Kötü Adam Yaşamak İstiyor

Bölüm 11- Doğum günü şöleni

Karle, Derick ile birlikte Lucian Hanesinin balolar için hazırladığı dev salondan içeri girdi.

Şölen için hazırlanan salon oldukça özenli ve kalabalıktı. Öyle ki Karle girmeden önce geri dönmek istiyordu. Gücünü bile doğru dürüst kavrayamamışken babasının anlattıkları da cabasıydı.

Arada bir onu bunu kesip bu yöntemle kendini kontrol etmesi gereken bir soyu vardı. Yetmezmiş gibi imparatorluk ailesi hariç en güçlü aile baş düşmanlarıydı. 

Ailesinin yıkılmasında paylarının olduğundan Karle'nin şüphesi yoktu. Kitapta ailesinin yıkımı savaşla oluyordu. 

İlk iki kitabın baş kötüsü olan Karle azımsanmayacak miktarda düşman edinmişti.

Lucian'ların ilk çocuk takıntısı yüzünden Karle'nin lider olacağı kesindi ve açıkça kimse onun gibi birinin büyük Lucian ailesinin başında olmasını istemiyordu. Soyluların çoğu Lucian ailesinden kurtulmak için bahane bulmuş ve karşılarında birleşmişlerdi.

Roland'ın saçma seviyede güçlü arkadaş grubuyla birlikte yok olmuşlardı ama buradaki kritik kısım soyluların da onlara karşı birleşik bir ordu kurmasıydı.

Lucian ailesi dev bir orduya, beş bin kadar elit askere sahipti. Roland'ın arkadaş grubunu rahatça yok edebilecek kadar güçlü bir orduları vardı ama birleşik soylular da eklenince çok fazla insanla karşı karşıya gelmişlerdi. Onları bir araya getirip örgütleyen ve Lucian ailesine karşı çıkacak güveni sağlayacak biri olmalıydı.

"Setherland." dedi bilinçsizce.

Başka ihtimalin olasılığı çok düşüktü. Ailesinin yok olmasında o piçler rol oynamıştı. Ama kitapta bunlar geçmiyordu. Sadece bir şekilde toplanan grup toplu halde Lucian ailesine saldırıyordu. Kitabın yarattığı etki yüzünden Roland yapmış gibi duruyordu ama Karle bunun olanaksız olduğunu yeni fark etti.

O anda sorgulamasa bile sırf kötü olduğu için öylece yok edilen saçma bir olay örgüsü vardı.

"Karle." dedi Derick. Karle irkilerek babasına döndü.

"Ha?"

"Merak ediyorsan onlar da burada."

"Kimler?"

"Setherland ailesi. Seninle yaşıt bir oğulları da var. İyi geçinmek zorunda değilsin. Muhatap olmak istemediğinde sadece yanıma gel."

Eski Karle'nin bu kadar rahat olmasının kimin suçu olduğu kesinlikle belliydi. Karle gülümsedi.

"Öyle yapacağım." dedi ve birlikte içeri girdiler.

Salonda bulunan herkes anında onlara döndüğünde Karle kendinden emin adımlarla içeri yürüdü. Anna onu hazırlamak için saatlerce uğraşmıştı bu yüzden her zamankinden daha yakışıklıydı.

"Ah, şurada! Lucian'ların Genç Lord'u!"

"İçeri giriyor!"

"Vay canına, tıpkı Marki Derick gibi. Çok yakışıklı."

"Soyunu açtığını duydum."

"Merhum annesine çok benziyor."

Karle etrafta fısıldaşan insanlarla ailesinin olduğu yere ilerlemeye devam etti. Derick diğer soylulara eşlik etmek için oradan ayrılmıştı

"Karle." dedi Victoria'nın yanına geldiğinde. Etrafında birçok soylu Leydi vardı.

Hikawn da oradaydı. Kalabalığa rağmen kendinden emin durduğunu düşündü Karle. O sırada eksik olan şeyi fark etti.