on

658 96 81
                                    

Fakültenin önünde Eray'ı beklemekten bacaklarım kopmuştu. Sabırsız bir nefes vererek durduğum yerde yürüyormuş gibi ayaklarımı oynattım.

Eray'la yemek yemeye gidecektik ama maalesef bir türlü gelmiyordu. "Delirmeme az kaldı." diye söylenerek sağıma döndüm.

Sağ taraftan gelen arkadal grubunun içinde canım ciğer bebek Berkin'im vardı. Berkin'i görür görmez gözlerim parlamıştı.

Berkin, Gökçe ve ben Allah'a çok şükür aynı üniversitedeydik. Ama birbirimize denk gelmemiz zor oluyordu. Ders saatlerimiz sürekli çakışıyordu.

Berkin'e doğru el salladığımda beni görmedi. Görmediği için bir miktar bozulmuştum. Berkin ve arkadaşları git gide bana yaklaşıyordu.

Zahmet olmazsa beni görebilir misin lütfen Berkin?

Berkin benim olduğum tarafa bakınca beni görmüştü. Onunla göz göze geldiğimizde tekrar elimi salladım.

Berkin bana kocaman gülümseyip yanındakilere bir şey söyledi. Sonra benim yanıma geldi.

"Kumruşum ne yapıyorsun burada?" dedi yanıma ulaşır olaşmaz. "Ay Eray'ı bekliyorum ama yemin ederim ağaç oldum."

Berkin gülerek başını salladı. "Derste mi?" diye sordu. "Yok, dersten çıktı. Fakültenin önünde bekle geliyorum dedi ama yarım saattir bekliyorum."

Berkin usulca tekrar başını salladı. "Ben o gelmeden gideyim." dediğinde suratım asılmıştı. En yakın arkadaşımla sevgilimin arasının kötü olması hiç iyi değildi.

"Gitme, bir şey olmaz." diyerek kolundan tuttuğumda elime bakıp yüzüme döndü.

"Şimdi yine sana surat asar, ters yapar sinirlenirim ben." diye şimdiden sinirlenmiş sesiyle konuştu.

Gökçe, Eray'a direkt olarak gıcıktı ve sevmiyordu.

Berkin, Eray'ın bana surat astığı anlarda Eray'a gıcık olup sevmiyordu.

"Siz hep böyle birbirinizden kaçacak mısınız? Ben hepinizle aynı anda yan yana olamayacak mıyım?" derken gayet üzgündüm. Berkin koltunu tuttuğum elimi okşayıp kolundan uzaklaştırdı.

"Bunu bana ya da Gökçe'ye değil Eray'a söylemen lazım." dediğinde tam konuşacaktım ki Eray'ın sesi duyuldu.

"Neyi bana söylemesi lazım?" Eray arkamdan gelmişti. "Ben artık gideyim, görüşürüz." deyip yanımızdan uzaklaşan Berkin'in ardından baktım.

"Ne diyordu?" Eray anında konuştuğunda ona döndüm. "Bir şey demiyordu Eray ne diyebilir? Berkin'e karşı kibar olur musun artık lütfen?"

Eray anında suratını asmıştı bile. Gerçekten iki kişinin arasında kalmak dünyanın en can sıkıcı şeyiydi.

"O çocuğun sana sadece arkadaş gözüyle baktığına inanmıyorum ben." diye söylendiğinde sinirle nefesimi verdim. "5 yıldır arkadaşım o benim."

"İçinden sana karşı beslediği duyguları bilemezsin. Kavga etmek istemiyorum Kumru, kapatalım konuyu."

Ben de kavga etmek istemiyordum. O yüzden bu konuyu kapattım.

Eray'la yemek yiyeceğimiz yere gitmek için yürümeye başladık. İkimiz de sessizdik.

Berkin hakkında böyle şeyler düşünmesi beni üzüyordu. Berkin'in beni sadece arkadaşı olarak gördüğüne emindim. Eray niye böyle hissediyordu anlamıyordum.

"Sallama yine dudaklarını." derken Eray omzuma kolunu atarak beni kendine çekti. "Üzülmeni istemiyorum." diye konuştu.

Üzülmemi istemiyorsa Berkin'e karşı iyi davranmalıydı.

Eray'ın bana olan ilgisi ve sevgisini çok seviyordum. Ama tek sıkıntı Berkin meselesiydi işte.

Eray'la 4 aydır sevgiliydik. Bu mesele ilk günden beri ilişkimizin ana konusuydu.

Bir gün geçer miydi bilemiyorum.

*

Eray'ın Berkin'e olan nefreti beni bile yıldırdı be Kumru.

Eray hakkında ne düşünüyorsunuz?

Yorum yapıp yıldızlarınızı bırakmayı unutmayııın💝

Yorum yapıp yıldızlarınızı bırakmayı unutmayııın💝

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Hoşça Kal | textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin