44

266 35 6
                                    

5 Yıl Sonra

"Yeter bence bugünlük..." dedim oflayarak.

"Şirketin başına geçeceksiniz bu ciddi bir olay Holly. Üniversite de okumadığınıza göre..."

"Okul gerizekalıların yeri."

"Kendini eğitebilenler için. Sen ne yaptın bu konuda mesela?"

"Buna harika bir cevabım var." dedim gülümseyerek.

"Dünya turu. Beni hiçbir şey bu kadar eğitemezdi... Binlerce insan tanıdım onlarca olaya şahit oldum. Ve bir hayat dersi istersen benden... En iyi yemekler hep tavuklu olanlardır."

Büyükannem bizim için üniversitelerden öğretmenler tutmuştu. Son 2 yıldır şirketin toplantı salonunda dersler alıyor haftasonları da stajyer gibi şirkette çalışıyorduk. Ara sıra da bizi çok seven bir öğretmenimizin çalıştığı üniversitede ders alıyorduk diğer insanlarla. Şirketin başında babalarımızın yerine geçen başka insanlar olsa da medya bize odaklanmış durumdaydı.

Tahminlerim yanlış çıkmış ve hayatımın en harika yıllarını yaşamıştım. Vanessa ve Oliver beraber yaşamak istemişti bir süre New York'ta. Benim ise hiç yerimde durmaya niyetim yoktu. Yanıma çok az para alıp Dünya turu yapmaya karar verdim. Gittiğim yerlerde birkaç günlük işlerde çalışarak para kazanıyor ayrıca o kültürü öğreniyordum. İyi İngilizce konuştuğum için iş bulmam ve çoğu insanla iletişim kurmam çok kolay olmuştu. Bazı gittiğim yerlerin dilini de öğrenmiştim fazla kaldığım için.

"Holly dalıyorsun?"

"Alakası yok."

Şu an Küba'da Mojito içmek için her şeyi yapardım...

İspanyolca öğrenmiştim üç ayda. Bunun... Biraz tuhaf bir sebebi vardı doğrusu. Konuşmak istediğim gerizekalı İngilizce bilmiyordu ve birisinin bu aşk uğruna savaşması gerekti. İsmini hatırlayamıyorum...

"Vanessa! Bugün size ne oluyor kızlar asla dikkatinizi bana vermiyorsunuz."

"Yorulduk!" dedik aynı anda.

Kadın gözlüğünü masaya koyup bir sandalye çekti ve oturdu.

"O zaman yarın bir saat erken gelir ve derse devam ederim."

"Kabul! Yeter ki bitirin şu an." dedim büyük bir mutlulukla.

"Bitti."

Vanessa'yla derin bir nefes alarak geriye çekildik.

"Sonunda..." diye fısıldadı.

Beraber ayağa kalkıp koşarak şirketten fırladık. Gerçekten yapmak istediğim iş bu değildi... Psikolog olmak istiyordum ama destek görememiştim. Her neyse... Olumsuz bir durum olmadığı her saniye şükür ediyordum. Büyük annem iş konusunda çok baskıcıydı. Bazen yirmi dört yaşında genç ve kanı kaynayan bir insan olduğumu unutuyor.

"Nereye gidiyorsun?" dedim kenardaki stanttan bir sosisli alarak.

"Oliver buluşmak istiyor. Sinemaya gideceğiz."

"Sıkıcı..."

"Sen ne yapacaksın ki?"

"Max ve grubu verecekleri partiye gelmem için yirmi kere beni aradı."

"Seni Max'e mi ayarlamaya çalışıyorlar."

"Çocuğun sevgilisi var herkes benim nasıl bir sürtük olduğumu biliyor. Yani hiçbir akılsız beni sevemez."

"Bunu sen istedin."

"Bundan gayet memnunum."

"Partiye ben de geliyorum."

Kill SomebodyHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin