5 ci bölüm

104 15 4
                                    

"BİZ SANA SÖYLEMİŞTİK HEMEN BURAYI TERK EDECEKSİN!"

Artık sinirlenmeme sebep olan ses tonları asabımı bozuyordu. Bir şey yapmalıydım. Alex ve Fionayı bulmalıyım!
Onlar benden daha önemli.

Ayağa kalkmaya çalıştım ama bir rüzgar beni geri iterek ağaca çarpmamı sağladı. Kafamda hissetiğim bir acıyla elimi kafama tutdum...

Elimde sıvı ve sıcak bir şey değdiğinde bunun kan olduğunu anlamıştım. Hemen ayağa kalktım. Daha güçlü bir rüzgar essede zorla ağaçlara tutunarak yürümeye çalışıyordum.

İçimde kötü bir hiss ve endişe vardı. Kendim için değil kuzenlerim içindi. İlerliyordum. Ama ayaklarım güçsüz düşmüştü. İçimdeki ruhumun çekildiği gibi hiss ediyordum...

Kalbim sızlıyordu. Ama Alex'leri bulmam lazımdı. Onlara bir şey gelirse zombiden farksız olacaktım. Yaşayacaktım Ama ölücektimde. Az önce rüzgar beni ağaca çarptığında elimdeki fener yere düşerek kırılmıştı. Şimdi yönümü Ayın güçsüz ışıkları sayesinde bulmaya çalışıyordum. Telefonum sırt çantamdaydı ama nereye düşütüğünü bilmiyorum.

Birden ayağım taşa takılarak yere kafa atdım. Artık bıkmıştım. Aynı ses yine gülmeye başladı. Bana ve kuzenlerimi inciten o gülen kişilerdi eminim. Kişi değilde RUH VE YA CİN diyelim. 

Onlara yenilemezdim. Onlar sadece GÖRÜNMEYEN BİR VARLIKLAR! ONLAR HİÇ BİR ŞEYLER! ONLAR BANA HİÇ BİR ŞEY YAPAMAZLAR! BEN ONLARDAN DAHA KUVVETLİYİM! BEN BAŞARACAĞIM! KUZENLERİMİ KURTARACAĞIM! HER ŞEYİ AÇIKLIĞA KAVUŞTURACAĞIM! HER ŞEY BİTECEK!

Ayağa kalktım ve keskin adımlarla Alex'lerin gittiği yere doğru gitmeye başladım...

30 dakika sonra:

Gece saat 1 di belkide. Etrafta gittikçe karanlık daha çok basıyordu.  Tam 30 dakikadır Alex'lerin gittiği yöne doğru gidiyordum . Ama nafile. Bulamıyordum .

"Eğer onlara bir şey yaptıysanız benden korkun! Çünki sonunuz o zaman gelecek!"

Diye karanlığa doğru bağırdım. Yorulmuştum. Hava soğuktu. Hastalanacaktım biliyorum ama Gardımı düşürmemeliyim.  Alex'leri bulup burdan çıkmalıyım. Onlarla eve gidip bu sefer yalnız gelecektim. Onların başını belaya sokmamalıyım. Evet yapmamlıyım. Babam zaten ailelerini ellerinden almıştı. Ben yapmamlıydım. Buna hakkım yoktu. Yapamazdım.

Biraz ilerledikten sonra klubeyi gördüm.  Klubeyi görmemle karanlık gecede parlayan ay misali bir umut belirmişti kalbimde. Kalbim hızlı hızlı atıyordu. Heyecanlanmışdım. Heyecanımın sebebi Alexlerin bir ihtimal burda olmalarıydı. Eğer gitmişerdise buna hiç kızmayacaktım dahada teşekkür edecektim iyiki gitmişler diye.

Klubeye son sürat giderken sessiz orman gittikce çığlıklarla doluyordu. Bu seslerin klubeden geldiğine emindim.

Eğer bu çığlıklar klubeden geliyorsa Alex'lerin içeride olma ihtimalı 0 olmalıydı. Ama yinede bakmalıydım. Onları bulmalıydım. Neyin pahasına olursa olsun!

Klubeye ulaşmıştım. Kapının önünde durmuştum. Burdan çığlıkların sesi daha kötü geliyordu. Biran sessizlik oldu.

Hiç çığlık atılmamış gibi. Lanet sessizlik yüzünden irkilmiştim.

Canımı sıkan bir hiss vardı içimde. Korkuyordum. Evet bu korkuydu. Ama o lanet varlıklardan değil! Kuzenlerimin klubede olmasından korkuyordum!

Gözlerimi kapatıp derin bir nefes alıp verdim. Eğdiğim kafamı yukarı kaldırıp Gözlerimi açtım.
Bir an gelen cesaret patlamasıyla kapıyı açıp içeri girdim. İçeride hiç kimse yoktu ve çığlıklar duyulmuyordu. Etrafa baktım...

Şömineye baktığımdaysa yerinde yoktu. Yerinde boş bir karanlık vardı. Açık kapı misali...

Yavaş adımlarla şömineye doğru yürüdüm. Kulağımın dibinde bir çığlık sesi kulağımı batırmaya yetmişti. Etrafa baktığımda hiç kimse yoktu...

"GİRME ORAYA!"

Sinirli bir kadın sesiyle yerimde 360 derece dönüyordum.
Hiç kimse yoktu. İlerlemeye devam etdim....

"SANA ORAYA GİRME DEDİM!"

Umursamıyordum. Yavaş adımları bırakıp daha keskin adımlarla kapıya ulaştım. Aşağıya doğru merdivenler iniyordu....

Tam adımımı atacakken...
"KUZENLERİN GİBİ ÖLMEK İSTEMİYORSAN ORAYA GİRMEZSİN!" 
Dediğinde durmuşdum.

Ne demişti o ?"Kuzenlerin gibi ölmek istemiyorsanmı?"

"NE DİYORSUN LAN SEN!"

Bir an gelen sinirle bağırdım ve geriye baktım. Karşımda fotoğraftaki kadın vardı...
Beyaz bir elbiseyle bana bakıyordu....

Biranlık irkilip geriye doğru gitmek istesemde aklıma merdivenler geldiğinden durdum...

"BUNU SEN İSTEDİN BLAİR!"

Dedi ve gözüm karalmaya başladı. Bilincimi yitirdiğmiyse yere düşmemle anladım.....

"Lanet"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin