Bol bol İz&Kayan dozu!
Part II yarın yayında olacak lütfen kaçırmayın...
İyi okumalar.
14.Bölüm : "New York"
-
(20 Aralık)
"Orası çok soğuktur şimdi." Diye mırıldandım. Kafamı Kayan'ın göğsüne koymuş uyumaya çalışıyordum. Baş parmağıyla avuç içime masaj yaparken kafama öpücük kondurdu.
"O yüzden gidiyoruz ya zaten." Omuz silktim. Uçakta çıt çıkmıyordu.
"Uykum var." Dedim gözlerimi açmadan.
"Uyuyabilirsin." Dedi kafasını kafama yaslarken.
"Sen uyumadığın için uyumak istemiyorum." Olduğum yerde kıpraştım. "Bizim perdemizi kapadım ama hala çok ışık var, değil mi?"
Göz ucuyla ona baktığımda bana gülümseyerek bakıyordu. "Uyu, lütfen." Dedi. "Benim uykum yok gerçekten."
Daha fazla ayak diretmedim. Uyandığımda New York'a gelmiştik. İndik, bavullarımızı ve Dora'yı aldık. Bir hafta orada kalacağımız için ve Karina sürekli etraflarda olamadığı için onu tek bırakmak istemedik.
Yıl başına kadar kalabileceğimiz ne çok büyük ne çok küçük, balkonlu, bohem, şehir manzarası olan ama şehirden biraz uzak olan harika bir yerdi. Kayan ben sabah gözlerimi açar açmaz valizlerini çoktan halletmiş, gideceğimiz yeri ayarlamıştı bile. Tüm bunları, uçak biletleri dahil, nasıl bu kadar hızlı halletmişti hiçbir fikrim yoktu.
Bir taksiyle kalacağımız yere gittiğimizde önce anahtarı sahibinden aldık. Saçları beyaz ve arkaya yatıktı. Gür bıyıklarından altında duran sigarayla hiçbir şey söylemedi. Kapıyı açtı, anahtarı Kayan'ın avucuna bıraktı ve kapıyı yüzümüze kapadı.
"Bu kadar kibar olduğu için teşekkür etseydik keşke." Diye mırıldandım. Omuz silkti. Valizlerimizi yukarı taşıdık. Kayan elindeki anahtarla kapıyı açar açmaz sıcak bir hava vurdu yüzümüze.
Bu akşam New York'ta güçlü bir kar yağışı bekleniyordu. Hava epey soğuk, ayazlıydı. Bu yüzden sıcak eve koşarak girdim. Önce Dora'yı çantasından çıkardım ve eşyalarını evin belli yerlerine yerleştirdim. Bunu yaparken evi de gezmiş oldum.
Yatak odası bir otel odasını andırıyordu. Bir duvar boydan boya camdı, epey iyi bir manzara sunuyordu. Ama karşısında direkt bir ev olmadığından o cam duvarın önünde epey hoşuma giden de bir küvet vardı. Yatak odasıyla küvet ufak bir duvarla ayrılsa da yine de aynı odalardaydılar.
Yatak odasında iki ayrı kapı daha vardı. Biri giyinme odasına biri banyoya açılıyordu. Kayan'a valizleri oraya koymasını söyledim.
Sonra mutfak ve salonu da gezdim. Her yer çok güzeldi. Özellikle balkon. Orada Kayan'la geceleri oturup saçma sapan şeylerden bahsetmek için can atıyordum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Senin Işıkların | Bebek Serisi
Teen FictionÜnlü oyuncu İz Uslu, aldatıldıktan hemen sonra yara bandı olarak kullanabileceği Kayan Alen ile takılmaya başlar. Ancak bu takılmanın ikisinin hayatında da sonuçları olacaktır. •••