İLK ÖPÜCÜK

5 0 0
                                    

Lara, hışımla ayağa kalkarken balo sakinleri genç kızın üzerine atladı ancak Lara yeteneği sayesinde birkaçını çürüterek kendisine kaçacak bir açık oluşturdu ve bu açıktan geçerek Emanuel'in gittiği yöne doğru koşmaya başladı.
Lara, koridordan geçtikten sonra hızla asansöre doğru ilerledi fakat asansörün kapısı kapalıydı.
Lara, hızla kapıyı çürüterek geçeceği kadar bir boşluk açtı lakin çoktan balo sakinleri yanında belirmişti. Ve, boynuna doğru gelen saldırıyı son anda fark etmesiyle kendisini asansörün içine attı. Ama, asansörün zemininin delindiğini bilmiyordu ve buradan aşağıya düşmeye başlayınca sakinliğini koruyamadı ve çığılık atarak ayaklarının üzerinde sertçe çakıldı. Lara, peşinden gelen
robotları görünce hızla içeriye koştu ve birçok takım elbiseli herifle karşılaştı.

   Lara, hızla takım elbiselilerin üzerine koşarak ileriye doğru sıçradı ve duvara ayak basarak takım
elbiselilerin tam üzerine atladı. Ordan da, diğerlerinin üzerlerine basarak yerdeki cesetleri takip etmeye başladı. Lara, bir süre bu şekilde gittikten sonra cesetlerin yoğunluğunun artmaya başladığını fark etti. Bu yüzden, adımlarını yavaşlatarak cesetleri takip etti. Ve, cesetlerin bir odaya çıktığını gördü. Hızla, kapının kolunu çevirip içeriye girdi ve Emanuel'le göz göze geldi. Lakin,
Emanuel dışında bir sürpriz de vardı.
 
   “Kraliçe?..”

   Emanuel, kızı içeriye alarak kapıyı ardından kapattı ancak kilitlemedi. “Evet, kraliçe.”

   Lara, “Ama... ama, kraliçe neden burda?..” diye sordu. Olanlar aklında bir türlü mantıklı bir nedene bağlanamıyor, neden sonuç ilişkisi kurmakta zorlanıyordu.
Emanuel, kollarını göğsünde birleştirerek sırtını duvara yasladı. “Ayrıntıları sonra anlatırım. Ama,
şuan önemli bir sorunumuz var.”
“Evet. Balodaki ins-”

   Emanuel, “Şövalye'ler geliyor,” diye kızın sözünü kesti. “Diğer süprüntüler bir şey değil. Ama... bir plan yapmazsak buradan canlı çıkamayız.”

  Lara, “Peki ya, belge. O nerde?” diye başka bir soru sordu.
Emanuel'se sadece bakışlarıyla kraliçeyi işaret etmekle yetindi. Lara'da zaten belgenin kraliçe
olduğunu anladı.
“Bir plana ihtiyacımız olduğunu söylemiştin. Bir planın var mı?”
Emanuel, iç çekerek gözlerini Lara'ya dikti. “Var.”

  Lara, ortağının bu isteksiz tavırlarında bir gariplik olduğunu sezdi ve, “Planın... ne?” diye sorarak
Emanuel'i dertlendiren planı duymak istedi.

  “Şövalyelere kafa tutmamız imkansız. Özellikle bu emir kraliçeden geldiği zaman.”

  “Ama, gerçeği burda. Onlara gerç-”
Emanuel kaşlarını çatarak, “Kapa o çeneni ve beni dinle!” diye bağırdı. “Zaten, bunu yapan onlar.
Ne saçmalıyorsun?”
“Ne? Şövalyeler kraliçeyi öldürmek mi istiyor? Neden?..”

  Emanuel, “Ayrıntıları sonraya sakla,” dedi. “Şuan yapmamız gereken kraliçeyi buradan canlı çıkarmak. Sonra da, başkanı kaçırmak. Bunun için kimden yardım alman gerektiğini zaten söylememe gerek yok. Balo salonunun sahil kısmında tespit etmesi imkansız olan bir tekne var.
Onun yerini bulmak ve çalıştırmak için kraliçeyi yanından ayırma. Bunun dışında, kraliçeye mavi
bir misket verdim. Eğer, bu kırmızı olursa hızla buraya geldiğin yöne git. Merak etme, sen oraya gittiğinde orda bir merdiven olacak. O, merdivenden yangın merdivenini açan kapıya ulaş. Sonra da, kraliçeyle beraber dışarıya çıkıp, tekneye binin. Ve, sizi kimsenin bulamayacağı bir yere gidin.”

Lara bakışlarını sertleştirerek, “Peki ya sen?” diye sordu. “Sana n'olacak?..”

Emanuel, hiçbir zaman yüzünde belirmeyen sıcak ama durgun bir gülümsemeyle, “Şövalyeleri
oyalayacağım,” dedi. Ve, kapıdan çıkıp giderken Lara adamı sol kolundan kavradı.
Emanuel, “Sakın gitmememi isteme gibi bir şey deme,” derken yüzünü Lara'ya döndü. Ancak, Lara adamın dudaklarına yapışarak Emanuel'in hiç beklemediği bir davranış gösterdi.

  “Lütfen ölme.”

   Emanuel, sanki hiçbir duygusu yokmuş gibi soğuk kişiliğini korumayı sürdürdü ve sadece, “Tuhafsın,” demekle yetindi.

  “Biliyorum...”

  Emanuel, başka hiçbir şey demeden odadan çıktı ve odadan çıktığı gibi robotların kendini karşılamasına hiç şaşırmadı. Emanuel, takım elbisesinin ceketini çıkararak bir kenara attı. Ardından da, kollarındaki düğmeleri çözerek gömleğin bileklerini birkaç kat katladı ve içindeki tüm aurayı
serbest bırakıraktı.
“Gelin! Gelin de Fudo Hotaka'nın nasıl öğrencileri olduğunu anlayın!”

  Şu herifteki karizma... Emanuel Oxford. Adamsın...

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Oct 04, 2021 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

RONİNHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin