19

309 33 15
                                    

-2 Yıl Önce-
Vanessa ve Larry'nin uzun uğraşları ve ısrarları sonucunda camları siyah filmle kaplı bir araba kiralayıp kasaba dışına çıkmıştık Laura'yla.

Radyoda son ses Justin Bieber Baby çalıyordu ve ben gözlerine bakarak bu ultra romantik şarkıyı söylüyordum ona. Bu halim onu çok güldürüyordu. Her bir ayrıntıyı videoya çekiyordu kamerasından. Bu kamera bizim tüm güzel anılarımızı çekecekti...

Uzun bir yolculuktan sonra adamın birinden kiraladığımız sahil kulübesine gelmiştik. Arkasında küçük bir bahçe ve önünde kocaman bir sahil vardı. İleride beraber böyle bir evde yaşamak istiyorduk...

"Hayallerimdeki gibi..." demesiyle onu kendime çekip yanağını öptüm.

"Arka bahçesi çok güzel..."

"Arka bahçesi mi var?!"

Elimi bırakıp koşarak evin bahçesine çıktı. Küçük bir bahçeydi ama iki ağacın arasına kurulmuş tatlı bir hamağa sahipti.

"İleride kesinlikle bu evin aynısından istiyorum." dedi bana gülerek.

Gülümsemesine karşılık verdim.

"Sen nasıl bir ev istiyorsun?"

"Fark etmez... Sadece yanımda sen ol."

Dudaklarını ısırarak gülümsedi ve uzanıp dudaklarımı öptü.

"Sen hamakta biraz yat. Film izle istersen..." diyerek tableti uzattım.

"Sen?"

"Ben bize makarna yapacağım."

Heyecanla alkışladı ve tableti elimden alıp hamağa uzandı. İçeriden gidip üzerine bir örtü örttüm ve mutfağa geçip makarnayı yapmaya başladım. Yere bir örtü serip film açmıştık. Hem makarnayı yiyor hem de filmi izliyorduk. Karnımız doyduğunda ve film bittiğinde kahve yapıp bu sefer de evin önündeki merdivene oturmuştuk. Üzerimize uzanmış kahvesini yudumluyordu. Hava hafiften kararmaya başlamıştı ve manzara harikaydı... Güneşin denizin arkasından nasıl yavaş yavaş kaybolduğunu izliyorduk.

"Yaşlandığımızda beni hala bu kadar büyük bir ilgiyle karşılayacak mısın acaba?" dedi gülerek.

"Hayır. Gidip genç ve güzel bir tenisçi kadına açacağım kalbimi."

"Raketini kafanda kırarım."

"Kalitesiz raket kullananını bulurum."

"Gidip kendim kaliteli bir raket alırım."

Gülmeye başladım.

"Keşke hep burada böyle kalsak. Zamanın tam şu an donmasını isterdim." dedi.

Sesindeki üzüntüyü anlamam beni de üzmüştü.

"Az kaldı..."

"Beni kurtarmana mı?"

"Evet..."

"Ya kurtaramazsan?"

"Böyle bir şey olmayacağını ikimiz de çok iyi biliyoruz."

Sessiz kaldı.

"Laura... Hiç korkma tamam mı? Asla aksi bir ihtimali yaşamayacaksın."

"Ama korkuyorum Holly. Sana veda edemezsem..."

"Ölecekmişsin gibi konuşma."

"Seni seviyorum ve hep seveceğim Holly." diyerek dudağıma küçük bir öpücük bıraktı.

Az önceki konuşma beni biraz üzmüştü ama sanki bana bunları söylemek için uygun zamanı bekliyordu ve o zaman gelmişti...

"Bir gün yollarımız ayrılırsa bile... Seni o kasabada bekleyen birisi olduğunu asla unutma tamam mı?"

Kill SomebodyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin