-18-

733 48 3
                                    

Öncelikle 4k oldu. Çok mutluyum okuyan yorum yapan vote veren herkese çok teşekkür ederim sizleri seviyorum.

Onun odasının önüne gelerek kapıyı çaldım çok geçmeden de kapı açıldı zaten...

"Hayatım senin burada ne işin var? "

"Abimden izin almıştım ama müsait değilsin sanırım."

"Hayır tam aksine içeriye geç" dedi. Ona baktıktan sonra dediğini yaptım.

"Bak Muslera bu bir trip falan değil gerçekten sonra konuşabiliriz." Dedim fısıltı ile çünkü şu an uyuyan sevimli küçük kızı uyandırmak istemiyordum.

"Sorun yok. Otursana" dedi. Dediğini yaptım. Istemsiz yaptım belki ama uyuyan çocuğu iyice inceledim. Muslera ile bir benzerliği olup olmadığı konusunda. Birden arkadan kapı sesi ile arkamı döndüm. Bir kadın banyodan çıkıyordu ve saçları ıslaktı. Gülümseyerek gelip karşımıza oturdu.

"Merhaba" dedi. O da Ispanyolca konuşuyordu.

"Merhaba" dedim.

"Sen Deniz olmalısın Muslera senden çok bahsetti"

"Evet ben Deniz" dedim gülümseyerek.

"Peki bende Jannefer. Muslera benim en yakın arkadaşım."

"Öyle mi? Tanıştığıma memnun oldum."

"Birkaç günlüğüne Debby'i nereye bırakacağımı düşündüm Muslera' yı aradığımda hemen kabul etti."

"Evet bende kalır senle ilgileniriz dedim sen ne dersin? " dedi uzun süre sessiz kalan Muslera

"Tabi tabiki çok sevimli bir kız"dedim. Birkaç ufak muhabbetten sonra Jannefer gitti. Muslera bana dönerek.

"Doğrusu bu işi çok sevdim"

"Hangi işi"

"Çocuk bakma"

"Neden? "

"Çünkü seninle ileriye hazırlık yapmış oluruz. " dediğinde istemsiz kızardım.

"Seni seviyorum" diye ekledikten sonra çocuğun yanına geçerek.

"Diğer tarafına yatmaya ne dersin? "

"Tamam" dedim gülerek. Yatağa geçtiğimde ortada çocuk diğer yanında Muslera yatıyordu. O an içimde ki hisler cümlelere dökülemezdi.
...
Sabah birinin beni sulu sulu öpmesi ile gözlerimi araladım. Beni öpen

"Uyandııı" diye bağıran Debby idi. Ona gülümseyerek doğruldum.

"Günaydın"

"Günaydın sen kimsin" dedi çocuksu konuşma tarzı ile

"Ben Deniz."

"Muslera seni çok seviyor hatta bir keresinde" dedi. O sırada içeriye giren Muslera öksürmeye başladı. Bu yalandan bir öksürmeydi. Debby mesajı alarak sustu. Onun bu haline gülerek

"Aç mısın tatlım? "

"Biraz"

"Gel o zaman seni giydirelim ve yemeğe gidelim ha? "

"Tamam" dedi. Gülerek kalktım ve onun kıyafetlerinin olduğu valizden güzel bir elbise çıkardım. Giydirmek için yanıma çağırdığımda

"Muslera gitsin öyle giyerim"dedi. Bu beni güldürmüştü.

"Debby'i duydun Nando dışarıya" dedim gülerek. O da bize ters ters bakarak

"Kendi odamdan kovuluyorum resmen" diyerek dışarıya çıktı. Bizde hazırlandıktan sonra aşağıya indik. Üçümüz yan yana aşırı

dikkat çekiyorduk sanırım. Ortamızdaki Debby'nin bir elini ben diğer elini Muslera tutmuştu. Tam bir evli çift gibi duruyorduk. Abim yanıma gelerek

"Hani birsey yapmak yoktu??!! " dediğinde donakalmış bir ifade ile ona baktım

"Tamam ya sadece şaka kim bu sevimli şey?"

"Muslera'nın arkadaşının kızı Debby"

"Merhaba Debby" dedi Ispanyolca

"Merhaba" diye karşılık verince Emre bize döndü.

"Siz buna bakabilecek misiniz? "

"Tabiki de bakabiliriz"

"Tamam sadece sordum kızma"

"Kızmadım zaten. Herneyse randevuyu unutma" diyerek yemekhaneye doğru ilerlemeye başladım. Emre yanıma gelerek

"Sen cidden ayarladın mı? "

"Yok sana işkence olsun diye yapıyorum. Tabiki ayarladım"

"Heyecanlıyım"

"Biliyorum ama geçen seferki gibi kendini çok kaptırma. O kıza güvenmiyorum"

"Tamam. Tekrar teşekkürler minik kuş sana borçlandım. "

"Hadi git de hazırlan" dedim gülerek.

"Tamam"

"Bol şans"

"Sağol" dedikten sonra yanımızdan ayrıldı bir süre onu izledim o ise tam tahmin ettiğim gibi doğru kişiyi buldu. Yani Burak'ı. Birlikte seçim yapacakları kesindi. Önüme dönerek ilerlemeye

devam ettik. Muslera neler olduğunu sordu. Sonra anlatmayı teklif ettiğimde kabul etti. birlikte Debby için yiyecek şeyler aldıktan sonra masaya oturduk. Benim aklım abimdeydi acaba ne yaptı?
...
Akşama kadar Debby ile ilgilendik. Akşam olmasına hiç bu kadar sevinmemiştim sanırım. Aklım abimdeydi. Acaba buluşması nasıl geçti. Yukarıya

çıktığımızda Muslera ve Debby'den ayrılarak kendi odama doğru yürüdüm. Emre'nin gelmiş olduğunu umarak içeriye girdim. Emre oturmuş ve derin düşünceye dalmıştı. Sanırım iyi geçmemişti. Yanına giderek oturdum.

"Sen iyi misin? "

"Evet"

"Buluşma nasıl geçti? "

"Harika. Erkek arkadaşı ile tanışmam çok güzel oldu"

"Ne dedin sen? "

"Beni duydun. Bunu sadece bana acı çektirmek için kabul etmiş ve biliyor musun başardı da"

"Emre ben çok üzgünüm herşey benim yüzümden"

"Hayır senle alakası yok bu benim aptallığım"

"Hayır böyle deme lütfen"

"Öyle ama" dedi. Bende daha fazla konuşmadan hızla odadan çıktım. Bana istediklerini yapabilirler ama abime asla. Otelden çıkarak hızla ilerlemeye devam

ettim. Güvenliği ilk atlatışım olmayacağı için sakindim. Koşarak ilerlemeye devam ediyordum o kadar sinirliydim ki şu an o kız burada olsa öldürebilirim. Güvenliği

atlattıktan sonra sonunda ana yola çıkmıştım. Bir Taksi durdurarak evine doğru yola koyuldum. Ne yapacağımı bilmiyorum ama kesinlikle konuşmaya da gitmiyorum.
...
Sonunda kapısının önündeydim. Sinirle ve hızla kapısını çalıyordum. Kapı açıldığında kesinlikle böyle bir manzara beklemiyordum...

Evet bu bölümün de sonuna geldik. Umarım beklediğinize değmiştir. Yani beğenmişsinizdir. Vote ve yorumları bekliylorum. ☺☺☺

IMPOSSIBLE (muslera)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin