20.Bölüm

440 33 11
                                    

Normal zamandan devam

Kayra'dan

Erdem benimle önemli bir şey konuşacağını söylemişti. Biraz endişeliydim çünkü onun hakkında pek fazla bir bilgim yoktu. Ailesini, çevresini bilmiyordum. Erdem hakkında emin olduğum tek şey bana olan sevgisiydi. Bundan şüphe duymuyordum.

Dış kapı açıldı, sanırım işten gelmişti. Kütüphaneye geldi. Benim burada olmama alışmıştı.

"Üstümü değiştireyim, konuşalım." dedi. Kafamı salladım.

Ufak bir streslenme içinde bulmuştum kendimi. Gerek var mıydı bilmiyordum ama üzerimden stresi de atamıyordum.

Muhtemelen bana saatler gibi gelen birkaç dakikanın ardından Erdem yanıma gelip oturdu.

Fazla bekletmeden söze girdi.

"Bak Kayra. Benim hakkımda merak ettiğin şeyler olduğunu biliyorum. Bu yüzden bugün bunları sorabileceğini söylemeye geldim. Sonuçta artık birbirimizi daha yakından tanımaya başlamalıyız."

Sözlerini gayet yerinde buldum. Haklıydı. Çok bekletmeden aklımdaki sorulardan birini sordum.

"Ailenle görüşmüyor musun?"

Çenesi kasıldı. Ciddi bir konu olduğunun bilincinde olarak ona zaman tanıdım.

"Beni reddettiklerinden beri görüşmüyorum."

"Seni reddetmeleri derken?"

Derin bir nefes aldı. Omuzları sık aldığı nefeslerden ötürü inip kalkıyordu.

"Normalde çok görüşen insanlar değildik zaten. 2 yıl önce seni sevdiğimi ilk anladığımda gidip konuştum onlarla. Tahmin ettiğim gibi saygı bile duymadılar. Ondan sonra da görüşmedik."

Bir süre cevap veremedim. Benim yüzümden ailesiyle arası mı bozulmuştu şimdi? Yoksa ailesi oğullarını kabul etmedikleri için mi böyle olmuştu? Kafam karışıktı. Erdem kafamdaki karışıklığı anlamış gibi tekrar söze girdi.

"Merak etme. Senlik bir şey değil bu. Onlar zaten benimle iletişimi kesmek için yer arıyorlardı."

Kafamı salladım. Diyecek bir şeyim yoktu.

"O yüzden mi ailen olmamı istedin?"

Kafasını salladı.

"Benim bu hayatta pek bir şeyim kalmadı artık. Seni tanıyana kadar kaybedeceğim hiçbir şey de yoktu. Şimdiyse yalnızca sen varsın."

Erdem gerçekten romantik bir insandı. Ben onun yanında baya öküz kalıyordum.

"Şimdi hani sen ben falan sevgiliyiz ya."

Ufak bir kıkırtıyla kafasını salladı.

"Ne zaman tanışacağım arkadaşlarınla?"

Bu sorum karşısında şaşırmıştı.

"Tanışmak ister misin ki?"

"İsterim. Neden olmasın? Hem herkesin bizi bilmesi benim rahat etmem açından da iyi olur. Hem de senin çevreni biraz daha fazla tanımış olurum. Sonuçta sürekli görüştüğün insanlar değil mi arkadaşların? Beni tanımak isterler bence."

"Seni zaten tanıyorlar."

"Ha?"

Elini boynuna götürdü. Mahcup bir ifade takındı.

"Yani seni onlara anlatıyorum sürekli. Bıktılar artık benim anlatmamdan. Tanışmak istemene çok sevinecekler."

"O zaman tanışırız bir tanem."

Yüzüme far görmüş tavşan gibi bakmaya başladı. Yanlış bir şey mi demiştim?

"Rahatsız olduysan tekrar söylemem." dedim. Utanmıştım.

Kafasını hızla iki yana sallayıp "Olmadım sevgilim, seni çok seviyorum." dedi.

"Ben de seni Erdem, ben de seni çok seviyorum." dedim.

KayraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin