Uyandığımda atladığım uçurumun kenarındaydım. Birkaç saniye olanları anlamlandırmaya çalıştım...Taşın ruhu bana bedenini göstermişti! Bir dakika beni rahatsız etmeyeceğini de söylemişti! Okula geri dönebilirim, ona geri dönebilirim. Ayağa kalktım ve uçurumun kenarından yürümeye başladım. Ormandan gelen hışırtı ile o tarafa döndüm.
Mavi gözleri parladıktan hemen sonra üzerime atladı.
_Hey, hey, yeter bu kadar! Ne sevgi yumağı çıktın sende koca bebek seni! - İkimizde doğrulduk ve yeniden yürümeye başladık ama Blue Star adımlarını hızlandırarak öne geçti, bende ona yetiştim ama sonra daha fazla ileri gitti bu sefer biraz koşar adım ona yetiştim.
_Bana bak sen benimle oyun mu oynuyorsun? He seni koca kedicik. -Ben böyle deyince ona göre yavaş bana göre hızla koşmaya başladı. Seni varya...Bende koşmaya başladım.
Koşuyordum...aldığım nefes ciğerlerimi dolduruyor içimi ferahlatıyordu, yüzüme kocaman bir gülümsemenin yayılmasına sebep oluyordu. Kaçmak için koşmuyordum bu sefer, dönmek için koşuyordum. Koştukça önüme çıkan minik engellerin üstünden atlıyordum bir yandan kıkırdıyor bir yandan sevinç nidaları atıyordum. Bekle beni UA tekrar geliyorum!
Lisenin bahçesine girince vakit kaybetmeden yurtlara yöneldim yurdun giriş kapısına geldiğimde bir süre durdum ve bekledim. Kendimden emin olunca zili çaldım. Kapının açılmasıyla geri çekildim.
Karşımdaki kişi Uraraka'ydı ilk başta yüzüme bakmamıştı beni fark etmemişti o sırada yüzünü inceleme fırsatı buldum. Bu hale nasıl geldin sen? Benim yüzümden mi oldu? Onları bu hale ben mi getirdim? Kafasını kaldırıp bana baktı ilk bir saniye durakladı sonra ise gözleri sulandı.
Uraraka: Rin...
_Geri döndüm. -Lafım biter bitmez boynuma atladı.
Uraraka: Biliyordum, biliyordum geri döneceğini biliyordum...
_Tabii ki dönecektim sizi bırakır mıyım hiç?
Uraraka: Sus cevap verme bana. -Bir yandan ağlıyordu bir yandan da bana daha sıkı sarılıyordu. Boğuluyorum dememe kalmadan ayaklarım yerden kesildi. N'oluyor lan?!
_Ochako! Özgünlüğün
Uraraka: Ow pardon heyecanlanınca oluyor bazen.
_Sorun değil de çatıya kadar gitmeden indir bizi hadi. -Ellerini birleştirmesiyle ikimizde popomuzun üstüne yere düştük ve gülmeye başladık. Tabii bu gürültüye diğerleri de uyandı.
Bakugou: Yapacağınız gürütüyü s...
_Ağır ol Bakugou gülmeyelimde mi yani? -Bakugou'ya seslenmemle diğerleri sesimi duydu.
Jirou: Rin?
Midoriya: Akiyama-san? -Tüm 1-A başıma toplanmış sorular soruyordu bense hala yerde oturuyordum onlara Shoto'yu soracaktım ki bir anda beni sarmalayan vanilya kokusu ile durdum.
*Shoto Todoroki*
Şimdi de gülüşü kafamdan çıkmıyordu saat kaçta uyandığımı bilmiyorum ama saatlerdir odamdaydım ve o aklımdan tek bir saniye bile çıkmıyordu. Hala gülüşleri kulağımda yankılıyordu...Neredesin, ne yapıyorsun, iyi misin, hiç bir fikrim yok ama lütfen yalvarırım iyi ol. Sanırım deliriyorum şimdi de ismini duyuyorum. Bir dakika bu sesler bizim sınıftakilere ait. Rin! Koşarak aşağı indim giriş kapısındaki kalabalığı görünce kalbimin sıkıştığını hissettim kalabalığı yarıp öne geçtim...
Karşımda, burada, yerde oturuyor ve gülümsüyordu. Şükürler olsun! Daha fazla dayanamayıp onu kollarımın arasına aldım. Benim sarılmamla beni fark etti birkaç saniye sonra o da bana kollarını doladı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
UA lisesinde yeni öğrenci
Teen FictionBu hikayede UA (bnha) lisesine başlayan tuhaf bir kızın başından geçen olaylar konu alınmaktadır. aslında bu kızın özgünlüğü için izlediğim bazı dizi ve filmlerdeki özel güçleri birleştirdim.