Multimediada sırasıyla Nil-arda, alis-Berk, beste-egeberk var okuyucularım çok kişi oldu biliyorum ama son bir kişi daha yapıcam oda baharın sevdiği çocuk sonra bitecek lütfen bir sorun olursa yorumlarda belirtin. :) iyi okumalar
................
ELİNANIN AĞZINDAN;Sabah kalktığımda saat daha 7.14 geçiyordu. Erken kalkma sebebim hem karne günü olması hemde tatile gitmemizdi. Rüzgarın söylediğine göre başımızda Nalan teyze olucakmış ve Nalan teyze geldiğinden açelyada gelecekmiş. Buna en çok sevinen Aras olmuştu. 10-15 dakika daha tatili düşündükten sonra parmak uçlarımda merdivenlerden aşağı indim. Sanırım Aras uyuyordu. Rüzgarın uyuyup uyumadığından emin değildim. Çünkü aşağıdan sesler geliyordu ve tamda tahmin ettiğim gibi rüzgar salonda telefonla konuşuyordu. Telaşlı bir hali var gibiydi. 10 dakikalık bir konuşmadan sonra rüzgar telefonu kapattı bende hızlı adımlarla yanına gidip ;
(Elina): bir sorun mu var??? Dedim.
(Rüzgar): bügün tatile gidemiceğiz diyerek kafasıyla pencereyi işaret etti.
Pencereye ilerleyip perdeyi açtığımda resmen dolu yağıyordu. Dün hava günlük güneşlikti buda neydi şimdi ya. Diye hayal kırıklığı ile perdeyi kapatıp ;
(Elina): off ozaman ben alyaları sen bulutları arıyorsun ve tatilimizin ertelendiğini söylüyoruz dedim. Ardından ikimizde kabul edip aramalara başladık.
Yarım saatlik bir konuşma ile herkese söylemiş ve akşam gidemediğimiz bara gitmekte anlaşmıştık. Neyseki yarın dolu dinicekmiş. Bu yüzden tatilimizi sadece 1 gün ertelettik.
Ben eve yağmur girmesin diye tüm camaları kapatırken, rüzgar klimaları açmış ve kahvaltı hazırlamaya başlamıştı. Bende pencereleri kapattıktan sonra mutfağa rüzgarın yanına gidip ona yardım etmeye başladım. Biraz eğlenelim diye telefonumdan son ses müzik açıp rüzgarla dans ederek kahvaltı hazırlamıştık. Sonra ben yukarı çıkıp arası kaldırdım ve birlikte aşağı inip kahvaltımızı yapmaya başladık. Artık ayı gibi yemiyordum. Yani yarı kibar gibi birşeydim.Kahvaltımızıda bitirdikten sonra rüzgarla birlikte sofrayı toplayıp odalarımıza çıktık. Çünkü karne alma saati yaklaşıyordu. Ben altıma mini siyah şortumu tabiki bacaklarım donmasın diye sexi bir kilotlu çorap üstüme yarasa kollu açık mavi tişörtümü ve deri boyundan çantamı takıp, ayakkabı olarakta Nike'dan yeni aldığım airlarımı giydim. Marka takıntım olduğunu biliyorsunuz yani. O yüzden Nikelı birşeyler şart. Diye kendi kendime bir süre düşündükten sonra, odamdan hızla çıktım ve,
Aşağı inip aynada kendime baktığımda bayağı bir şekildim. Sonra merdivenlerden minik ayak sesleri duymaya başlayınca bu sesi hemen tanımıştım bu arastı. Kafamı çevirdiğimde mavi gömlekli kot pantolonlu şirin yakışıklı bir Aras duruyordu. Bende hemen aynanın önünden çekilip Arasa doğru koştum ve sarılarak;(Elina): işte benim yakışıklım dedim.
(Aras): şende benim prenşeşimsin dedi.
(Elina): teşekkürler prens hazretleri diye karşılık verdim.
Arasla biz böyle malca konuşurken merdivenlerden aşağı rüzgar inmeye başladı. Yuhhhh anasını çocuk çok cool, birtan, herşey, aşk, yakışıklı yani kısacası ağzım açık rüzgara bakarken;
(Rüzgar): Ağzını kapa prenses sinek kaçar dedi. Gülerek,
Yine beni gömmüştü aşkoom ama olsun onun bu tavırları bile benim kendimden geçmemi sağlıyor ya o yeter. :)
AKŞAM SAAT 9.25 GEÇE;
Karnelerimizi almıştık ve ben tabiki pekiyili 100'ler felen getirmiştim. Hepimiz Kabullenelim artık tam bir ineğim. Diğer arkadaşlarımında durumları pekte kötü değil aslında fakat benimki ve suyunki azıcık daha iyi. Yani kısacası karne gününüz böyle geçti. Diye bugünün tüm olaylarını aklımdan bir kez daha geçirip odamdaki her sene karnemi ve başarılarımı koyduğum yıllık dosyamı çıkardım ve son sayfasınada bugün aldığım başarılarımı tam yerleştirirken rüzgar odama girip;
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gitme desem
Teen FictionBirbirlerini çok seviyorlar...Önlerinde hiçbir engelleri yok....Fakat her zaman olan çok kötü birşey var. Hayatlarından hep birileri eksiliyor. Ama yinede dayanmaya çalışıyorlar. Çünkü onlar birbirlerini çok seviyorlar. Çünkü onlar çok aşık. En öne...