1.BÖLÜM /KORKU

957 187 159
                                    

Ben annemi 18 yaşında kaybettim. Doğum günümden bir gün sonra. Geriye dönüp baktığımda, ne güzel anılar biriktirmişim onunla diyorum. Ne güzel annelik yapmış bana.

Anne demek merhamet demek. Şefkat demek. Karşılıksız sevgi demek. Ben şefkatimi de, merhametimi de kaybettim.

Nasıl bir miras bıraktı banada bir günde tüm hayatım değişti?

Ne sakladın bunca yıl benden?

Hayır hayır hayır... Anneler çocuklarına yalan söylemez, söylememeliydi...

Yattığım rahatsız yatağa dahada sokulduğumda, yaşadığım anlamsız olayı hatırladım. Bu rüyaydı, hayaldi gibi saçma konulara girmeyeceğim çünkü herşeyi anbean hatırlıyorum. Kendimi kandırmak aptallıktan başka birşey değil. Gözlerimi açtığımda, beni nelerin beklediğini bilmiyorum ama kesinlikle eski hayatıma dönemeyeceğimi biliyorum.

Gerçeklerle yüzleşmek için bir acelem yok. Duyacaklarım, yaşayacaklarım karşısında ne yapacağımı bende kestiremiyorum çünkü.

Usulca araladım göz kapaklarımı. Etrafa göz gezdirdim önce. Dağ evi havası bununan kulübe de iki kırmızı deri koltuk bir soba ve büyük pencere bulunuyor.

Koltuklardan birinde ben vardım. Üzerimdeki örtüyü yere atıp ayağa kalktım. Neyse ki kıyafetlerimi değiştirme gibi bir saçmalığa girişmemişler. Cüret edip değiştirmeye yeltenmemeleri onlar açısından iyi bir durum. Şu an o kadar çok sinirliydim ki, gördüğüm, yaşadığım herşeyi geri plana ittim şimdilik. O mavi gözlü şeytan bunun hesabını verecek. Hiç kimse bana dokunmaya cesaret edemez. Kadın dahi olsa!

Etrafta kimse yoktu. Bunu fırsat bilerek dış kapıya doğru ilerledim. Elim kapı kulpunu bulduğunda arkamda beliren silüet burdan çıkmak o kadar kolay değil diyordu resmen.

"Bence yaramazlık yapma!" Dedi bir erkek sesi. Sesin sahibine doğru dönmedim. Elimi kapının kolundanda çekmedim. Hızlı olan kazanırdı, yani hep öyle olurdu ya hani.

Kapıyı açmam ve dışarıya fırlamamla arkamdaki erkeğin "hay sikeyim!" Dediğini duydum.

Dışardaki kar fırtınası beni ikinci kez şaşkınlığa sürükledi. Ben daha karlara basamadan iki el karnımdan tutup çekti beni. Ağzımdan kaçan çığlıkla bir elini karnımdan çekip dudaklarıma kapattı.

Debelenmeye başladım. Ama bu onu kızdırmış olacak ki,
"rahat dur!" Diye uyardı beni. Bir anda ayaklarım havalandı ve arkamdaki erkek tarafından içeriye doğru zorla götürülmeye başlandım.

Bir çabayla ağzımı açtım ve dişlerimi sertçe adamın eline geçirdim.

Savurduğu sert küfürle beni bıraktı ve soğuk zemine düştüm. Oylanmadan kalktım ve yerdeki erimiş karlara doğru koştum. Tabi daha iki adım atamadan bileğimden tuttu ve beni kendine çekti.

Bu hareketiyle ilk kez gördüm yüzünü. Bu oydu... Kafedeki o adam... Bunlar beraber çalışıyor. Bir di, iki oldular. Nasıl kurtaracağım bu manyaklardan?

Kurtulamasam bile kolay lokma olmayacağım!

Bileğimi kavrayıp beni çekeceği esnada yüzüne geçirdiğim yumrukla afalladı.
Geriye doğru sendeledi. Tekrar kaçmaya yeltendiğim esnada saçlarımı kavradı. Saçlarım... Canım saçlarım...

"Vahşi kız!" Sesindeki eğlenen tını gözlerimi irice açmama sebep oldu.

Adam resmen benimle eğleniyor!

MÜHÜR +18 (DÜZENLENİYOR)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin