"Tırnaklarımın yerini dişlerim aldığında pes etmek için çok geç olacak..."
"Uyan..."Biri beni sarsınca zorla gözlerimi açıp etrafa bakındım. Selim gözlerimin içine bakmaya çabalasa da hiçbir şey göremeyecek kadar yorgundum. Bir de şu yediğimiz dayağın etkisi vardı.
"Otobüs durdu Eliz. " diye fısıldadı. " Ve herkes indi sanırım." dediği sıra bagaj kapağından gelen tıkırtılar ile üçümüz de doğrulduk. Telaşla birbirimize baktığımız sıra Baha silahı eline almış ve kapıya yaklaşmıştı. Birkaç zorlamanın ardından açılan kapı ile içeri dolan gün ışığı gözlerimi kamaştırmıştı.
"Patron?"
Büşra'nın fısıltısı beyninde çınlandığında emekleyerek kapıya doğru yürüdüm.
"Büşra!" dedim kısık ama heyecanlı bir ses ile.
"Ne oldu burada?" diyerek ellerini omuzlarıma koyduğu sıra bir anda Yağız belirmişti. Ayak bileklerimi tuttuğu gibi beni zeminde kaydırmış ve kendisine doğru çekmişti.
"Nasıl böyle bir bela alabildin?" diyerek kızsa da mahvolmuş sıfatımı düzeltmeye çalıştı. Soğuk elleri yüzümde gezinmiş, saçlarımı geriye ittirmeye çalışmıştı.
"Neden durduk?" diyen Baha ile Büşra hızla kapıyı iyice geri ittirdi ve arkaya baktı.
"Çok sıkıştıklarını söyleyen birkaç tiki kız ile durdular. Erkekler falan da sigara içmek için indi." dediğinde Baha hızlıca aşağı atladı. Yağız'ın elini tutup ben de indim.
"Otobüsün arka camını açık bıraktık, oradan girebilirsiniz." diyen Yağız ile Baha silahın birini eline aldı ve arka tarafa geçti. Onunla birlikte etrafa bakınıp ben de arkaya geçtim. Silahı açık pencere camından içeri attığında kaşlarım çatıldı."Neden tekrar içeri giriyoruz?" dedim anlamsızca.
"Diğerlerini yalnız bırakamayız Eliz." diyen Selim ile gözlerimi devirdim.
"Kötüye bir şey olmaz." dediğimde Baha elimi tutup kendine çevirdi.
"O zaman kendini kolla."
Ne dediğini anlamaya çalıştığım sıra bir anda belimden tutup beni yukarı kaldırmıştı. Uyuşmuş parmaklarımı pencerenin kenarlarına geçirip kendimi otobüsün içerisine doğru attım. Hâlâ anlamıyorum, neden kaçmıyoruz!?
Yüz üstü düştüğüm koltuklardan kalkıp etrafa bakındım, içeri hiç kimse yoktu. Derince bir nefes alıp cama döndüğümde Baha da içeri atlamıştı. Gergince etrafa bakındım.
"Saçmalamayı kesin ve kaçıp polise bildirelim." dediğimde Baha yanımdan geçip gitmişti.
"Bu silahları onlara yar etmem." dediği için kaşlarımı çatmıştım ki bir anda otobüse binen iri yarı bir adam ile hepimizin sesi kesildi.
"Siz?" dedi kaşlarını çatarak. İri gözleri perme perişan halimizde gezindikten sonra yumruklarını sıkmıştı ki Baha bir anda adama yumruk attı. Adam yumruğun etkisi ile sarsılsa da çok çabuk toparlamış ve o da ona tekme atmıştı. Koridorda geriye doğru sendeleyen Baha'ya telaşla baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MiMi "İyi Kızlar Ölür"
Science FictionSessizlik #1. 06.03.02022 MiMi, dünya üzerindeki en akıllı yapay zekâ. Kendine bir yönetim kurmuş ve bu yönetim ile bir şeylerin önüne geçmeye çalışmaktadır. Bunun en büyük sebebi ise bir önceki sahibidir. Eliz, aşırı sakar ve aptal olduğu i...