D.K.E 10

6K 453 146
                                    

Multimedya: Bölüm Şarkısı

Stresten tırnaklarımı yiyip bitirmeme ramak kalmıştı. Kimisi dudaklarını dişler kimisinin içi içini yer stres olunca. Ben de tırnaklarımı yerdim işte. Bundan bir türlü tırnaklarımı da uzatamıyordum. Sinir bozucuydu gerçekten.

-Dudak dişleme diyince aklıma direkt Pelin gelmesi peki.-

Rabia iki saattir Alp Eren ile konuşmam için beni ikna etmeye çalışıyordu. Ama bunu yapmak istemiyordum. Çünkü hiçbir zaman birinin yapmamı istediği bir şeyi yapasım gelmiyordu. O şeyi yapacağım varsa da yapmıyordum. Ve şimdi de aynısı olmuştu.

"Hadi Hazaal! Beş dakika konuşmaktan kimseye zarar gelmez. Hem sen konuşmazsan nasıl yanımıza gelicek bu çocuk? Nasıl beni farkedecek?"

Tek. istediğim. artık. şu. mevzunun. bitmesi.

"Tamam konuşurum ama akşam tavuk pilav ısmarlayacaksın."

Tamam belki bunu yapmak istemiyordum ama Rabia kesinlikle yaptıracağı için en azından işme gelen bir şeyi de araya katayım demiştim. Beleşe iş yok.

"Anlaştıkk!"

Basket potasının oradaydık. Her zaman onu izlediğimiz yerde. Rabia tek başına kalmamak için Kevser ile beni çağırıyordu. Gerçi diğerlerini de çağırmıştı ama Umut ile Osman asla gelmeye yeltenmezdi.

Garip bir şekilde sakladıkları bir şey olduğunu düşünüyordum. Ama söylemiyorlardı işte. Üstüne gitmenin nesi vardı?

"Hazal?"

Kulağıma tanınmadık bir erkek sesi iliştiğinde irkildim. Hiç hazır değildim. Hayır hayır, şimdi değildi bunun zamanı. Ama şuan ellerimle yüzümü kapayıp, hazır değilim diye cevap vermeyecek zamanda değildim.

Öyle asosyal ya da anksiyeteye sahip birisi de değildim ki ondandır diyeceğim. Sadece fazla heyecanlanmış olmalıydım. Ondan evet.

"Selam."

Sesin geldiği yere baktığımda evet oydu. Esmer teni, siyah dağınık saçları ve 1.70 olmama rağmen yanında kısa durduğum uzun boyu ile karşımdaydı. Ve elimden selam demekten başka bir şey gelmemişti. Sahi neden mesajlaşırken ki gibi soğuk kanlılığımı koruyamıyordum?

"Tam düşündüğüm gibisin." diyerek basketbol potasının yanında ki çoklu oturaklarda -ismini bilmiyordum- yanıma oturdu.

"Nasıl düşündüğün gibi?"

"Profilinde resmini görmüştüm zaten de her türlü kısa saçlı, uzun boylu birini bekliyordum. Herhalde sen benim zaten nasıl birisi olduğumu biliyorsun. Sırf benimle konuşmak için gruba yanlışlıkla eklemiş gibi yapman falan."

"Her dakika şunu yüzüme mi vuracaksın sen ya?"

Biz garip bir şekilde midemde kelebekler halay çekiyorken konuşuyorduk basbayağı. Gözüm Rabia'yı arayınca hemen kenarsa oturduğunu gördüm. Sanki hiç sorunumuz yokmuş gibi baş parmağını kaldırıp beğeni hareketi yaptığında şaşırdım. Yanımıza gelip kendini tanıtması gerekmiyor muydu şuan?

Sanırım şuan bir işi vardı ki telefonla oynuyordu. Elleri hızla oynadığı için biriyle konuştuğunu çıkarmıştım. Ben onun sevdiği çocukla burada konuşup onun gelmesini beklerken biriyle konuşuyordu. Mükemmel!

Basketbol koçu takımı antreman yapmak için çağırınca Alp'in de gitmesi gerektiğini biliyordum. Çünkü o da takımdaydı.

"Bugünlük sohbetimiz biraz kısa oldu ama yarın devamını getiririz."

Yarın? Yarın da mı konuşacaktık yani?

"Ha bu arada güzelmişsin."

Bunların ilişkisi nasıl yürüyecek ya? Ben yazmaya başladım da nasıl devam edeceğim hakkında hiçbir fikrim yok.✨

Siz oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın!

Doğru Kişiyi Eklediniz! |textingHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin