YAĞMURDA YANAN ATEŞ (Ara Verildi!)

5.BÖLÜM

                   
                      GEZİ GÜNÜ

Bugün geziye izmir'e gidecektik. Akşam yola çıkıcaktık sabaha orda olucaktık. Orada bir parti olucağını duyduk. Kızlarla gine bir alışveriş yapmıştık. Otobüs bir saat sonra kalkacaktı kızlarla orada buluşucaktık. Bizim sınıf komple geliyordu maalesef içinde Yaren ve Tolga'da vardı.

Telefonumu elime aldım ve kızlarla olan 'OKULUN GÜZELLERİ' grubuna girdim. Bu ismi Ada istemişti bizde onu kırmayıp kabul ettik. Hızlıca gruba "ben şimdi çıkıyorum" yazdım. Ardından Açelya ve Merve,
"Ben çıktım"
"Ben çıktım" diye mesaj attılar telefonumu montumun ve cebime koydum ve valizimi alıp aşağı indim. Cemal abi valizimi alıp arabaya götürdü. Annem ve babamla vedalaştım ve arabaya bindim.

Kısa zamanda okula geldim. Kızlar ordaydı. Tabiki hoşlqnmadığım insanlarda ordaydı. Arabadan indim kızlar yanıma geldi Cemal abi bagajdan valizimi indirdi ve bana verdi. "Dikkatli ol Yağmur geri gelince beni ara seni gelip alırım" dedi. Bana hep abi şevkati göstermiştir. "Tamam Cemal abi" dedim. Valizimi aldım ve otobüsün yanına gittim. Valizimi murat hocaya verdim oda bagaja koyfu ve "hadi çoçuklar gitme vakti" dedi. Hızlıca arkada cam bir tarafa  geçtim. Batuhan Merveyla, Argun Açelyayla, Ege Adayla benle... hayır Ateş olamaz hemen cama döndüm umarım Ateş yanıma oturmaz derken birisi yanıma oturdu. Kafamı çevirip baktığımda Tolga. Yanıma Tolga oturmuştu. "Oturabilirmiyim?" diye sordu. "Evet" dedim. Ateş yanımızdaki tekli koltuklara geçti ama geçerken Tolgaya kötü bakışlar atmayı ihmal etmedi. Cebimden telefonumu ve kulaklığımı çıkardım. Rastgele bir şarkı açtım ve gözleri mi kapattım.

Uyanmaya başlamıştım. Bir koltuğun bu kadar rahat olabileceğini hiç düşünmemiştim. Bir dakika ben koltukta değil birisinin omzunda uyumuştum ve benim yanımda olan Tolgaydı. Kafamı hızlıca kaldırdım ama karşımda Tolga değil Ateşti. "Senin burda ne işin var Tolga nerede?" dedim.

Oda benimle uyuyordu sanırım gözlerini yeni yeni  açmaya başlamıştı ve bu hali oldukça tatlıydı. Ne diyorsun Yağmur kendine gel. "Tolga küçük bir rahatsızlık geçirdi bu yüzden onu geri bıraktık merak etmene gerek yok o şuan iyi" dedi. "Onu merak eden yok zaten sadece sordum." dedim. "Ne kadar kaldı gelmemize" diye sordum.

"Az kaldı uyandığın iyi oldu yemek verilecek" dedi. Kafamla onayladım ve cama yaslandım. Telefonuma bir mesaj gelmişti. Merveden bir fotoğraf gelmişti. Fotoğrafı açtım fotoğrafta Ateş ve ben bir birimize yaslanmış uyuyorduk. Ateşte bana yaklaştı ve fotoğrafa baktı. Sonra "bana da gönder fotoğrafı" dedi.

"Ne yapıcaksın?" diye sordum. "Biyerde yayınlcak halim yok sonuçta fotoğrafta bende varım beni takip eden kızların sıfırlanmasını istemem" dedi pişkin bir sesle. Merve "ben sana gönderdim Ateş" dedi. Yemekler geldi konuşmamız yarım kalmuştı. Herkes yemeklerini yemeye başladı tabikide bende.

Kısa bir süre sonra izmirdeki otelimize gelmiştik. Otobüsten indim ve etrafa göz attım. Gösterişli bir oteldi diğer otellerden farkı çok ağaç olmasıydı doğayla iç içe bir yerdi. Ormana doğru yürüyüş alanı vardı mutlaka yürüyecektim. Otele girdik. Lobiye doğru ilerledik herkes tek tek anahtarını aldı yandan Ateşin oda numarasına baktım 105 'ti. Benimkide  106 'ydı. Odalrımız yan yanaydı. Valizimi aldım ve odama çıktım.

Üstüme mavi dar pantolonumu ve beyaz kazağımı giydim ve aşağı indim. Herkes masaya oturmuştu. Bende boş olan iki sandalyelerden birine oturdum mutlaka diğeri Ateş içindir sandalye çekildi ve Ateş oturdu. "Oturabilirmiyim?" diye sordu. "Oturdun zaten niye soruyorsun" dedim cevap vermeden önüne döndü. Kahvaltıya başlicakken Yarenin sesi duyuldu.

"İkizimin yanından kalk Yağmur" dedi Yaren. "Pardonda ben niye kalkıyorum ikizin benim yanıma oturdu şurdan sandalye çek ve otur" dedim. "Rahat dimi Ateşin yanı fırsat kolla sen anca" dedi. Ayağa kalktım ve karşısına geçtim. "Şunu doğru düzgün söyle Yaren" dedim. "kendini ikizime..." derken Batuhan araya girdi. "Yeter Yaren sabah sabah kavga çıkarma Yağmur sen otur Yaren sende sandalye çek" dedi. Kimseden ses çıkmadan Batuhanın dediğini yaptık.

Sonunda kahvaltı bitmişti. Ada şişe çevirmece oynayalım demişti herkes kabul etmişti. Şimdi bahçede oturmuş Adanın şişeyi getirmesini bekliyorduk. Ateş bilerek yanıma oturmadı o zaman onunla benim arama gelmezdi bu yüzden yanıma Tolga oturdu.  Sonunda Ada şişeyi getirdi ve çevirdi. Şişe Batuhan ve Tolga arasında durdu yok artık!. "Doğruluk mu cesaretlik mi?" dedi Batuhan. Tolga "cesaretlik" dedi ve Batuhan " oyunu terk et" dedi. Ne, yok artık resmen Tolgayı oyundan kovdu. "İstenmediğim yerde durmam" dedi Tolga ve gitti. Atlattığı hastalıktan sonra tekrar buraya gelmişti ama pek iyi olmadı galiba.

Bu sefer şişeyi Batuhan çevirdi. Benim ve Yaren arasında durdu. "D mi,C mi" dedi. Doğruluk ve cesaretliğin kısasını söyleyrek " D" dedim. "Hayatımda birisi var mı?" dedi. "Hayır" dedim.

Suratı düşmüştü ama Ateş gülüyordu ama neden Yaren şişeyi çevirdi bu seferde benim ve Ateşin arasında yok artık gerçekten bu şişe bizi anlıyor mu acaba "D mi, C mi" dedi. "D" dedim tekrar "Tolgaya karşı bişey hissediyormusun?" diye sordu. "Oyun mu oynuyoruz siz benim aşk hayatımımı sorguluyorsunuz" dedim.

Ayağa kalktım ve otele girdim. Asansöre bindim peşimden Ateşte bindi."Yağmur" dedi. Cevap vermedim. "Yağmur" dedi,tekrar cevap vermedim. Bu sefer kollarımdan tuttu ve beni asansöre yapıştırdı. Bir birimize çok yakındık. "Ben öyle demek istemedim" dedi. "Ama tamda onu dedin Ateş" dedim. "özür dilerim" dedi. "Ne" dedim duymamış gibi Ateşin birinden özür dilediği görülmemiş şeydi.

"Beni gayet iyi duydun tekrar etmicem" dedi. "Duymadım Ateş" dedim sonuna kadar zorlicaktım."Sana başka bir şekilde duydurabilirim?" dedi. Asansör açılmıştı "gerek yok" dedim ve koşarak odama geçtim.

Sevgili okurlar bir bölüm daha bitti bir dahaki bölüm Ateşten itiraflar gelicek tekrar bir parti bölümü geliyor oylarınızı ve yorumlarınızı eksik etmeyin
Sizi seviyorum...