Bu kez İzuku'dan önce uyanmış olan sarışın dün ne olduğunu yine hatırlamasa her şeyin tekrar ettiğini biliyordu. Yanındaki muhteşem güzelliğin ikinci kez onunla beraber olduğuna inanamıyordu. Keşke hemen hatırlayabilsem, diye düşündü. Geçen yıl yaşananları birkaç hafta sonra hatırlamıştı. Minik çilleri okşadı ateş perisi, ne güzellerdi. "Keşke hep bu kadar yakınımda olsan, eskisi gibi." diye mırıldandı. Yeşil saçlardan geçirdi elini sonra. "Keşke beni ve bizi reddetmesen artık." Çocuğun dudaklarına minik bir öpücük kondurdu. Dün yaşadıkları sevişmeden kalan izlere baktı gözleri parlayarak, yakıştırmıştı çocuğa. Tekrar heyecanla kollarını sarıp çekti kendine onu. "Senin yerin burası." dedi gülümseyerek.
~~~
Yeşil peri yavaşça açtı gözlerini, etrafı inceledi. Yaşadığı şokla yerinden fırlarken gördüğü manzara, bir yıl önce de hissettiği tanıdık ağrıyla ve yapışkan hisle başından aşağı kaynar sular döküldü. Yine mi? Siktir, bu sefer çok içmeyeceğine yemin etse de ortamın etkisi ve Denki'nin bizim mezuniyetimiz diye ağzına şişeyi dayamasıyla engel olamamıştı kendine. Tanrım, neden hep bu oluyordu? Arkasına döndüğünde beklediği kişiyle karşılaştı. Ama bu sefer uyanık yakutlar da onu izliyordu. "Günaydın bebeğim." dedi yüzündeki mutlu ifadeyle.
Çilli korkuyla yataktan kaçacakken sarışın ne yapacağını anlamış hızla kollarını beline sarıp altına almıştı onu. Yüzüstü duruma geçtiği için hareketsiz kalan bedenin kanatları titremişti gerginlikle. Bu pozisyonda onu çok net hissediyordu. "Nereye bebeğim?" diye sordu sarışın gülerek. "K-Kacchan bırak beni." Katsuki tüm ağırlığını üstüne verdiğinde nefesini tuttu. "Hayır. Bu sefer kaçamazsın. Beni dinleyeceksin." İzuku kara kamçısını aktifleştirmek istediğinde Katsuki hızla yakaladı ellerini. Ona zarar veremeyeceğini sadece uzaklaştırmak için kullanacağını biliyordu. Bu yüzden rahatlıkla yakalamıştı onu. Şimdi İzuku bu gücünü kullanırsa onu yaralardı. "İzuku, yeter artık. Görmüyor musun uzak duramıyoruz birbirimizden. Mantığın yerindeyken bir şekilde başarıyorsun ama sadece duygusal hareket ettiğin zaman, sarhoşken mesela, uzak duramıyorsun benden."
Çilli ses çıkarmazken derin bir nefes alarak konuşmaya devam etti. "Zaten neden hala birbirimizden uzak durduğumuzu anlamıyorum. Çok saçma, yaptıklarımızda yanlış hiçbir şey göremiyorum." İzuku zaten artık yanlış olduğunu düşünmüyordu. Sadece Katsuki'nin hisleri olmadığını düşünüyor, daha doğrusu ne hissettiğini bilmiyor ve bunu basitleştirmesinden korkuyordu. Çilli bunları sevdiği ve kendisini de seven biriyle yapmak istiyordu. Ama yakut gözlüye söyleyemiyordu hislerini, korkuyordu alacağı geri dönüşten. Ateş perisi yüzünü saçlarına gömdüğünde elleriyle sıktı çarşafı. "Bebeğim senin için nasıl yanıp tutuştuğumu görmüyor musun?" diye fısıldadı burnunu saçlarında gezdirirken. "Beni nasıl çıldırttığını, ne kadar etkilediğini gerçekten anlamıyor musun?" İzuku'nun tüyleri diken diken olmuştu. "Kalbimin nasıl attığını duymuyor musun?"
Bu bir itiraf mıydı? Yeşilli bunun kesinlikle bir itiraf olduğunu düşünüyordu. Cidden sarışının kalbi yüksek sesle göğsüne çarpa çarpa atıyordu. Katsuki söyleyecekleri bittiğinde bıraktı onu ve tepkisini beklemeye başladı yatağa bağdaş kurarken. İzuku'nun içindeki umut ateşini tekrar yakmayı başarmıştı. Ama yeşilli yine de tam bir itiraf duymadan duygularını söylemek istemiyordu. Bunun yerine uzandığı yerde dikleşerek ona bir öpücük vermeyi tercih etti. Bu kabulünün simgesiydi ikisi için de. "Artık kaçmak yok." dedi yakut gözlü. Zümrüt gözlü iste tekrar etti söylediklerini. "Artık kaçmak yok."
~~~
Dört arkadaş görevlerinden dönmüş soluklanmak ve neler yaptıklarını anlatmak için göl kenarında buluşmuşlardı. "Diğerlerinin gelememesi kötü oldu." diye mırıldandı çimenlere kendini atan İzuku. "Bence iyi oldu. Böylece deneyimlediklerimi tekrar tekrar anlatma fırsatım olacak." Denki'nin dediklerine güldü. "Haklısın sanırım." İzuku heyecanla o gün yaptıklarını düşündü. Onu en kuvvetli takıma, prensin takımına almışlardı çok güçlü olduğu için. Bu takıma geçen yıl Katsuki'de girebilirdi ama prensi sevmiyordu, İzuku da o takımı seçtiği için neredeyse üç hafta kızmıştı. Bir köy halkını başlarına bela olan devasa tosalardan temizlemişlerdi çillinin grubu. Çömez oldukları için arka plana atılsalar da bu çok heyecanlıydı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oberon
FantasyBakuDeku, Peri Au, Özgünlük, Yetişkin İçerik Yōseri ülkesinde ölmek üzere olan yaşlı kralın, oğlundan son isteği, ülkenin de adını aldığı Yōseri çiçeğidir. Ancak yalnızca tek bir bölgede yetişmektedir. Genç prens çiçeğe ulaşabilmek için en güvendiği...