur.”
Yu, kollarını her iki yana açarak tekli koltuğunun içine iyice gömülerek yayıldı. “İşte, genç dostum! Chung-woo Krallığı bu kadar güçlü bir istihbarata sahip.”

RONİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin