cptr.7

64 10 1
                                    

Tuvaletlerin aynalarının bulunduğu o orta noktada öylece dikilmişti Polonya. Okudukları belgeler ona neler söylüyordu böyle?

Almanya tamda istediği gibi kapsamlı ve tüm detayları ile İngiltere ve Amerika arasındaki bu tuhaf gerginliği araştırmıştı. Karşısına çıkanlar ise kendisinden şüphe etmesine neden olmuştu.

Hafızasına ve bilgisine sonuna kadar güvenen Polonya ilk kez sanki hata yapmış gibi hissediyordu. Belgelerde yazanlar yakın bir tarihte gerçekleşmiş lâkin Polonya bunları hatırlayamamıştı.

Şimdi anlıyordu toplantıdaki ikilinin tuhaf ve karmaşık hareketlerini, Amerika'nın sürekli olarak sanki farkına varmasını istiyormuş gibi yaptığı göndermeler, kullandıkları kelimeler..

Bazı konularda emindi. Amerika'nın isterse Rusya'yı susturabileceği gibi konularda mesela. Lâkin Amerika'nın bunu yapmamasında bir çok neden vardı. İlki İngiltere ve ona karşı gelebilecek her türlü ülkenin gözünü korkutmaktı. Bir nevi "ben olmaz isem Rusya bunları yapacaktır" tarzı bir mesaj vermeye çalışıyordu. Polonya bunu sonunda anlamıştı ve anladığı bir diğer şey ise Rusya'nın da bundan haberdar olmasıydı.

Tuvaletlerden çıkıp tekrar toplantı odasına döndüğü vakit onu karşılayan manzara şok olmasına neden olmuştu. İngiltere ve Rusya arasındaki kavga büyümüş, ikili arasına girmek istemese bile kavgayı durdurması gerektiğini düşünen Türkiye ise olabildiğince yanlış anlaşılmaları giderip ikiliyi birbirinden uzaklaştırmaya çalışıyordu. Bu işe yarıyor muydu peki?

Pek sayılmaz. Polonya'nın içeri girmesi bir şeyi değiştirmediği gibi ortamı daha da alevlendirmiş, tarafların artık küfürlere başvurduğu bir noktaya gelmişti. Bu noktada artık işleri düzeltmenin neredeyse imkansız olduğunu düşünürken Rusya birden bire sustu. Onun sessizliği karşısında afallayan İngiltere de susmuştu.

Rusya; Bazı şeyler için geç kalmadınız değil mi sevgili Polonya?

Polonya neyden bahsedildiğini iyi biliyordu lâkin bir açık vermek istememesi üzerine göz temasını bozmadan tekrar yerine oturdu. O anda sinir seviyesini sabit bir yerde tutamayan İngiltere bu boşluktan faydalanarak Rusya'nın ağzından laf almak adına harekete geçmişti.

İngiltere; Bunların sana bile büyük bir zararı dokunacak Rusya. Her şey daha kötü bir hale varmadan önce askerlerini geri çek.

Rusya; Seninle Rusça mı konuşuyorum ben? İletişim hatları bilinmeyen bir nedenden dolayı bozuk. Bu yüzden askerlere geri çekilme emri veremem!

İngiltere; Bir ulak yardımı ile yap o halde?

Rusya; Lütfen kes sesini, orduya geri çekilme emri vermiyorum çünki artık sınırlardan uzakta, Kiev'e yakın bir bölgedeler ve bu kadar ilerlemişken geri dönmek olanaksız.

İngiltere dişleri arasından nefes alıp verirken Rusya sadece bilindik o ifadesini takındı.

Rusya; Bir barbara söz geçirmek zor ha?..

Türkiye; Buraya arabuluculuk yapmaya geldik Rusya kavga etmeye değil.

Lâkin bazı şeyler için geçti. Rusya bütün bir gün İngiltere'ye karşı ağır laflar kullanmış, İngiltere ise olabildiğince kendini tutsa bile bir yerden sonra artık ortamda kimse ona sahip çıkamayacaktı..

°•|~|∞|~|•°

Henüz saatler sabahın ilk ışıklarından sonraki sıcak dakikaları gösterirken Polonya masa etrafına toparlanan NATO üyelerine hızlıca göz gezdirdi.

♧︎︎︎| 𝐋𝐢𝐯𝐞 𝐀𝐧𝐨𝐭𝐡𝐞𝐫 𝐃𝐚𝐲 |♧︎︎︎ /ChHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin