17 Bölüm

58 34 4
                                    

"Hayır gitme Alya gitme bırak onuuu hayır yavrummm !! Alyaa

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Hayır gitme Alya gitme bırak onuuu hayır yavrummm !! Alyaa....!"Nehir hanım yatağında kan ter içinde bir o tarafa bir bu tarafa dönüp dururken kadının sesi odanın dışından yankılanıyordu. Gecenin bir körü su almak için kendi odasından dışarı çıkmıştı ki ağlamaklı gelen sesle durdu adam. Bir süre dinledi baktı olmayacak kapıyı tıklatıp içeriye giren Kenan Nehir 'in ağlar gibi çırpınışını beyaz pirinç yatağın yanına oturarak bir süre izledi. Seslendi ama kadın onu duymuyordu. Nasıl davranacağını ne yapacağını düşünürken sıçrayarak uyunan Nehir birden Kenan 'ı görünce canın yangınıyla ve olanca gücüyle sımsıkı sarıldı.Kenan kolları iki yanda öylece kalakaldı. Kollarındaki kadın tir tir titriyordu. Öyle kuvvetli ağlıyordu ki susturmalıydı yoksa bütün konak ayağa kalkacaktı. Bir sey yapmalıydı ama nee...

Sarılsa sarılamıyor teselliyi nasıl vereceğini bilemezken kafasını agır agır kaldıran Nehir terden ıslanmış saçlarını yüzünden çekip ıslak gözlerini Kenan'ın kapkara gözlerine sabitleyip;

"Benn çok korktumm oo oo ellerimden kayıp gidiyordu. Kapkara bir gölge onu benim ellerimden çekip sürükleyerek götürüyordu". Sarsılarak hala ağlamaya devam ediyordu kadın. Kenan bastan aşağıya süzüyordu Nehir'i.

Narin omuzları düşmüş titreyen dudaklarıyla Kenan'ın aklı bulanmış gözleri ıslak üstünden bile belli olan tomurcuklarla sıcacık olmuş vücuduyla şimdiye kadar hiç bu kadar yakın bu kadar baştan çıkarıcı olmamıştı bu kadın . Ne diyordu!! Kenan birden kendini toplayıp;

"Şişşşt tamam geçti kötü bir kabus gördün geçti. Hadi kalk yüzünü yıkayalım sonra da şu ıslak üstünü değiştirelim yoksa hasta olacaksın hadi."

"Nehir tam destek alıp kalkmak isterken dengesini kaybeder gibi oldu. Kenan düşecek zannedip kendisine çekip belinden sabitledi. Bu yakınlık ikisi içinde bir ilkti. Nehir onun erkeksi kokusuyla gözlerini kapatıp mest olmuş kurumuş dudaklarıyla da yutkunup içini kaplayan bu duyguyla boğuşurken Kenan içinse böyle bir durumu kestiremediği gibi gelecek olanı düşünmek istemiyordu. Ama Nehir kalbinin tekrar tekrar kırılmasına yenisini eklememek için ;

"Sen zahmet etme ben hallederim sen git yat." diyebildi ağlamaktan kıpkırmızı olmuş gözleriyle.

"Sen gir banyoya ben burada bekliyorum "dedi Kenan emir eder bir tonda.

Kadın sarsak sarsak adımlarken banyoya doğru hala ağlıyordu. Kenan üzülmüştü evet ilk defa Nehir için üzülmüştü. Demek ki çok korkmuştu zavallı. Nehir banyoda işlerini halledip tekrar yavaş adımlarla yatağa doğru geldiğinde gözlerine inanamadı. Kenan yatağın içinde sırtını yastığa vermiş elinde kitabıyla öylece yatıyordu. Yaşlı kurt Nehir'in usul usul geldiğini biliyordu. Ama sesini çıkarmadı. Bakışlarını kitaba vermiş gibi yapmıştı. Nehir 'se hiç istifini bozmadan beyaz boyalı çift kapılı giysi dolabına doğru ilerledi.İlk olarak iç çamaşırı olan bölmeyi açti oradan giyeceklerini acele ile aldı sonrada yeni yıkanmış mis gibi lavanta kokan saten kırmızı geceliğini alıp tekrar banyoya gidecekken Kenan'ın sesiyle durdu.

MİR-İ AŞK (TAMAMLANDI) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin