8. Bölüm • Senin Işığın

4.9K 294 104
                                    

Bölüm sonunu sakkın atlamayın, çok önemli💕

İyi okumalar....

8. Bölüm: "Senin Işığın"

 Bölüm: "Senin Işığın"

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(7 Kasım)

Bir çift göze bakmak aynaya bakmaktan farksızdı, halamın karşısında. Mavi gözlerim tamamıyla onun mavilerinin kopyasıydı. Ne anneme, ne de babama çekmiştim. Bu konuda epey mutluydum, aslında. Halamın renkli gözlerini, şimdi yerinde olmayan sapsarı saçlarını almak büyük lütuftu benim için. Annem ve babamın kıvırcık siyah saçları vardı. Aslında ilk başta ikisi de epey şaşırmışlardı, halamın anlattığına göre. Tamamen onun kopyası olmam halamı daha da fazla şaşırtmıştı elbette. Genlerim bile onu çağırıyorken bazen düşünüyorum, keşke gerçek annem o olsaydı.

Ellerimi artık olmayan saçlarının yerinde, kafasında gezdiriyordum. En çok onlara üzülmüştü. Upuzun ve sapsarı saçlarına... Gözümden aşağıya yuvarlanarak düşen bir damla yaşı işaret parmağımla silmiştim. Geldiğimden beri onu götürmek için yalvarıyordum. Benimle gelmesi için elimden ne geliyorsa yapmıştım ancak nuh diyor peygamber demiyordu. Onu burada tek bırakmayı kabul etmemin tek yolu halamın eşi, yani eniştemdi. O fazlasıyla iyi bir eşti.

Kapının eşiğinden kafasını uzattı ve yavaşça fısıldadı. "Çorba soğuyor." Kafa salladım ve son bir kez halama bakıp alnına minik bir öpücük kondurduktan sonra ayağa kalktım.

Yukardan toplanmış saçlarım ve üzerimde oldukça salaş kıyafetlerimle mutfağa doğru yol aldım. Masanın üzerinde iki kase mercimek çorbası vardı. En sevdiğim. Hafifçe tebessüm ettim.

"Gel otur, geldiğinden beri baş başa konuşamadık."

Eniştem, ben halamla yaşamaya başladıktan bir kaç sene sonra halamın hayatına girmişti. O zamandan beri onunla çok iyi bir iletişimimiz vardı. Beni her zaman olmayan çocuğu gibi görüp koruyup kollamıştı.

"Halanı burada bırakmak istememeni anlıyorum. Ancak o orada yaşayamaz, İz. Bunu sen de biliyorsun. Ve sana ne ben ne de halan 'Gel buraya yanımıza taşın' diyemeyiz. Yapmamalısında zaten. Şu an kariyerinin dönüm noktalarından birindesin. Yurt dışında güzel bir proje yakaladın. Hayatının akışını tutturmalı ve tutkularından vazgeçmemelisin. Sen halanın triplerine bakma," kıkırdadı yavaşça. Ak saçları alnına dökülüyordu. "Trip falan atıyor ancak sen her başarılı olduğunda daha da seviniyor." Gülümsedim içtenlikle.

Bir süre çorbalarımızı içip ondan bundan konuştuk. Ardından ben önce halamı kontrol ettim, uyumaya devam ettiğini gördükten sonra üstüme bir şal aldım ve odama çekildim.

Telefonu açtım ve sabah yarım bıraktığım sosyal medya turuma devam etmeye başladım.

•••

Senin Işıkların | Bebek Serisi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin