CANLAR UZUN BİR SÜRE AYRI KALDIM SİZLERDEN ÇÜNKİ VİRÜS BİZİDE VURDU. MALUM SEBEBTEN
ÖTÜRÜ YAZAMADIM. AMA ŞİMDİ BİRAZ KENDİMİ TOPARLADIM VE KALANIN KISMINIDA TAMAMLAYIP SİZLERE ULAŞTIRDIM. GÜZEL BİR BÖLÜM OLDU YİNE OYLARINIZI YORULARINIZI BEKLİYORUM. İYİ OKUMALAR.
Abi neden takip ediyoruz .Gidip durduralım alalım kimi alıyorsak. Zaten içinde iki kişi var biri tıfıl. Dedi Edip'in yanındaki çam yarması.
"Zevzek zevzek konuşirsan. Çarşıdan mal mı alırsan çölpe. Ben sanki bilmirem ne yapacağımı. Size kalsam ben bittim."
"Eee abi yine şiven kayıyor söylesene o zaman bu takip niye"
"Sus Cevat kapa hele o çeneni dıbız beni daha fazla sinirlendirme. Tepem de vır vır sus."
Edip ve Cevat önlerindeki BMW'yi şirketin yolundan bu yana takip ediyorlardı. Alya'nın yanında Önder'in olması Edip 'in canını bir hayli sıkmıştı. Kimse onunla aynı karede olamazdı. Beyni eror veriyordu. Sıkıntıyla yüzünü ekşitti. Sakallarını kaşıyor. İçindense Önder'in gelmişine geçmişine rahmet saydırıyordu.
"Alya Alya beni bu kadar hafife alman hiç iyi olmadı.O dallamayla senin onun yanında o it oğlu itle birlikte nerelere gidiyorsun. Ulan gavat ulan hırto seninle görüşeceğiz. O vakit benden çekeceğin var. Gör bak kim kimi gömüyor göreceğiz."
Edip bir yandan sövüp sapanlıyor bir yandan da kafasında hain planlar çeviriyordu. Alya için hiç iyi şeyler olmayacak gibi görünse de bunu bilmese de yanındaki adamla bir bilinmezliğe yol alıyordu genç kız.
"Alya" dedi Önder. Adamın naif sesi içini gıcıklatıyordu. Hafif yerinde kıpırdandı Alya. Gözlerini yanındaki adama çevirdi. Kirpiklerini kırpıştırdı.
"Efendim Önder bey"
"Şu bey lafından yoruldum. Ben sana nasıl adınla sesleniyorsam senden de aynını bekliyorum. Adımı senden duymak için inan sabırsızlanıyorum."
"Olur mu öyle şey Önder bey ne münasabet lütfen demeyin böyle şeyler."
"Seni böyle kıvrandırmaya bayılıyorum. Unatık hallerin çok hoşuma gidiyor. "
"Na-nasıl yani"
"Böyle işte kekelersin sonra yanakların al al olur ee başka ellerin titrer nereye koyacağını bilemen terlen daha sayıyım mı?"
"Ayy susun ne olur. Hiç de bile ben böyle şeyler asla yapmam." Deyip kollarını göğünde birleştirip dudağının kenarını dişlemeye başladı genç kız sinirinden ne diyeceğini ne yapacağını şaşırıyordu onun yanında.
"Pis züppe ne olacak. Kendini beğenmiş ukala" Öfkesi katlanarak çoğalıyordu. "Ne demeye bindim bu uyuzun yanına ha niye gerizekalısın kızım harbi malsın. Şimdi üstüne çullansam yolsam üç tel şaçını. Tabiii beni böyle çıt kırıldım bir şey zannediyor da ondan içimdeki zeyna'yı bir görse o zamanda böyle gevrek gevrek konuşacak mısın şehir züppesi görürdük ya neyse"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MİR-İ AŞK (TAMAMLANDI)
Ficção AdolescenteALYA VE ÖNDER BİR ARAZİ İÇİN NE GÜÇLÜKLERE GÖGÜS GERMİŞ İKİ AİLENİN GÜÇLÜ VE AZİMLİ EVLATLARI BAKALIM DAHA ONLARI NE ÇETİN ZORLUKLAR BEKLİYOR. NOT:TÖRE HİKAYESİ DEĞİLDİR.