"Ecelimizmi? Nasıl yani? Kimsin lan sen çık ortaya!"
Diyip etrafa baktım. Ama o gülüş seslerini yinede duyuyordum."Blair ben korkmaya başladım" dedi Fiona.
"Bir dakika sus Fiona! Böyle kaç yer gördün? Şimdimi korkmak aklına geldi?"
Dedim bir sinirle bakışlarımı ona döndererek. O bana hem korku dolu hemde mahçup bakışlarla bakıyordu.
Alex hemen yanımıza geldi ve diğer kolumada o girdi.
"Ben size söylemiştim şimdi ne yapıcaz?" Dedi titrek ve korku dolu kısık bir sesle.
"İkinizide sussanıza!" Dedim sinirle ve kollarımı ellerinden kurtardım.
Fiona hemen korkuyla Alex'in kolundan tutundu.
Allahım bana sabır ver."Gitsekmi?" Dedi Fiona ormana korkarak bakarken.
"Hayır! Buraya bir neden için geldik." Dedim sinirle.
Alex hemen bana bakıp sinir dolu bakışlarını göndermişti. Kaşlarını çatıp :
"NE NEDENİ YA? NE SEBEBİNDEN NE NEDENİNDEN BAHS EDİYORSUN SEN? MANYAKMISIN KIZIM? SENİN NEDENİN SADECE EĞLENMEK! KENDİNİ DÜŞÜNÜYORSUN ANCAK! BU KADAR BENCİLSİN İŞTE! BİR VİDEO ÇEKECEĞİZ DİYE BEN CANIMDAN OLMAYACAĞIM! ANLADINMI BENİ?"
Diye sesini biraz yükseltiğinde boğazıma bir yumru oturmuşdu. Yutkunamıyordum. Acıyordu...
Kalbim acıyordu...
Ben onun için hayatımı feda edeceğim kuzenimde izlenimim bumuydu?"Alex, ben...." Dediğimde sözümü kesti
"Konuşma Blair sesini duymak istemiyorum. Nereye gidiyorsan git! Ben eve dönünyorum!"
Diyip geriye dönmeye başladığında gözümden 1 damla yaş düşmüştü. İyiki hava karanlıktı beni tam olarak görmüyordu.
Yanımdan geçip 5 adım atmıştıki arkasına bakmayarak konuştu:
"Fiona geliyormusun? Yoksa ben gideyimmi?"
Dedi kısık ve hayal kırıklığı dolu sesiyle.Fiona yeni transtan çıkmış gibi:
"Ne?" Dedi"Geliyormusun?" Dedi Alex sesini dahada kısarak.
" Ama Blair?" Dediğinde
"Gelmek istemiyorsan gelme. Kendin bilirsin!" Diyip ilerlemeye başladığında gözlerimden yaşlar dökülüyordu.
Fiona'nın yüzüne düşen küçük ışık sayesinde bir bana, bir arkasını dönüp giden Alex'e kararsızlıkla bakıyordu.
Kısık sesimle:
"Hadi peşinden git" dedim
Fiona hemen:
"Ama Blair...."Ne zaman eğdiğimi bilmediğim kafamı kaldırıp Fionaya yine aynı tonda:
"O şimdi sakinleşmesi lazım. Bir şey ola bilir hemen git yalnız bırakma" dedim
Fiona:
"O zaman sen yalnız kalacaksın...""Ben başımın çaresine bakarım. Hadi git"
Yüzümü karasızlıkla inceleyen Fiona bana bakıp gülümsedi ve hemen Alex'in peşinden koştu.
Özür dilerim kuzenlerim...
Sizide buna bulaştırmak istememiştim.
Hepsi babamın suçu...."BABA SENDEN NEFRET EDİYORUM!"
'Ben ne yapıcam şimdi?'
Beynimdeki sorularla,kalbimdeki sızıltıyla birlikte ağacın dibine çöktüm.Ayaklarımı kendime çekerek, kafamı dizime yasladım.
"Neyapacağım ben"
Gözümden akan yaşlara sessiz hıçkırıklarımda eşlik ediyordu artık.
"Hepsi senin yüzünden oldu baba. Neden bunu bize,anneme yaptın? Neden?"Başımda hiss etdiğim elle irkilip hemen ayağa kalktım.
Ama hiç kimse yoktu."Kimse varmı burda?"
Ses gelmedi.
"Alex?"
-Ne diyordum ya ben Alex az önce gitmedimi? Belki geri dönmüştür-"Yaaa..." Dedim sinirle
"Eğer bana oyun oynuyorsanı sonu kötü biter"
Yine çocuk kıkırdama sesleri ormanda yankılandı
"Hey! Yinemi sen?Yani siz? Ne istiyorsunuz benden?"
Hemen sesler kesildi ve ben hala 360 derece dönerek etrafa bakıyordum.
"HEMEN BURDAN GİDECEKSİNİZ! YOKSA SONU KÖTÜ OLUR!"
Kalın ve ciddi bir ses tonunda yine 2 kişi konuşmuştu:
Korkmuyor değildim. Ama ben buraya neden geldiğimi unutmamıştım. Her şeyi açıklığa kavuşturmalıydım. Her şeyi noktasına kadar öğrenmeliydim.
"Ne yaparsın? Öldürürmüsünüz? İnan korkmuyorum!"
Dedim yüksek bir sesle. Hemen güçlü bir rüzgar esti. Bunu onlar yapmış olmalı.
"Belki sen korkmuyor ola bilirsin ama kuzenlerin....."
Demiş ve gülmüşlerdi.
Endişe ve sinir aynı anda damarıma işlerken:"ONLARA BİR ŞEY YAPARSANIZ SİZİ YOK ETMEK İÇİN ELİMDEN NE GELİRSE YAPACAĞIMDAN EMİN OLUN!" dedim sinirle
Yine sinir bozucu bir şekilde gülüyorlardı.
Birden ses kesildi:
"HEY ONLARA BİR ŞEY YAPARSANIZ CANSIZ OLAN BEDENLERİNİZİ BULUP YAKAR KÜL EDERİM! BİR DAHADA BURAYA GELEMEZSİNİZ!"
Dediğimde yine güçlü bir rüzgar esmişti.Ben sinirle bir taşı ayağımla iterken sırt çantamı elime alıp Alex'lerin gittiyi yöne doğru koşmaya başladım. Son sürat koşuyordum. İyiki fener elimdeydi yoksa artık yere kapaklanmıştım.
Birden Alex'in bağırışını duymamla durdum. Ona bir şey olmamıştır değilmi?.
Yine bir bağırış ve sesler kesilmişti.
O an tüm dünyam başıma yıkılmış gibiydi!
"ALEXXXXX!!!!!!" Diye bağırarak yere çöktüm.....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
"Lanet"
Mystery / ThrillerSuçsuz insanların her zaman ödemesi gerek bedeller vardır. Neden mi? Çünki masumlar... Bir bedel ödemesi gereken masum birinin hikayesi... Hazırmısın? Onunla birlikte bedeli ödemeye?