İyi okumalar...Xxx
Harry'nin Ağızından Devam
Hani insan ağlamak ister,gözünden yaş gelmez!İnsan gülmek ister ama çektiği acılardan içten gülmez.Sevdiklerini korumak istediğini düşünürsün ama herşeyi daha beter edersin.Bende aynı böyleyim,korumak isterim ama öldürürüm.Şimdi ise intikam alma sırası bendeydi.
Ariana'yı getirdiğimiz bu yer,kimsenin unutamadığı bir yer.Güzellikle değil,acıyla hatırlatılır.Bunu hala yaptığıma inanamıyorum,buraya gelmeyeli uzun zaman olmuştu.
Demir kapıyı aralayıp içeri girdim.Ariana'nın kolları tavana bağlanmıştı,ayakları yerden kesilmişti.Sadece iç çamaşırlarıyla duruyordu ve gözleri bağlıydı.
Odanın içinde ben,Liam ve Louis vardı.Ama genel olarak bu işi ben yapıcaktım.Liam büyük kutuları açtı ve hepsini gözler önüne serdi.
İçlerinden en uzun kırbaçı aldım.Ariana'ya yaklaştığımda korkudan derin nefesler aldığını duydum.Kırbaçı yavaşça karnında gezdirmeye başladığımda titredi ve minik bir çığlık attı.
''Hazır mısın?''diye sordum fısıldayarak.
''Harry lütfen bana bunu yapma!Benden nefret etme ben seni seviyorum''
''Ama ben seni sevmiyorum.Seninle sadece birbirimizi rahatlatmak için antlaşmıştık,Daha sonra sana acıdım ve arkadaşım olmanada müsade ettim ama o kadardı.Bu kadar kötülük yapabileceğini hiç düşünmezdim''
''Harry ben bunları seni sevdiğim için,belki bizim için bir umut olur diye yaptım''
Bu kız gerçekten salak!Bunca yaptığı şeylerden sonra nasıl böyle düşünebiliyor gerçekten anlamıyorum.
''O kız gelmeseydi sen hala benimle ilgileniyor olucaktın.Ne değişti Harry?''bu sorusu kaşlarımı çatmama ve sinirlenmeme sebep oldu.
''Ne diyorsun sen?''
''Şunu unutuyorsun!Bu kızı sen para karşılığında aldın.İnsanlar artık onun her yüzüne baktığında onun satılık mı yoksa kiralık mı olduğunu artık kendin belirlersin,sonuçta sen onun sahibisin.Bu arada aklıma gelmişken benim kuzenim sevgilisinden ayrıldı Bella'yı kaça verirsin.Hani sürekli kalkık dolaşmasın Bella bunun için bence çok--''
Daha fazla konuşmasını istemediğim için kırbaçı sertçe karnına geçirdim.Kırbaçın sesi odada yankı yapmış,Ariana'nın büyük bir çığlık atmasına sebep oldu.
Söylediği son şey sinirlerimi tavan yapmıştı.Kırbaçı karnından sonra sırtına hatta yüzüne bile vurdum.En sonunda arkasına geçtim.Kilodunu indirdim.Ağlıyordu ve vurduğum yerlerin acısından çığlık atıyordu.
En sonunda kilodunu bir yere fırlattım ve bu sefer poposuna vurmaya başladım.Tüm gücümle vuruyordum.İçimdeki nefret çıkana kadar vurdum,vurdum ve vurdum.Cırlamaktan sesi kısılmıştı.
Yorulduğumda vurmayı bıraktım.Artık oturabileceğini sanmıyorum. Vücudunu incelediğimde her yeri mosmor olmuştu.
Tekrar kutunu olduğu yere gittim ve içinden minik bir çakmak aldım.Çakmağı yakıp morluklarının üzerinde gezdirmeye başladım.Çırpınıyordu,bağırıyordu ama kurtulmayı başaramıyordu.
Bu sefer sıyıran kurşun yarasını yaktım.Ateşi sadece yaralarına değidiriyordum.Arkasına tekrar geçip saçını geriye doğru çektim ve karnına rahatça ateşi değdirdim.Fazla yakınımda olduğu için bağırması kulağımı sağır etmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Satılık : Karanlık Günler [h.s]
FanfictionHataların olduğu, yalanların dokunduğu, yanlışların yapıldığı, ihanetin sarstığı,sevgisizlikten öldürülmüş, kaderlerin zarar görmüş olduğu, gerçeklerin ortaya çıktığı bir hikaye. Karanlığın tek gerçek hikayesi!