7.BÖLÜM
Ne olduğuna anlam veremezken göğsüm korkuyla gerildi. Apartmandan gelen seslerle Sena'nın elini tuttuğum gibi koşarak evden çıktım. Komşularımız bize bakmaya gelirken bu karmaşanın fazla sesli olduğunu anlamam uzun sürmedi. Evimize girip mutfağı kontrol eden apartman yöneticisi Zülfikar amcaya baktım ve "Yangın mı çıkmış, ne olmuş?" diye sordum. "Ampul patlamış, büyük ihtimalle evin tamamında sorun var. Ben şimdi elektrikçi çağıracağım, babanı da ararım, sakin ol kızım." Yalan yanlış Sena'ya sarılıp korkuyla kafamı salladım. Zülfikar amcanın eşi Makbule teyze ikimize su getirdiğinde apartmanda adım sesleri yükseldi. Zübeyde teyzeler koşarak yanımıza geldiğinde önce bizi incelediler sonra eve baktılar. Cihan yanıma gelip yüzüme baktı, gözlerinden endişesini okuyabiliyordum. "İyi misin?"
Kafamı salladım, cevap verecek hali kendimde bulamadım. Zübeyde teyze gelip ikimize sarıldı. "Ampul patlamış," diye cevap verdi bizim yerimize Zülfikar amca. "Ben elektrikçiyi aradım, geliyor."
"Korkmayın kuzularım," deyip Sena'nın saçını okşadı. Hamit amca "Siz bizim eve gidin, Zübeyde. Ben Zülfikar'la birlikte elektrikçinin yanında durur, hallederim."
"Evet," diyen Zübeyde teyzeye baktım. "Gelin hadi kızım."
"Telefonumu alsaydım," diye mırıldandığımda Cihan benden önce davranıp içeri girdi ve telefonumu alıp çıktı. Yerini biliyormuş gibi hiç oyalanmamıştı. Bu konuyu şu an düşünemezdim. Yürümeye başladığımızda Cihan da hemen peşimizden geliyordu. İçeri girdiğimizde Zübeyde teyze ayran yapmak için mutfağa gitti ve biz üçümüz salonda yalnız kaldık. Telefonumun melodisi kulağıma iliştiğinde titreyen ellerimle telefonu açtım. "İyi misiniz Verda?" Annemin endişe dolu sesini duymak daha da korkmama sebep olmuştu.
"İyiyiz anne, Zübeyde teyzelerdeyiz şimdi."
"Tamam, siz oradan çıkmayın biz yoldayız hemen geliriz."
"Tamam," deyip kapattım. Zübeyde teyzenin getirdiği ayranı içtiğimde Sena'ya baktım. Zübeyde teyzeye sarılmış küçük yudumlarla ayranını içiyordu. "Daha iyi misin?" diye soran Cihan'a baktım. "İyiyim," deyip kafamı salladım. "Annemlerde geliyorlarmış zaten." Sena'nın saçını okşadım, bana baktığında sakinleşmesi için gülümsedim. "Sağ olun, hemen geldiniz siz de."
"Tabii geleceğiz," dedi. "Kuzularımı yalnız mı bırakacaktım!" Bize bazen kuzularım diye seslenirdi ve bu annemin çok hoşuna giderdi. Alıştığım için benimde hoşuma gitmeye başlamıştı. "Aç mısınız siz, bir şeyler hazırlayayım mı?"
"Aç değiliz, zahmet etme Zübeyde teyze." Pek içine sinmese de kafasını sallayarak onayladı. "Bende dişçi olacağım sanırım." Aniden Sena'nın sesini duyduğumuzda ona baktık. "Öyle mi?" diye soran ben oldum.
"Evet," deyip gülümsedi, anlaşılan sakinleşmişti. "Cihan ağabeyin kliniği de var, işimin hazır olduğunu düşünüyorum. Böyle bir fırsat varken kaçırmak istemem." Cihan yüksek sesle güldüğünde ona baktım. Düşündüğüm ilk şey gülmenin ona yakıştığı olduğunda bakışlarımı utanarak kaçırdım. "Bak sen cimcimeye!" deyip tekrar güldü. "Tamam, dişçi olursan birlikte çalışacağız."
"Gördün mü abla, senin gibi sınav peşinde koşmayacağım! Babam torpilin günah olduğunu söylemişti ama bu sayılmaz bence. Bir anlaşma bu."
"Ya," diye iğneledim. "Bir anlaşmadır tabii."
"Kıskanma," diyerek saçlarını savurdu. Hepimiz güldüğümüzde Zübeyde teyze "Benim kızım ol," diye Sena'ya takıldı. "Olamam Zübeyde teyze, ailemi seviyorum." Sırtını okşayarak onu sevdiğinde Cihan bana bakarak konuştu. "Sıkıldın mı?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şegaf
RomansaVerda Yiğit, bir ortaokulda görev yapan Din Kültürü ve Ahlak Bilgisi öğretmenidir. Çok yakın oldukları ailenin oğlu olan Cihan Karaer onu sevdiğini ve onunla evlenmek istediğini söylediğinde hayatının nasıl devam edeceğini bilemez hale gelmiştir. Ge...