4 "ben acayip vuruldum."

3K 423 321
                                    

--

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

--

"Changbin şunu düzgün yapar mısın canımı acıtıyorsun!"

"Hayatım zorluyorum ama çok dar."

"Ah! Changbin canımı yakıyorsun dedim."

Hyunjin, eve girer girmez babalarının mutfaktan gelen seslerlerini duyunca şokla gözlerini büyüttü.

Ellerini gözünün önüne koyarak parmaklarını hafifçe açıp yarım bir bakış atarak mutfağa adım attı.

"Bakın babalarım burası bir ortak alan ve bir mutfak. Lütfen odanıza gider misiniz?"

Felix, oğluna bir bakış atıp eşine döndü. "Changbin durmasana devam et."

"Baba! Ayıp oluyor."

Changbin, eşinin elini bırakıp oğlunun yanına giderek ensesine vurmuş, elini gözünün önünde çekmişti.

"Aptal çocuğum aklından geçen pis düşüncelerini bir kenara bırakıp bana yardım eder misin?"

Hyunjin dudak büzüp Felix babasına baktığında babasının parmağının bir şişeye sıkıştığını farketti.

Hızlıca babasının yanına koşup küçük elini kendi elleri arasına aldı. "Baba bunu nasıl becerdin?"

"Ya öylesine oynarken bir anda sıkıştı kaldı bende anlamadım ki Hyunnie~"

Felix dudak büzüp oğlunun omzuna kafasını koyduğunda Changbin de eşi ve oğlunun yanına gitti.

"Çok mu canın yanıyor?"

Hyunjinin sorduğu soruyla Felix kafasını aşağı yukarı salladı. "Çok."

Hyunjin babasının sıkışmış parmağına bakıp tezgahın üzerinde ki sıvıyağı alarak parmağına döktü.

Yavaş ve dikkatli bir şekilde şişeyi çıkardığında Felix oğluna sarılıp yanağına uzunca bir öpücük bıraktı.

"Bebeğim benim çok teşekkür ederim."

Hyunjin yanağını kedi gibi babasının yanağına sürterek sevgisini gösterirken Felix de oğlunun saçlarını severek sert bakışlarını Changbine yolladı.

"İki saattir parmağımı koparıyordun bak oğluşuma hemen çıkardı."

"Yağ döktü ama bu benim aklıma gelmedi ki."

Felix omuz silktiğinde Changbin gülerek kollarını sarılan ikiliye sardı. İkisini de kolları arasına alabilmek çok zevkliydi.

Önce eşinin daha sonra oğlunun saçları arasına öpücük bıraktı.

"Baba size anlatmam gereken çok önemli bir şey var. Yemekten sonra çekirdek kola yapar mıyız?"

Felix sevinçle kafasını salladı. Changbin de oğlunun poposuna vurdu. "Hadi git üstünü değiş elini yüzünü yıka bir temizlen yemeğimizi yiyelim konuşuruz."

Hyunjin işaret ve baş parmağını birleştirerek babasına 'ok' işareti yapıp hızlıca üst kattaki odasına çıkarak üstüne domuz ve tavşan desenli pijamalarını giydi.

Tekrardan mutfağa geldiğinde sofra çoktan hazırlanmıştı. Felix babasının karşısında ki yerini aldığında yemeğe başladılar.

"Yine döktürmüş güzeller güzelim."

Hyunjin bir taraftan yerden bir taraftan da babasına iltifatlarını yolluyordu.

"Afiyet olsun bebeğim."

Yemekten sonra Hyunjin sofrayı toplamaktan kaçarak yine tüm işleri babalarına bırakıp balkona geçti.

Felix ve Changbin de çekirdek kollarını alıp balkona gelerek oğlunun iki yanına oturdular.

"Anlat bakalım ne bu kadar önemli bir şey?"

Changbin'in açtığı konuyla Hyunjin boğazını temizleyip tek tek babalarının gözlerine baktı.

"Babalarım... Ben acayip vuruldum."

"Nereye vuruldun? Kim vurdu? Bir şeyin var mı?"

Felix endişeyle oğlunun vücudunu kontrol ederken Changbin oğlunun ne demek istediğimi anlayarak sandalyesinde geri yaslandı.

"Felix aşkım öyle vurulmaktan bahsetmiyor. Oğlumuz aşık olmuş."

Felix çığlık atıp oğluna ve eşine baktı. "Aşık mı olmuş?"

"Baba çığırma bir dur."

"Hemen anlatıyorsun seni küçük Changbin kılıklı."

Felix'in konuşması baba-oğlu güldürürken Hyunjin babasının elini tutup anlatmaya başladı.

"Baba ben bu sabah okula gittim ya, bir çocukla karşılaştım. Ama nasıl güzel nasıl güzel varya bir gözleri var ömür boyu bak bıkmazsın o derece."

Felixin gözleri istemsizce dolarken Hyunjin hemen farkedip babasına sarıldı. "Baba ama çok sulu gözsün."

Felix oğlunun sırtına vurdu. "Sus bakayım duygulandım işte. Neyse devam et hadi."

Geri çekilip oğluna bakmaya devam etti.

"Sonra onunla konuştum. Yeni nakil olmuş. Bizim sınıfta ve onunda benim gibi iki tane babası varmış."

Felix daha çok duygulanıp resmen ağlamaya başladı. Oğlu gerçekten büyümüş ve aşık olmuştu.

Hyunjinin aşık olduğunu anlamamak imkansızdı. Jeongini anlatırken gözlerinin içi parlıyordu resmen.

Changbin de iç çekip elini oğlunun saçlarına atıp okşadı. "Aferin benim oğluma."

Changbin ve Felix için oğullarını böyle görmek dünyadaki en büyük mutluluktu. 10 yıl öncesinde bir ölüden farksız olan bu çocuğun tekrardan hayata döndüğünü görmek en büyük mutluluklarıydı.

"Ee ne zaman tanışacağız küçük damadımızla?"

~~~~~~~

Çok minnoş bir aile bunlar yaaa🥰🥰

Sıcak Şarap🍷 HyunIn ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin