Martin’in dışarı çıkmasından birkaç saniye sonra Jack içeri girdi. Hâlâ olayın şokunu yaşadığı her hâlinden belliydi. Elleri titriyor, konuşmakta zorluk çekiyordu.
“Sizi anlıyorum.” dedi Murat, acıyan gözlerle Jack’e bakarken… Jack itiraz etti:
“Öyle olduğunu zannetmiyorum.”
Murat, anlaşılması neredeyse imkânsız insanlarla, böyle bir olayı çözmeye çalışmanın ne kadar zor olduğunu düşündü bir an…
“Sizce bunun sebebi ne olabilir?”
“Bilmiyorum. Bill, öyle kinci birisi değildi. Kimseyle bir alıp-veremediği de yoktu. Ufak tefek kaprisli küsmeler dışında…”
“Evden şüphelendiğiniz kimse var mı?”
Jack, kaşlarını çattı ve âdeta ateş fışkıran gözlerle Murat’a baktı. “Asla!”
Jack, devam etti:
“Cinayet işlemek… Yani bu iş bu kadar kolay olmamalı…”
Murat, Jack ile aynı fikirde değildi.
“Cinayet işlemek kolaydır bayım… Kimse cinayet olduğunu düşünmediği sürece…”
Bir müddet devam eden sessizliği, Murat’ın son sözünden sonra aklına parlak bir fikir gelmişçesine heyecanlanan Jack bozdu:
“İntihar olabilir mi?”
“Hiç zannetmiyorum. İntihar etmek isteyen kişi, yattığı yerden kendisini kemerle boğmaya çalışmak yerine, kendisini asmayı filan tercih ederdi herhalde… Boğazındaki kemeri, incelenmesi için, Bill’i götüren gemi ile laboratuara gönderdim. Bugün, yarın bir sonuç alırız.”
Murat’ın, intihar fikrinden hoşlanmadığı her hâlinden belliydi. Tekrar Jack’e döndü:
“En son ne zaman konuştunuz onunla?”
“Dün gece… Birlikte, iskelenin yanı başındaki kafeye gittik. Briç oynadık. Eve döndüğümüzde fazla konuşma imkânımız olmadı. Kitap okumak için yatağına gitti.”
“Bu kitabı mı?”
Murat, elindeki Agatha Christie’nin ‘Elmayı Yılan Isırdı’ isimli kitabını Jack’e gösteriyordu.
“Evet, o kitabı okuyordu. Cinayet romanlarına bayılırdı o.”
“Polisiye desek daha doğru olur. Sanırım romanın sonunu göremedi.”
Jack, şaşkın bir ifadeyle Murat’a baktı.
“Bunu nereden biliyorsunuz?”
“Kitabın son sayfası yırtılmış. Tabi eğer cinayetten sonra yırtılmadıysa…”
“Sizce bu çok önemli bir şey mi?”
“Ne yazık ki bunun Bill için ne kadar önemli olduğunu hiçbir zaman öğrenemeyeceğiz.”
Kısa bir sessizliğin ardından Murat, bir umutla atıldı:
“Söylemek istediğiniz başka bir şey yok mu?”
“Şu anda inanın aklıma fazla bir şey gelmiyor Bay Poyraz. Sanırım, anlatacaklarım şimdilik bu kadar.”
“Peki! Konuşmamızın başında ne demiştik? Sizi anlıyorum. Lütfen aklınıza bir şey geldiğinde beni bulun.”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ŞU SAATTE ORADA MIYDIN?!(Son Sayfası Yırtık Kitap)
Mystery / ThrillerKısa zamanda 32 baskı yapan ve 2012 Anadolu Edebiyat Ödülleri'nde ROMAN dalında ödül alan, sıradışı bir polisiye roman... 'Son Sayfası Yırtık Kitap' artık WattPad'de! Keyifli okumalar... Demek buraya baktın. Ama burası "orası!" değil. Peki söyle o z...