•
Erişilemeyecek kadar uzaklıkta hayaller vardır. O kadar uç, o kadar yabancı hissettirir ki yine de onu delicesine ister, her gece uykulara dalmadan önce onun düşüncelerini zihnimizde büyütürdük. Her hayal bir gün gerçekleşmeyi umar ama bazıları bunu asla gerçekleştiremez. Bu hayaller uğruna neler gözden çıkarılırdı?
"Bu partı baştan mı alsak?" diye sordu JaeHwa pratik odamızdaki büyük aynadaki yansımamızdan benimle göz göze gelerek.
"En baştan alsak daha iyi olur sanki. Pek içime sinmedi benim." Dedi EunMi.
"Benim de." Diye karşılık verdi HyeSun.
Bir sonraki hafta için yeni bir şarkı ve koreografi üstüne çalışıyorduk. Her grup için onların tarzını en çok yansıtacak şarkılar veriliyordu ama benim içime sinmeyen daha farklı şeyler vardı. Grubumuza tekrar baktım. Şirketler bir grup oluştururken en başından beri belirledikleri konsept için üye alımı yapardı ama biz üye alımı yaptıktan sonra bize uyacak bir konsept düşünme derdindeydik. Hepimizin tarzı birbirinden çok farklıydı. Alakasız insanlardık ve böyle olunca da bir konsept birimize tam uyuyorken diğerine uymadığı için eksik kalan bir şeyler oluyordu.
"Ne düşünüyorsun?" diye sordu EunMi daldığımı fark ederek.
Kafamı iki yanan sallayarak "Baştan alalım." Dedim. "HoSook nerede kaldı?"
HoSook ile geçen günlerde arkada yaptığımız tatsız konuşmadan sonra aramızda bariz bir soğukluk girmişti ve bu ister istemez diğerlerine de yansıyordu. Benim açımdan bakacak olursam benim için hiçbir sorun yoktu ortada. Fikir ayrılıklarına düşebilirdik. Aynı kişiler değildik neticede aynı düşünceleri de paylaşalım ama HoSook bana karşı bir cephe almış gibiydi.
İtiraf etmek gerekirse bu korktuğum bir şeydi. İlk Sm'e girdiğimde SunMin-JaeIn-MiSun üçlüsü onlara rakip çıktığım için benden nefret etmişlerdi ve ona yakın olmak isteyenler de -BoRa ve HaJin gibi- bana karşı olmuşlardı. Benden nefret etseler dahi en iyi grubu oluşturmak için yani köprüyü geçinceye kadar ayıya dayı diyebilirdim. Politikamız ortak bir hedef için çabalıyorsak birbirimize saygı duymalıyız olurdu ve çözüm ortaya çıkardı ama bunu yapmak yerine bana nötr olduğunu düşündüğüm en düşük puanlıları seçmiştim. Belki de benim bu seçimim yüzünden çok daha yetenekli olup da elenenler olmuştu. Şimdi de HoSook'un değişen tavrı beni arada bırakmıştı. Kararlarımı sorgulamaya başlamıştım ve ben bundan hiç hoşlanmazdım.
"Sabah yurttan birlikte çıktık ama sonra ortadan kayboldu." Dedi JaeHwa düşünceli bir şekilde çenesini ovalayarak.
Dişlerimi birbirine bastırıp derin bir nefes aldım. "Bu bir grup işi ve tek bir kişinin hatasının nelere sebep olabileceğini tahmin edebiliyorsunuzdur. Bakın, ChaIn sakatlandı ve elenmek zorunda kaldı. Eksilen kadroyu bir şekilde toparlamaya çalışırlarken son sıraya kadar gerilediler. Bir sonraki haftaya kendilerini toparlamazlarda puanlama da büyük bir fark ortaya çıkacak ve bu çıkış yapamamalarına sebep olabilir." Hepsinde gözlerimi gezdirdim. Olayın ciddiyetini hala kavrayamamış varsa bu onun için iyi bir fırsat olurdu. "Biz neredeyiz? Üç. Üçüncü sıradayız ama ikinciyle aramızda bir uçurum varken dördüncü ile neredeyse burun burunayız. Beşinci grubu olaya hiç katmıyorum bile. Tek bir kişinin sorumsuzluğu yüzünden gerilersek grubu toparlamak için kılımı bile kıpırdatmam. Sizin benden daha çok kaybedecek şeyiniz var." Son sözlerimi noktalarken EunMi ile göz göze gelmiştik. Gözlerini kaçırırken yutkunuşunu gördüm.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Dancing Under Red Skies
Hayran KurguGözlerini kapattığın her an kaçtığın korkular bir bir seni bulur; ellerinden kaçamazsın. Geçmiş bir soluk olur hemen ensende dolaşır. O, onu yok eden bir aşkın kölesiydi. Ben ise ona şarkılar yazmak isteyecek kadar kör. ... "Bir şarkı yazmıştı içi...