Gözlerini kapattığın her an kaçtığın korkular bir bir seni bulur; ellerinden kaçamazsın. Geçmiş bir soluk olur hemen ensende dolaşır.
O, onu yok eden bir aşkın kölesiydi.
Ben ise ona şarkılar yazmak isteyecek kadar kör.
...
"Bir şarkı yazmıştı içi...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
•
"Nasıldı?" diye sordu MiHi hevesli bir gülümseme ile yüzüme bakarken.
Elinde mikrofon niyetine tarağı sıkı sıkıya tutmuştu ve son çıkan idol şarkılarından birini söyleyip koreografilerini göstermişti. Beni evine çağırdıktan sonra ödev yapmamız gerekirken saatlerdir onun bir idol olma hayallerini dinleyip duruyordum. Bu konuya çok uzak değildim çünkü komşumuz olan yakın bir arkadaşım da, Jeno, idol olmak için MiHi'nin say say bitiremediği şirketlerden birine girmişti. Jeno'nun girdiği şirket MiHi'nin girmek istediği YG şirketine rakipti ve o daha çok vokal üstüne idol çıkarıyordu. MiHi de rap yapabildiğini iddia ediyordu ama bana daha çok boğazlananan bir kargayı andırmıştı sesi. Bunu yüzüne karşı söyleyecek kadar kaba olmadığım için dudaklarımı birbirine bastırıp kafamı salladım. "Güzeldi."
MiHi ilk başta dediğimi düşünür gibi boş boş yüzüme baktı sonra da parmağını ağzına doğru götürüp kusar gibi bir hareket yaptı. "Yalan söylemekte neden bu kadar kötüsün ki? Sana böyle mi öğrettim ben?" diye çıkıştı bana.
Şaşkın bir şekilde elimi göğsüme götürüp kendimi işaret ettim. "Ben yalan söylemem."
Gözlerini devirerek "Belli oluyor." Dedi tarağı saçlarını götürüp dans ederken dağılan simsiyah uzun tutumları taramaya koyuldu. "Gözlerini kaçırmasan, yanakların kızarmasa ve parmaklarını kırmak ister gibi eğip bükmesen inanırdım. Ama gerçekten bu işte çok kötüsün. Ne yapacağım ben seninle?"
Hayıflanır şekilde çıkan sesi ile omuzlarım çökmek için direndi. O söyleyinceye kadar parmaklarımla oynadığımı bile fark etmemiştim. Kucağımdaki ellerimi oturduğum yatağın iki yanına yaslayarak pembe renkli örtüyü hissettim avuç içlerimde. "Gerçekteen güzeldi MiHi." Dedim dürüst olmaya çalışarak. "Sen o idoller gibi değilsin. Sesin o kadar dans ettikten sonra kayabilir. Bu çok normal."
Aynadaki yansıması benimle göz göze geldi. "Normal mi?"dedi gözlerini büyütüp. "Kızım senin hiçbir şeyden haberin yok. O YG seçmelerini geçebilmek için bir idol kadar iyi olmak lazım. Sektöre hükmeden bir şirkette kötü stajyer barındırırlar mı?"
"Bu seçmelere girme konusunda ciddisin?" dedim bir an boşluğuma gelerek şaşırmıştım ama MiHi ile ne zaman yan yana gelsek bu konudan bahsedip duruyordu. Onun gibi hareketli neşe dolu biri sahnede dans edip şarkı söyleyerek ömrünü geçirmek isterdi. MiHi annesi babası gibi okuyup diğer insanlar gibi bir iş sahibi olmaktansa bir sanatçı olmak istiyordu. Arada bir günlüğünde tuttuğu şarkı sözlerini bana gösterirdi. Buna rağmen bu konuda ne kadar istekli olduğunu hep görmezden gelmiştim.
Nedenini de biliyordum aslında.
En yakın örneği ile Jeno vardı. Onunla bir dönem aynı okula gitmiştik ve sonra o başka bir okula kaydını aldırdıktan sonra bir gün bir şirket tarafından keşfedilerek idol olmaya karar verdiğini öğrenmiştim. Jeno'yu bir tek yaz tatillerinde görebiliyordum ve henüz yaşımız çok küçük olmasına rağmen ailesinden bu kadar uzakta kalabiliyordu. Şu an nerede ne yaptığını merak ediyordum. Yemeğini güzelce yiyor muydu? Yeni arkadaşlar edinerek beni tamamen unutmuş muydu? En önemlisi tüm hayatını böyle bir işe adayacak olmaktan mutlu muydu?