Aradan yaklaşık üç ay geçti. Sizlere uzun zamandır yazmıyorum. Yazılılar dolayısıyla derslere çalıştık. Bu üç ay bana üç yıl gibi gelmişti. Nihayet dün bitti ve ara tatile geçtik.
Sizlere bazı gelişmeleri aktaracak olursam bu üç aylık süreçte Hazal ve Arda birbirlerinden hoşlanmaya başladılar ve sevgili oldular.
Cansu ile tartıştık, artık onunla konuşmuyoruz. Bütün sınıf kardeş gibiyiz. Herkes birbirini sahipleniyor, koruyor ve birbirine güveniyor.
- bazıları hariç -Ara tatil dolayısıyla okul bir kamp düzenlemiş. Bu kampa benle birlikte sınıftan birçok kişi katılacak. Sadece sınıf da değil okuldaki birçok öğrenci ile birlikte ormana gideceğiz.
Dün bir çadır aldık. Ben ve hazal aynı çadırda kalmayı planlıyoruz. Bu akşam yola çıkacağız. Yarın için kocaman bir izci çantası hazırladım. Çok heyecanlıyım.
_________________________________________Ertesi gün...
Dün heyecandan uyuyamadım. Tüm gece Hazal'la sohbet ettik.
Saat 18.47 otobüslere biniyoruz yavaş yavaş. Yerimizi aldık. Ben, Hazal, Arda ve Kartal en arka koltuklara geçtik. Yol boyunca muhabbet ettik.
" Sizce orada ayı, domuz falan var mıdır? "
" Ne oldu Arda korkuyor musun yoksa? "
" Ne korkması canım! Kızlar korkar diye dedim. Çadırları yan yana kuralım ki birşey olursa hemen birbirimizi bulalım. "
" Sen merak etme Arda. Ben hazırlıklıyım. Gelmeden önce kaç yastık dövdüm biliyor musun sen? "
" Sedef cidden yastık mı dövdün? Senden korkmaya başladım bilgin olsun. "
" Hayır yani sadece hayvanlar değil ki olur da yangın çıkarsa ne yapacağız? "
" Vallahi ben diğerlerini bilemem. Seni alır kaçarım. "
" Biz ne olucaz Hazalcığım? "
" Sen Kartal'ı alırsın. Hatta Kartal seni alır, kaçarsınız işte. "
" Ben sedefi alırım da sınıfın geri kalanı? "
" Olmayacak birşey için neden bu kadar düşünüyoruz? Asıl orada neler yapacağız onu konuşalım. "
" Ben gitarımı getirdim. Sıkılırsak çalarım, birlikte dinleriz. Sedef de bize şarkılar söyler, dimi Sedef Hanım? "
" Bana hiç bakmayın benim sesim çok kötü. "
...
Biz böyle sohbet ederken otobüs durdu, hocamız bize geldiğimizi söyledi. Heyecanımız kat ve kat artıyordu.
Otobüsten indik. Durduğumuz yer çok güzel sarı ışıklarla aydınlatılmıştı.
Çok güzel bir ortamdaydık. Tam kamp yapmalık bir yerde. Hava biraz soğuktu bu yüzden çadırları hızlıca kurmamız gerekiyordu.
Ben ve Hazal talimatı okuyarak çadırın nasıl kurulduğunu az çok anladık. Fakat her ne kadar mantığını kavramış olsak da gücümüz bu çadırı kurmaya yetmiyordu.
Toprağa çakılması gereken çiviler vardı ama ne çiviyi çakmayı ne de çadırı düzgün tutmayı beceremedik.
Bu sırada Kartal ve Arda da kurmaya çalışıyor fakat kuramıyorlardı. Onlara nasıl kurulması gerektiğini anlattık. Hep birlikte onların çadırını kurduktan sonra onlar da bizimkine yardım ettiler.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kamp Ateşi
Teen FictionBelimden tutuyordu. Ben ise bileğimle başını kavramıştım. Aşağıdan ona korkuyla bakarken bana çok garip bakıyordu. " İlk öpücüğümü burada alabilir miyim? " " Ne? " " Anlaşılan hazır değilsin " Tek hamlede beni tekrar yukarı kaldırdı. Dans ediyorduk...