Oraya yetiştik. Bir de ne görelim! Ateş yakılmış, herkes etrafına toplanmış, sandiviç yiyor.
O sırada bizi gören Ali Hoca:" Sonunda teşrif etmeyi buyurdunuz. Gelin de yemeğinizi yiyin. "
Ormanda uzun bir süre kalmış olmalıyız ki bizi beklemeden ateşi bile yakmışlar. Yemeğimi yerken bir yandan da dünkü ufak kızı arıyordum.
" Hocam, dünkü kız nerede? "
" Ben onu sana söylemeyi unuttum. Kızı karakola bıraktık. Hiç konuşmamış, polisler senin de ifadeni almak istiyor. Yemeğimi yedikten sonra hocalarından biri seni ve Baran'ı karakola alacak. "
" Peki hocam. "
Yemeğimi hızlıca yedikten sonra Baran yanıma gelip Ali Hoca'nın bizi beklediğini söyledi.
" Baran, sence kız neden kaçmış olabilir? "
" Korktuğu birşey olmalı. Ama dur ben bulurum. Babam gideceğimiz karakolun komiseri zaten. Ondan öğrenebilirim. "
Arabaya bindik. Yol boyunca bize neler soracaklarını düşünüyordum.
Yaklaşık yarım saatlik bir yolun ardından karakola vardık. İçimi sebepsiz bir telaş bürümüştü.
" Oğlum, senin burada ne işin var? "
" Dün ormanda bulunan ufak bir kız vardı. Kızı arkadaşım buldu, olay yerinde ben de vardım. İfade vermeye geldim. "
" Bir dakika bundan neden benim haberim yok? Bu vakanın benimkiyle bir ilgisi olabilir. Kızı ormanda buldunuz değil mi? "
" Evet efendim. Kızı ormanda bulduk. "
" Cafer! Bu ormanda bulunan kız vakasıyla ben ilgilenmek istiyorum. Dosyaları derhal bana getir.Hocam size de çok teşekkür ederim. Çocukların ifadesini aldıktan sonra biz göndeririz. "
Komiser, Ali Hoca ile el sıkıştıktan sonra bizi karakolun koridoruna yönlendirdi. Baran burayı biliyor gibiydi.
Onu takip ederken bir yandan da durumu anlamaya çalışıyordum. Dün bir vaka daha olmuş ve bunun kızla bir ilgisi olmalı.
Koridorun sonunda ufak kızı gördüm. Beni görünce yanıma koşarak üzerime atladı. Sımsıkı sarılıyordu. Kızı kucağıma aldım. Baran'ın işaretiyle bir odaya geçtik.
" Demek kızı bulanlar sizlersiniz. Baran vee küçük hanım isminiz nedir? "
" Sedef. "
" Bakıyorum bu minik de hemen alışmış sana. Dünden beri hiç konuşmadı. Birşey de yemedi. "
" Kızın adını biliyor musun? "
" Hayır bilmiyorum. Şimdi öğrenebilirim fakat biraz yalnız kalmamız gerek. "
" Peki, Baran sen benimle dışarı gel. "
Sonunda minik kızla başbaşa konuşma fırsatımız olmuştu.
Korkusu dinmiş gibiydi." Söyle bakalım minik senin adın ne? "
" İpek. "
Kız ilk defa konuşuyordu. O kadar ince bir sesi vardı ki duymakta güçlük çekiyordum.
" Pekii İpekciğim karnın aç mı? Birşeyler yemek ister misin? "
Kafasını sallayarak istemediğini söyledi fakat gözlerine dikkat edince masadaki suya baktığını gördüm. Anlaşılan susamıştı.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kamp Ateşi
Novela JuvenilBelimden tutuyordu. Ben ise bileğimle başını kavramıştım. Aşağıdan ona korkuyla bakarken bana çok garip bakıyordu. " İlk öpücüğümü burada alabilir miyim? " " Ne? " " Anlaşılan hazır değilsin " Tek hamlede beni tekrar yukarı kaldırdı. Dans ediyorduk...