25

4.1K 70 19
                                    






Kabustan uyanıyor ve seni bulamıyor





Heeseung <3

Alnından çağlayan gibi soğuk terler damlıyordu, bütün gece ondan ayrıldığın kötü rüyası yüzünden bir o yana bir bu yana yer değiştiriyordu. Aniden gerçek olmadığı için rahatlamış hissederek uyandı. Seni kucağına almak için uzanan eli ama şansına, uzandığı yerde havadan başka bir şey yoktu. Hızla ayağa fırladı ve gözlerini odanın her yerinde taradı ama sen hiçbir yerde bulunamadın, ah hayır onun rüyası gerçek miydi? Seni kanepede rastgele bir televizyon programında gülerken görmek için yatak odasının dışına koştu. Kanepede sana doğru koşmadan önce rahat bir nefes aldı. "Bebeğim neden benimle odada yatmıyorsun?" dedi parıldayan geyik gözleriyle. "Seni uyandırmak istemedim ve gerçekten açtım" kıkırdadın "Neyse neden uyumuyorsun?" "Benden ayrıldığın bir kabus gördüm ve seni göremeyince korktum" "Seni asla bırakmayacağımı zaten biliyorsun" dedin göğsüne yatmasını işaret etmeden önce. İkiniz gecenin geri kalanında kanepede uyudunuz.

Jay <3

Bir yandan diğer yana kayıyor, acıyla inliyor ve hafif sızlanıyor. "HAYIR LÜTFEN ONU ÖLDÜRME" rüyasında bu sözleri haykırdıktan sonra hemen uyandı. Rüyasında birinin seni kaçırdığını, sonra gözlerinin önünde öldürdüğünü ve geri tutulduğu ve seni kurtaracak kadar güçlü olmadığı için bu konuda hiçbir şey yapamadığını gördü. Avuç içi yüzünde gözyaşları içinde uyandı. Sakinleştikten sonra sana uzandı ama sen orada değildin. Sadece yastıklar, battaniyeler ve vücudunun olması gereken yerde boş bir yer vardı. Seni bulamayınca hızla odadan çıktı, sen ne banyoda, ne mutfakta ne de oturma odasındaydın. Bu saatte nerede olabilirsin? Sen kollarını beline dolamadan önce paniklemeye başladı ve "Günaydın uykulu kafa. İyi uyudun mu? Neden yatak odasından öyle koşarak çıktın?" Arkasını döndü ve elinden geldiğince sıktı. "Aman Tanrım, seni kaybettiğimi sandım" "Ne? Beni kaybetmek?" Açıkça kafası karışmıştı, başını sallamadan ve "Bunun için endişelenme" demeden önce alnına günaydın öpücüğü vermeden önce başını salladın. Sana sarılmanın kendisini çok daha iyi hissettiğini söylemek güvenli.

Jake <3

Uykusunda ağlıyor, sızlanıyor, sözleri boğuk gelirken tuzlu gözyaşları ağzına yavaş yavaş düşüyordu. Dudaklarından dökülen o sert sözleri duyduktan sonra "Artık seni sevmiyorum" dedin daha çok ağladı. Onu bırakmaman için dizlerinin üstüne çökmüş, sen olmasaydın hayatı anlamsız olurdu "Lütfen her şeyi yaparım" diye yalvarmış ve "Başkasına aşığım" demiştin işte rüyanın kesildiği yer.. Rüyanın gerçek olmadığına kendini ikna etmeye çalışırken korkudan hemen yataktan fırladı. Gözyaşlarını elleriyle sildi ve tekrar uyumaya çalıştı.. Yanına dönerek kollarını sana sarmaya çalıştı ama tek hissettiği soğuk yastıklar ve yatağın boş bir kısmıydı. Paniklemeye başladı ve seni arayan bir manyak gibi odadan çıkmadan önce daha çok ağladı. "YN NEREDESİN!" dedi, sözlerinin arasında hala ağlarken boğuk bir sesle. "Bebeğim? Neyin var" dedin hıçkıran Jake'e koşmadan önce. "Ben- seni arıyordum ama gitmiştin, beni artık sevmediğini söyledin" dedi ve seni kendine çekip küçük omzuna dayayarak seni şaşırttı. "Sadece bir kabustu bebeğim, seni asla incitmem ya da buna yakın bir şey söylemem" dedin onu tutup yüzünü daha iyi görebilmek için tuttun. "S-söz mü?" "Söz, şimdi ağlamayı kes koca bebek" dedin önce ona kocaman bir seni seviyorum öpücüğü dudaklarından. Sana daha sıkı sarılırken gülümsemesini izledin.

Enhypen reactionsHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin