"Bıraksam gidebilecek misin sanki?"

1.2K 168 153
                                    

°•°•°

Beomgyu gözlerini yavaşça aralamış, nerede olduğunu kavramaya çalışıyordu.

Sarayda olduğunu biliyordu çünkü o çok sevdiği kuş tüyü yastığı kafasının altında hissediyordu. Onu sarayda hissettiren şeylerden birisi de aldığı feromonlardı. Nergis kokan feromonları çok yakınından hissediyordu. Hâlâ tavana bakan Beomgyu tekrar uyumak ve tüm bu kaygılardan kurtulmak istiyordu.

Uyursa hepsini unuturdu belki. Hatta belki annesini görürdü, belki de köydeki en yakışıklı alfa ile kurduğu hayalleri rüyasında görürdü. En azından mutlu olurdu. Buraya geldiğinden beri bir kez olsun içtenlikle gülümsememişti. Canı yanıyordu, herkese 'iyiyim' demek istemiyordu.

"Uyanmışsın."

Alfanın sesini duyduğu an gözlerini kapattı omega. Bir çocuk gibi kaçmak istiyordu şimdi. Yattığı yatağın sağ tarafına bir ağırlık çöktü. Alfa onu uyanana kadar burada mı beklemişti, yoksa sadece tesadüf müydü? "Konuşmamız gerekiyor." Dedi Taehyun, Dikkati üzerine çekmek istiyordu ama Beomgyu gözlerini sıkı sıkı yummuştu.

"İstemiyorum." Dedi Beomgyu. Sanki bir fayda edecekmiş gibi. Artık kralın yanıda kimse yoksa ona saygı ekleriyle seslenmiyor ve ya saygılı davranmıyordu. Sanki normal bir alfaymış gibi davranıyordu. Bu Taehyun'u rahatsız ediyor diye düşündüğü için yapıyordu. Ama aksine Taehyun'un hoşuna gidiyordu. Omegayı farklılıklarıyla tanımak hoşuna gidiyordu.

Çünkü kurtları eşlenmişti?

"Farkında olduğunu biliyorum." Dedi alfa. Omega biliyordu. Kurtlarının eşlendiklerini biliyordu. İlk başta kızgınlık sansa da omega iç güdüleri sayesinde neler olduğunu kurdu kulağına fısıldıyordu.

"Korkma." Dedi Taehyun. Ona karşı içinde oluşan şefkate o da şaşırıyordu. Hani şefkat yoktu?

Elini omegasının elinin üstüne koydu. Belki de iyi anlaşabilirlerdi. Bundan sonra ayrılmaları imkansızdı. Eğer ayrılırlarsa kurtları yavaşça yok olur ve kafayı yemelerine sebep olurdu. İyi anlaşarak hayatı kendilerine zehir etmeyi keserlerdi. Belki de birbirlerini sevmeyi deneyebilirlerdi. Sarayda koşan küçük yavruları olabi-

"Bana dokunma." Deyip eline temas eden tenden elini hızla çekerek kurtuldu Beomgyu. Taehyun'un iki saniye de aklında oluşan masal, iki saniyede yok olmuştu. Taehyun'un masalını, Beomgyu ateşe atmış ardına bile bakmadan gitmişti. Bu masal değildi, mutlu son ile bitmezdi.

"Sana dokunmadan yaşayamayacağımızı sende biliyorsun." Dedi Taehyun. Birbirlerini sevmeyi geçmişti artık. Sadece bir anlaşma yapmak istiyordu. İkisinin de sonunda ölmeyeceği bir anlaşma. Birbirleri olmadan yapamayacakları için kurallar koyarak yaşamaya çalışabilirlerdi.

"Bir anlaşma yapmak istiyorum." Dediği an Beomgyu gözlerini açmış, sinirden maviye dönen gözleri ile yatakta doğrulmuş ve mavi gözlerini Taehyun'a çevirmişti. "Ne anlaşmasından bahsediyorsun?" Demişti sinirle. Şuan sağlıklı düşünemiyordu.

Taehyun'un ikisini de düşünerek, en iyi hayatı kendisine sunmaya çalıştığını göremiyordu.

"Hayatımı daha ne kadar anlaşmalar ile yürütebilirim?" Dedikten sonra derin bir nefes aldı. Sinirlendiği için Taehyun'un kurdu kırılmış olmalı ki aynı duyguyu Beomgyu'da hissetmişti. Kurtları eşlendiği için Beomgyu ne hissediyorsa Taehyun'da hissediyor, Taehyun ne hissediyorsa Beomgyu'da hissediyordu.

Yine de bu onu durdurmadı. "İkimizin de mutlu olacağını mı sanıyorsun? Beni bu sarayda yaşamaya mahkum edince mutlu olacağımızı mı sanıyorsun?" Dedi Beomgyu. Kendisi burada kalmayı istiyormuş gibi göstermişti. Ama ikisi de Beomgyu'nun burada zorunlu olarak kaldığını adları kadar iyi biliyorlardı.

"Bıraksam gidebilecek misin sanki?" Diye yükseldi bu sefer Taehyun. Beomgyu'ya tolerans sağlamaya çalışıyordu, onu anlamaya çalışıyordu, ona nazik davranmaya çalışıyordu, onu alttan almaya çalışıyordu ama Beomgyu bunları görmeyi reddediyordu.

"İlk başta bıraksaydın böyle olmazdı. Hâttâ beni buraya getirmeseydin de olmazdı." Dedi Beomgyu. Delirmiş gibiydi. Yatakta geri geri gitmeye başladı, başını ellerinin arasına aldı.

Taehyun, Beomgyu'nun bir nevi şok geçirdiğini anladı. Ne yapması gerektiğini bilmiyordu. Onu sakinleştirmeli miydi? Beomgyu'nun titremeye başladığını görünce endişe ile Beomgyu'ya uzandı, Taehyun. Yatakta dizleri üzerinde yükselmiş, Beomgyu'nun kaçmasına izin vermeden elini omeganın bileğine sarmıştı.

Onu hızla kendisine çekmiş bir yandan o da kendisini hızla Beomgyu'ya ittirmişti. Göğüsleri hızla birbirine çarpmıştı, Taehyun boşta olan elini Beomgyu'nun ensesine atmış başını boynuna gömmüştü. Beomgyu kafasını kaldırmaya çalışıyor, bir yandan da boştaki eliyle Taehyun'un sırtını yumrukluyordu.

Taehyun, Beomgyu'yu kaçmasın diye sıkı sıkı tutuyordu. Etrafa yayılan sakinleştirici feromonlar ile yumruk yaptığı eli gevşedi omeganın. Nergis.

Yumruk yaptığı eli yavaşça açılmış ve Taehyun'un sırtında dinlenmeye başlamıştı. Az öncekinin aksine boğuşuyorlarmış gibi değil de sarılıyorlarmış gibi duruyorlardı şimdi. Bedeni gevşedi Beomgyu'nun. Taehyun'un hâlâ gergin olduğunu hissedince o da rahatlatıcı lale feromonlarını bırakmaya başladı.

Beomgyu kedi gibi Taehyun'un boynuna sokulurken, Taehyun Beomgyu'nun sırtını okşuyordu.

"Belki mutlu olamayız ama birbirlerimize sahip çıkabiliriz." Dedi Taehyun. Koku bezinde ıslaklık hissedince Beomgyu'nun ağladığını anlamıştı alfa.

Omeganın sırtını okşayan elini bu sefer uzun kestane saçlarına çıkardı. Parmaklarının arasına ipek gibi olan saçların girmesine izin verdi.

Yorgundu ikiside. Ne yapmaları gerektiklerini bilmiyorlardı. Kurtlarının eşlenmesi hesapta yoktu. Herşey birbirine girmişti.

"Zaman," dedi Taehyun dünki kâhin ile olan gergin anıları aklına dolarken. "En çok ihtiyacımız olan şey zaman." Diye fısıldadı omeganın kulağına.

"Üzgünüm." Dedi Beomgyu. Ne için özür diliyordu o da bilmiyordu. "Bende öyle." Dedi Taehyun. Beomgyu ne için özür dilediğini bilmese de Taehyun omeganın hayatını tersine çevirdiği için özür diliyordu.

"Benden kaçıp bana sığınıyorsun." Dedi alfa alayla. Omega, alfanın dediğine ağlamasına rağmen gülümsemişti. İlk içtenlikle olan gülümsemesiydi bu.

Bu gün Beomgyu ilk içtenlikle olan gülümsemesini Taehyun'a sunmuştu. Taehyun da ilk defa kral gibi hissetmemiş ve bu anlarının sebebi olan Beomgyu ile geçirmişti.

İlk ilklerini bozmuşlardı.

İlk ilklerini birlikte bozmuşlardı.

BÖLÜM SONU

ben az önce ne yazdım bilmiyorum. Artık ilk adımı atayım dedim..

 Artık ilk adımı atayım dedim

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Eva-

Lo♡er / taegyuHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin