9 cu bölüm

64 10 3
                                    

"Bekleyin!"

Bıkkın bir şekilde "Ne var?" Bakışı atdım Alex'e.

"Ayakkabımın bağı çözüldü" diyip yere tek dizi üstü oturarak ayakabısının bağını bağlamaya başladı.

Evet başlıyorduk. Fiona korkuyla koluma girince bu sefer sorgulamadım. Çünki yalan söyleyeceğini inkar edeceğini biliyordum.

"Tamam bitti" diyip ayağa kalkan Alex düşeceğini bildiğimden

"Alex dikkat et!"Diye bağırsamda gerizekalı yinede düşmüştü.

Allahım sabır ver. Bir insan nasıl bu kadar aptal olabilir. Çocuk aptallığın kitabını yazmış.

Fiona ona bakıp kıkırdadı. Ama ben gülmüyordum. Bir tane gerizekalıya gülmek artık beni bıktırmıştı. Artık 8 ci defadır aynı olayı yaşıyorduk.

Alex sinirle ayağa kalktı. Garip bakışlarını ne kadar karanlık olsada göre biliyordum. Belkide şimdi"nasıl bildi böyle karanlıkta düşeceğimi?" Diye soruyordu kendine.

Bize doğru adımlayacaktıki yeniden ayağı takıldı. Gülmüyordum. Sadece olacakları izliyordum. Hemen yanlışımı düzeltmem gerekti.

Hatamı bulup düzeltmem gerekti. Bu kısır döngüden biran önce çıkmalıydım.

Hayır Çıkmalıydık....

Fiona hemen kahkaha atdı. Ama yine ağzını tuttu.

"Offf" Diye iç geçirdi Alex yumruğunu toprak zemine vururken.

Birden yine o gülme seslerini duyduk.

"Gülme!" Dedi Alex sinirle ayağa kalkarak.
Fiona hemen kendine çeki düzen vererek boğazını temizledi ve ciddi yüz ifadesine takıldı.

Ama hala Gülme sesleri geliyordu.
"Gülme dedim!" Dedi Alex Fionaya bakarak.

"Ben gülmüyorum" dedi Fiona korku dolu sesinin titremesiyle.

"Y-yalan söyleme" dedi Alex.
Ne kadar aptalcaydı.

Birden esen soğuk ve sert rüzgarla Fiona koluma daha çok yapıştı Alex'se koşarak yanıma gelip diğer koluma tutundu.

Aman be. Yine başladık.

"Burdan gitmeliyiz Blair. D-dönelim hadi"
Dedi yalvarır tonunda titreyerek.

"Hayır dönemeyiz!" Dedim kollarımı ellerinden kurtarıp onlara bakarak sakin bir tonda.

Fiona hemen Alex'in koluna tutunmuştu.

Gülme sesleri yine başlayınca
"S-siz kimsiniz?" Diye sordu korkuyla Alex.

"ECELİNİZ" Diye kıkırdayarak onlar konuştuğunda bende konuşmuştum içimden.

Ecelimizmiş. Dikkat edinde Siz Azraili yeniden görmeyin. Ama bi dakka zaten Burdaydım demekki körler o yüzden görmüyorlar Azraili yani beni! Ben niye bu kadar boş konuşuyorum ya. Cidden ama... Kısır döngü beynime vurmuş...

"N-Ne istiyorsunuz?" Dedi Alex.
Ciddenmi? Burada durup ne olduğu belli olmayan gözüme görükmeyen canlılarla muhabbet'mi edecektim? Oldu olası bir çay koyalım tam olsun?

"BURDAN GİTMENİZİ" Diye iki tiz ses birden bağırınca soğuk üzgar yine kendini gösterdi.
Baykuş ve bir kuzgunun sesi kulağıma dolunca korkmuyor değildim aslında. Ama bir taraftan da komikti. Korku filmi gibiydi. Artistlik yapıyorlar ya bunlar.

"Zaten bizde gidiyorduk" Ah Alex Ah susarsan ölürsün demi?

"Hayır gitmiyoruz!" Dedim sinirle.
Fiona hala korku,merak,endişe dolu bakışlarını etrafta gezdiriyordu.

"Lanet"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin