"Ah o güzel gözlerin döndürüyor başımı, lütfen seni izlerken hor bu telaşımı"
"Bekle ulan bekle geliyorum ben döndüreceğim o başını. Jisung peçetelerimi getir!"
"Minho amca? Lan kaç Hyunjin kaç!"
> Batuhan Kordel - Sıcak Şarap 🎧
Jisung ve Jeongin yan yan birbirlerine bakıp sırıttılar. Minho her ne kadar istemese de yavaş yavaş alışıyordu. Alışmak zorundaydı yoksa Jisung onu KOLTUKTA UYUTUYORDU!!
Jisung eşinin koluna girip kardeşine dil çıkardı. Minho da işaret parmağını Junhan'a doğruttu.
"Sen dururken benim güzel karı-" Jisungun, kolunu sıkarak verdiği uyarıyla Minho boğazını temizledi. "Pardon kocam mı toplayacak mutfağı?"
Junhan oflaya oflaya masayı toplarken diğerleri de ona gülerek salona geçtiler.
Minsung çifti bir koltuğa oturduklarında Hyunjin ve Jeongin de karşılarında ki koltuğa oturdu.
Şimdi herkes susuyordu. Birinin konuyu açması gerekiyordu ve bu görevi Jeongin üstlendi.
"Ihm. Babacığım."
"Efendim oğlum."
Jeongin gülümsedi. "Baba, Hyunjin sizin şirket seçmelerine katılacakmış."
Hyunjin heyecandan parmağında ki yüzüklerle oynarken Minho ona bakmaya başladı. "Öyle mi? Hangi daldan gireceksin?"
Hyunjin kafasını kaldırdığında Minhonun soğuk bakışlarıyla karşılaşınca yutkundu. "Dans."
Minho kaşlarını havaya kaldırarak 'hmm'ladı. Geçebilmesi için en büyük rolün kendisinde olduğu onu ister istemez mutlu etmişti.
"Ben jürin olacağım biliyorsun değil mi?"
"Evet, baş eğitmen olduğunuz için en büyük rolün sizde olduğunu da biliyorum."
Minho güldü. Tabi bu gülüş Hyunjini rahatlatacak bir gülüş değildi. Aksine korkutuyordu. Tanrı aşkına hayallerine giden yol neden Minhodan geçmek zorundaydı ki?!
"Ben fazla detaycıyımdır. Öyle her dans edeni kabul etmem. Kabul edebilmem için mükemmel olman gerekiyor. Kendine güveniyor musun?"
Hyunjin kendinden emin bir şekilde kafasını aşağı yukarı salladı. "Güveniyorum."
"Göreceğiz bakalım seçmelerde. Gerçekten İyi misin yoksa bu güvenin balon mu? Bakacağız."
Hyunjin kendinden emin bir şekilde gülmsedi. "Balon değil bir sanat göreceksiniz."
Minho güldü. "Hadi bakalım görüşürüz seçmelerde."
Jeongin ve Jisung'un gözleri sessizce ikisi arasında gidip geliyordu. Jeongin yavaşça ellerini Hyunjinin titreyen ellerine atıp tuttu.
Sevgilisinin heyecanını anlıyordu. Kendisini sevmeyen adamın geleceğine dokunacak olması onu deli gibi korkutmaya yetiyordu ve Jeongin bunu anlıyordu. Sevgilisini rahatlatmak için parmaklarını sakince Hyunjinin kemikli elinde gezdirdi.
Minho da oğlunun Hyunjinin elini tuttuğunu görünce kaşlarını çatarak yanında oturan eşine döndü. Çocuk gibi eşine sızlanıyordu.
"Sshh sakin ol hayatım."
Jisung sessizce eşinin kulağına fısıldadı. Minho da aynı şekilde eşinin kulağına eğildi.
"Jisung, oğlumuz bu itin elini tutuyor."
"Koltuk rahat sanırım."
Minho oflayıp önüne döndü. Jisung da gülerek eşinin beline sarıldı ve parmaklarını tişörtünün içine sokup çıplak belini parmak uçlarıyla okşadı.
"Sinirli misin?"
"Hmhm."
Hâlâ fısıldaşıyorlardı. Jisung kıkırdadı. "Alayım mı sinirini?"
Minho sırıttı. "Al."
"Gel bakalım peşimden yakışıklı "
Jisung ayağa kalktığında Hyunjin ve Jeongin ona bakmaya başladı. "Nereye baba?"
"Uyku bastırdı birden."
Jisung oğluna öpücük attı ve Hyunjine gülümsedi. "Hyunjinciğim sende dikkatli bir şekilde git olur mu?"
"Babam alacak zaten birazdan Jisung amca. Size iyi uykular."
Jisung tekrar gülümseyip odasına gittiğinde Minho da ayağa kalktı. Şimdi gözler Minhodaydı.
"Sen nereye baba?"
"Kocam bensiz uyuyamaz. İyi geceler oğluşum."
Hyunjine hiçbir şey söylemeden kocasının peşinden giderken mutfaktaki Junhan'a seslenmeyi de ihmal etmedi.
"Junhan!"
"Ne!"
"Hemen işini bırakıp salona gidiyorsun şunların başında bekliyorsun!"
"Of enişte!"
"Of deme eniştene!"
"Tamam!"
~~~~~~~~~~
Maalesef bunun devamı olmayacak
Ama
Minsung okumak isteyen olursaaa
YENİ BİR FİC YAZDIM!!
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
