YENİ FİNAL

408 32 19
                                    

Merhaba okuyucularım yine ben ve yeni bir finalle karşınızdayım. Aslında yeni bir final yapmayı düşünmüyordum. Fakat nerdeyse tüm okuyucularım yorumlarda yeni bir final istedi. Ayrıca bununlada kalmayıp özelden de bir sürü mesaj attılar. Bende artık dayanamadım. Ve gitme desemin birde güzel bir finali daha olabileceğini düşündüm. Ayrıca eski finali kitaptan kaldırmıycam. Eğer siz üzüntülü bir final isterseniz onu eğlenceli bir final bunu gitme desemin finali yaparsınız kuzular. Ve son olarakta multimedia da süpriz olsun okuyunca anlarsınız 😃Hadi iyi okumalar bayyy 😆😃😃😃😘

10 SENE SONRA ;

Gözlerimi yavaşça araladığımda rüzgarda esneyerek bana sarılıyordu. Bende rüzgarın suratına bakıp gülümsedim ve bende ona sarılarak ;

(Elina): Dün çok iyi uyudum aşkım dedim. Kıkırdayarak,

(Rüzgar): vallaha ben hiç uyuyamadım. Derken,

Küçük kızlarımız miya ve çakılda koşarak yatağa zıpladılar ve anneeee babaaa diye gülerek üstlerimize çıktılar.  Bu arada ben miyayı rüzgarda çakılı gıdıklıyordu. Şu on senedir hayatımız gerçekten çok süperdi. Ayrıca çokta güzel bir ailemiz olmuştu. Altı Yaşında miya adında bir kız ve  üç Yaşında Çakıl adında iki kızımız vardı. Yaşadığımız yere gelirsek artık eskiden oturduğumuz evden çook uzaklara taşınmıştık. Çünkü orda ne kadar iyi anılarımız olsa bile bi o kadarda belkide daha fazla kötü anılarımız vardı. Bu yüzden şimdi 2 katlı dışı beyaz ve küçük bir havuza sahip çok şirin bir evde yaşıyorduk. Mesleklerimize gelirsek ben bir kalp Cerrahı rüzgarda genetik mühendisi olmuştu. Yani çok iyi mesleklere sahiptik. Ve kızlarımızıda gelecek için çok iyi yetiştirecektik. Arkadaş ilişkilerimizede gelirsek alyaların bir Yaşında Ayaz adında bir oğulları sularında bir buçuk yaşlarında armina ve arin adında  ikiz kızları vardı. Diğer arkadaşlarımızdan da Nil'in ölümünden sonra bir daha haber alamamıştık. Fakat kısacası hayatımız şuanlık süperdi.

3 SAAT SONRA ;

Çocuklarıda araba koltuklarına yerleştirdikten sonra bizde rüzgarla öne binip arabayı çalıştırdık. Ve gitmeye başladık. Bugün yeni açılan büyük bir alışveriş merkezinde alya ve sularla buluşacaktık. Tahminlerime göre onlar çoktan yola çıkmıştı. Çünkü çakılın tuvaleti gelmiş ardından da Kıyafet konusunda zorluk çıkarttığından bir türlü evden çıkamamıştık. Ama yinede her şeyin üstesinden gelen anne elina bunu başardı. Çakılı giydirdi. Diye kendimi överken birden sanki madalya kazanacakmış gibi birşey yapmadığımı fark ederek düşüncelerimi bir yana bıraktım ve rüzgara dönerek ;

(Elina): aşkım gelmedik mi daha ya dedim.

(Rüzgar): işte geldikk diye gülümsedi,

Ardından da arabayı park etti. Ve  bende arabadan inerek çocukları koltuklarından çıkardım. Sonrada  çakılı arabasına otutturup miyayıda yanıma aldım ve Alyalarla Suları aramaya başladım. Tam o sırada da rüzgar parmağı ile işaret ederek ;

(Rüzgar): işte oradalarrrrr dedi.

Ve bizde sulara doğru ilerlemeye başladık. Yanlarına vardığımızda birbirlerimize sarılarak merhabalaştık. Sonrada birbirlerimizin çocuklarına sarılıp severek bulutlarla da bir süre konuştuktan sonra alışveriş merkezine girdik. Ve dolaşmaya başladık. Tahminlerime göre çok eğlenicektik.
####################################

Iki üç saat gibi bir süre dolaşıp çocukları eğlendirdikten sonra bir kafeye oturduk ve eskiden ne kadar eğlendiğimizi ayrıcada iyki tanıştığımızı konuştuk. Gerçekten çok güzel günlerdi pijama partisi, rüzgarla yemekhanede tanıştığım gün, Uludağa gittiğimiz zaman, 18. Yaş doğum günüm. Hepsi süperdi. Aklıma geldikçe o günleri özlüyordum. Bazen keşke o günlere bir günlüğüne olsa bile dönmek isterdim diye düşünüyorum. Hem birde o günlere geri  dönmek istememin diğer amacıda tekrar nili, baharı,güneşleri, âlisi ve besteyi görmek. Çünkü onları çok özlüyorum. Ve unutamadığım tek anılarımdan biride Nil'in ve annemin ölmesiydi. Onları çok ama çok özlüyordum. Annemin bana bıraktığı o mektup, Nil'in doktorunun getirdiği o haber beni tamamiyle bitirmişti. Keşke şimdi onlarda burda olsaydı. Annem torunum diye severdi miya ile çakılı. Bu arada emily ve ateş büyük bir okul bursu kazanarak Amerika'da bir okula gidiyorlar. Babamda onlar yalnız kalmasın diye onlarla kalıyor. Onlarda artık bayağı bir büyüdü 22-23 yaşındalar ve sevgililer. Babamda bir rahat bırakmıyor ki çifte kumruları. Her neyse şimdi bu konuları bırakalım da , biz evleneli tam 7 sene oldu. Hep birlikte üçlü bir kır düğünü yaptık ve hepimiz straplez kabarık bir gelinlik giydik. Saçlarımızıda salarak hafif dalgalı bir model yaptırarak boynumuza da sade bir inci kolye taktık. O gün çok güzeldi. Tüm kızlar ve erkekler aynı kıyafetleri ayrıcada aynı modelleri yaptırmıştı.
Bekarlığa veda partimizde ise bizim evde tüm kızlar, Cem'lerin evinde tüm erkekler toplanmıştı. Kısacası oda süperdi. Kına gecemizde ise teyzeler bizi zorladığından yalandan ağlamış gibi yapıp herkes gittiğinde de kahkahalar atmıştık. Sadece düğün gecelerinde felen darıldığımız bir şey vardı. Oda rüzgarın anne ve babası gelmemişti. Sadece Aras gelmişti. Oda zaten artık 15 yaşındaydı ve bayağı bir ergen havalarındaydı. Benim tatlı küçük arasıma ne oldu ya böyle diye düşünürken birden aklıma ilk çocuğumuzun olduğu gün geldi ve bende hayalimde o günü tekrar etmeye çalıştım.

6 SENE ÖNCE ;

(Elina): hayatım benim midem çok bulanıyor kusucam vallaha öylyykkkkk,

(Rüzgar): elinam ne oldu kusuyor musun yoksaaaa,

Deyip hemen beni sakinleştirmeye çalıştı ve sonrada beni kucağına alıp doktora götürdü. Hastanede bana birkaç test yapıldıktan 2-3 saat sonra bir kadın doktor yanımıza gelip gülümseyerek ;

(Doktor): müjdeli haber elina hanım 2 aylık hamilesiniz deyip,

Testlerin  sonucu rüzgarla bana verdi. Bu arada da rüzgar hastanenin içerisinde koşturup yaşlı amcalara baba oluyorum baba oluyorum diye bağırıyordu. Bende tabiki rüzgar gibi Sevinçten uçuyordum. Bundan bir iki buçuk ay sonra kontrol için yeniden hastaneye gittiğimizde çocuğumuzunda kız olduğunu öğrenip. Hastaneden çıktığımız gibi ona oyuncaklar, Kıyafetler, pembe bir beşik, kundak gibi bir sürü şey aldık. Ve gerçektende bebek alışverişi yapmak çok eğlenceliydi. Ama tabi bununla bitmemişti. Kızımızın doğmasına yakın ona bir sürü bezler ve biraz daha büyüdükten sonrada  mamalar almalıydık. Tüm bunların Planlarını rüzgarlara kurmuştuk. Kısacası süper olucaktı.

Alışverişimiz bittiğinde eve gittik. Ve rüzgar kızımızın Odası'nı  yapmaya başladı. Bende hamile olduğumdan küçük işlere yardım ediyordum. Ve tabiki bazı hamileler gibi canım bu mevsimde olmayan herşeyden  istiyordu. Ama benim rüzgarım Dünya'da bir bile olsa bana bulup getiriyordu. Onu çok seviyordum ve oda beni çok seviyordu. Diğer kızımızda ise de aynı bunları yaşamıştık. Yani Çakıl doğarken miya üçü bitiriyordu. Ve bir kardeşi olucağı için çok heyecanlıydı. Fakat azda olsa kıskanıyordu. Ee nasıl olsa küçük bir çocuk doğal böyle şeyler.  Diye düşünmüştüm. Ve bir günde kızlarımızı uyutup evin Bahçesine çıkmış ve rüzgara ;

(Elina): beni hep sevicek  misin?? Demiştim. Çünkü merak ediyordum,

(Rüzgar): seni Ölene kadar seveceğim prenses deyip,

Bana sarıldı ve bende başımı omzuna yaslayıp bende seni rüzgar bende seni dedim....

SON....

İşte birtanelerimm istediğiniz sonu yaptım. İnşallah beğenmişsinizdir. Buda gitme desemin eğlenceli ve mutlu sonu. Siz gitme desemi hangi sonla bitmesini istiyorsanız onu yapın bu sizin kararınız hadi sizi çok öpüyorum bayyyy 😃😆😂😘

Gitme desemHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin