Not:Bir önceki bölümün bildirimi (Silent Gaze)gitmediği için okumamış olabilirsiniz.İyi okumalar.
Uyarı:Hassas öğe (kan,intihar) içermektedir.Kötü bir moddayken okumamanızı tavsiye ederim.
-11 ay önce.-
Genç adam bir kaç adımla ortağı olan genç kadına yaklaştı."Kendine gelmeni söylüyorum;niyetimi bildiğini düşünüyorum."
Eva gözlerini kapatarak derin bir nefes almıştı.Şu an hangi cümleyi söylese de karşısındaki zeki adamın buna kanmayacağını biliyordu.Onu onaylarcasına başını salladı."Pekala."dedi güven dolu bir sesle."Bugünlük sen beni idare et;ben ise doktora gideceğim."
Genç adam sesini çıkarmasa da bu cümlenin bir yalandan ibaret olduğunu biliyordu.Eva'nın haftalar içindeki davranışlarının değişimini gözlemlemişti.Her on dakikada bir sigara içme alışkanlığı kaybolmuş;sabah kahvelerinin yerini şişe sulara bırakmıştı.
"Tamamdır."dedi genç adam normal bir ses tonuyla."Saha keşfine çıktığını söylerim.Dikkat et."
..
Tokyo'nun kasvetli yağmurlarının arasında genç kadın evine girmişti.Üstü başı ıslanmış ancak bundan daha sinir bozucu olan tek şey evinin ortasında dikilen adamdı.Normalde giydiği kimonosunun aksine modern kıyafetleri içindeydi.
Eva,anahtarlarını ne zaman verdiğini düşünmeye çalıştı ancak anahtarını hiçbir zaman bile isteye ona emanet etmediğini hatırladı.Yanında olduğu bir gece ya da boşluk bulduğu herhangi bir zamanda almış olmalıydı.
"Evime izinsiz girmekten vazgeç."dedi genç kadın sinirle.Onu umursamazlıktan gelip odasına gitmişti.Islanmış ceketini bir kenara fırlatmış,gömleğinin düğmelerini açıyordu.
Gözlerini kaldırdığında aynadaki yansımayla göz göze gelmişti.Naoya,kapının kenarına yaslanmış,genç kadını izliyordu.Her zamanki alaycı halinden çok daha farklı bir adamdı.Bakışları daha ciddiydi.O aptal ve aşağılayıcı düşüncelerle dolu aklını bu sefer başka birşeyle meşgul ettiği çok belliydi.
Eva o an aptal biri olmayı çok istedi.Çünkü,farkettiği bu bilgiyle gözleri daha çok açılmış ve bir küfür savurmuştu.Gömleğinin düğmesi takılı kalmış ve açamamış sinirini kumaştan çıkarmıştı.
Koluna dolanan elle birlikte bedeni çevrilmişti."Benden saklayabileceğini mi düşündün?"dedi genç adam merakla.Sesi hem hırslı geliyordu ancak kendini tutamadığı bir burukluk vardı.Tüm bu hırsını ve görmezden gelinmenin verdiği hissi nasıl çıkartabileceğini çok iyi biliyordu.
Yılan dilini ortaya çıkarmıştı."Ailemin kuralları gereği bir yabancı olduğu için seninle evlenemem.Ancak bu Zenin klanına satılamayağın anlamına gelmiyor."Kelimeleri zehirden farksızdı Eva için.Genç kadın kolunu ondan kurtarmış ve sinirle bir tokat atmıştı.
"Senin gibi birinin çocuğunu doğuracağımı mı sandın gerçekten?Bu kadar saf olduğunu bilmiyordum."
Yediği tokatla birlikte Naoya'nın eli yanağına gitmişti.Başını yavaşça sallamış,genç kadının sözlerini bir bir sindirmeye çalışmıştı."Senin gibi biri öyle mi?"diye mırıldandı."Peki bu zamana kadar aklın neredeydi?"
Eva,Naoya'nın bu haklı sorusuyla suskunlaştı.Onu sevmiyordu ancak yine de onun yanında olmaktan kendini alıkoyamıyordu.Naoya ile karşılaşması ve birliktelikleri o kadar sistematik bir şekilde ilerlemişti ki sanki bir oyunun içine düşmüş gibiydi.Tüm hisleri,aklından geçen sanki kontrolü dışında ilerliyordu.Mesela az sonra ağzından çıkacak kelimeler gibi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Born to Die//Gojo Satoru
FanfictionGojou Satoru x Oc -Rahatsız edici öğeler bulunabilir. (i don't have any character except my Oc)