Çok heyecanlı bir bölümle beraber tekrar sizinleyim. Sadece küçük bir uyarıda bulunmak istiyorum. Bu bölümde ufak bir kısım biraz yetişkin içerik. Rahatsız olabilecek kişilere şimdiden duyurmak istedim. İyi okumalar
🤍Evin girişine geldiğimizde kapı çoktan açılmıştı. İkimiz de kısa bir bakışmadan sonra tek kelime etmeden odalarımıza girdik. Çantamı bir kenara savurup kendimi yatağa bıraktım. Sıcak bir duşa ihtiyacım vardı, ağrılarımı dindirebilecek ve buz gibi bedenimi ısıtabilecek bir duşa. Paltomu çıkarıp düzgünce yatağın ayakucuna bırakıp eskimeye yüz tutmuş kahverengi gardrobun kapağını açtım. gerekli olan kıyafetleri aldıktan sonra odadan çıkıp banyoya yöneldim.
Vücudumdaki ağır kıyafetlerden kurtulup duş kabinine girdim. Suyu açar açmaz buz gibi su bedenimle buluştu. İrkilip anında geri çekildim.
"Siktir."
Parmak uçlarıma değen suyun yavaş yavaş ısınmaya başladığını anlayınca eski konumuma geri döndüm. Sıcak su buharlar çıkarıp ortamda ince bir buğu tabakası oluşturdu. Gözlerimi kapatıp suyun ısıttığı sıcak fayansa yaslandım. Vücuduma değen her bir damla, yazın ortasında dakikalarca elde tutulan dondurma benzeri eriyip bitmeme neden oluyormuşum gibi hissettiriyordu. Gevşeyen omuzlarım ağır bir ağırlık gibi geliyordu. Her geçen dakika biraz daha gevşiyordum. Aklıma Batu düştü. Anılar aklımı doldururken bacaklarım beni daha fazla taşımak istemezcesine kırıldılar. Yavaşça kayarak kendimi zemine bıraktım. Dizlerimi kendime çekip suyun beni dinlendirmesine izin verdim. O günkü gibi...
1 yıl önce, bu zamanlar;
Aceleyle evin kapısını açtıktan sonra siyah şişme montumu çıkarıp kanepenin üzerine attım. Ardımdan gelen Batu hızlıca kapıyı kapattıktan sonra yanıma geldi.
"Ne koşuydu ama." Dedi nefes nefese kendi montunu çıkarırken.
"Bu sondu Batu, kış günü koşu mu olur. Donuyorum ama terliyim. Hasta olacağım."
"Abartma küçük sarışın."
"Ben duşa giriyorum. Beni kendime koşu değil, bu getirir. Ayrıca Kraliçe birazdan burada olur," dedim gülümseyerek. Batu gözlerini devirdi.
"Bir kahve falan yaparsan çok iyi olur. İçimiz ısınır ha?"
Arkama bakmadan merdivenlerin yolunu tuttum. Batu arkamdan bir şeyler söylenip duruyordu. Aldırış etmeden banyoya girip sıcak suyu ayarladıktan sonra çıplak vücudumu ihtiyacı olan o şeyle buluşturdum. Uzun saçlarımdan aşağı akan sıcak su, kalçamdan sonra yeri boyluyordu. Her geçen dakika artan sıcaklık adeta vücuduma işlerken bir ses duyunca omzumun üzerinden arkama baktım. Aralanmış kabinin tam önünde Batu, çıplak bedeni ile öylece beni izliyordu.
İçeri bir adım attıktan sonra görkemli vücuduyla aramızda çok az bir mesafe kalmıştı. Yutkunup gözlerimi deniz mavisi gözlerine kenetledim.
"Bunu bensiz yapabileceğini sana kim söyledi?"
O mavilerimizi birleştirmek yerine vücudumda gezdirdi. Her bir adımında daha da yaklaşıyordu, kalbim ensemde atmaya başladı. İstemsizce geri adım attım, ama yerim yoktu. Elini yavaşça belime yerleştirip beni kendine çekince ona sadece alttan bakabiliyordum. Ortamıza kolumu koydum. Ellerim kaslarının üzerinde gezinirken gözlerim kapandı. Diğer eliyle, elimi tutup omzuna yerleştirdi. Vücudum alev aldı. Ama Batu o alevi söndürmek niyetinde değildi. Boynuma değen dudakları tenimi yaktı.
"Eziyet ediyorsun." Dedim düzensiz nefeslerimin arasından.
"İstediğini hemen elde edemezsin, küçük sarışın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölüler Diyarı Kralı | +18
Teen FictionO tüm ihtişamıyla kalbimi tamamıyla ele geçiren cehennem, Ben ise her şeyden habersiz onu büyüleyen vazgeçilmez cennet. Aldığımız alevin ortasında ya yanıp kül olacaktık ya da o alevin ta kendisi. Peki ya ikimiz de çıkışı olmayan bir kuyuya sürükle...