10.Bölüm - Part I • Diğer Sarışın

2.9K 227 51
                                    

Little Mix; Love Me Or Leave Me

*Bu bölümde geçen tüm isimler tamamen kurgudur, hiçbir gerçeklik barındırmaz.*

(Açıklamayı okumayı unutmayın)

İyi okumalar

10.Bölüm; "Diğer Sarışın"

(15 Kasım, Türkiye; Havalimanı)

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

(15 Kasım, Türkiye; Havalimanı)

-23.58-

Bu kadar acıttığını unutmuştum.

Bu hissin yüreğime küçük bir sızı olarak yerleşmesini ve kendi yerleşkisinde arada bir kendini hatırlatmasını, onu oradan oraya o kadar yerleşmişken söküp atmanın imkansız olduğunu da biliyordum.

Midemi son 10 dakikada 3. kez boşaltırken bu kusmaların fiziksel bir hastalıktan olmadığını anlamıştım.

Set günü de olmuştu ve şimdide oluyordu. Bunu bana Kayan yapıyordu.

Nasıl yapıyordu bilmiyorum. Bedenime nasıl böylesine yerleşmişti bilmiyorum. Ama bunu yaptığı için ondan nefret ediyordum.

Ondan ve yanındaki o sarışından nefret ediyordum.

(15 Temmuz Türkiye; Havalimanı)

-6.21-

Koşarak Hilal'e sarıldığımda garip mırıltılarla beni ne kadar özlediğini söylüyordu.

"Ahh! Hala aynı kokuyorsun, yemin ederim! Hiç değişmemişsin kızım."

Geri çekildim gülerek. Ellerim omuzlarındaydı. Ona şöyle bir baktım ve gülümsedim. Upuzun turuncu saçları omuzlarına ancak değiyordu şimdi.

"Saçların!" Dedim "Saçlarını kesmişsin." Şaşırmış sesim epey isyankardı.

"Evet... öyle oldu." Soran bakışlarla baktım ona. Omuz silkti. "Boş ver şimdi saçımı." Diyerek benim koluma girdi ve bavulumu elimden aldı.

Sonrasında havalimanından çıktık ve kapının önündeki büyük siyah arabaya bindik. Hilal bavulu bagaja koymuş, sürücü koltuğuna oturmuştu.

"Açsındır sen şimdi. Bizim restorana gidip bi kahvaltı yapalım ne dersin?" Dedi bana dönerek. Arabayı çalıştırıp yola girmişti bile.

"Çok yorgunum Hilal..." diye mırıldandım elimle başımı ovuştururken. "Biraz dinlensem iyi olacak. Hem otele girişimi daha yapmadım. Gidip o işi halletmeliyim." Yanaklarımı havayla doldurup patlattım. Bir kaç saat uyku bana iyi gelebilirdi ve üstümdeki jetlagı atmaya yardımcı olurdu.

"Ne oteli be?" Diye sordu. Ardından aynalarını dikkatlice kontrol edip sinyalini verdi. "Bizim eve gidiyoruz. Konuşulacak çok şey var, akşam otellerde sürünmene izin veremem." Ardından bana baktı ve kocaman gülümsedi. "Eski günlerdeki gibi..." diye mırıldandı. "Şarap ve sabah 4 yaparız." Ardından dişlerinin arasından hızlı bir nefes aldı. "Çok özledim, kızım."

Senin Işıkların | Bebek Serisi Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin