Bölüm 2

422 203 1.1K
                                    

Yeni bölüm ile karşınızdayım. Lütfen oy ve yorum yapmayı unutmayın. İyi okumalar.

Odamın balkona çıkıp temiz havayı içime çektim. Hissedebiliyordum bu gün her şey daha güzel olacaktı. Bu gün üzerinde düşündüğüm projemi gündeme getirme vaktiydi. Aylardır bu planı uygulamak için gece gündüz çalıştım.

Kendimle konuşup durdum. Bir çözüm, bir çıkış yolu bulmaya çalıştım. Bunları ararken de çok kez tökezledim düştüm ama kimseye görünmeden, yardım istemeden ayağa kalktım.

Yalnızdım fakat yalnız olmayı ben seçmiştim.

Aileme bile yüz çevirmiştim. Artık onlarla eskisi gibi yakın değildim. Babamla işten başka bir şey konuşmuyordum. Onu da mümkün oldukça aza indirmeye çalışıyordum.

Bu durumun farkındalardı. Fakat yapabilecekleri hiç bir şeyleri yoktu.

Böyle olmak istememiştim ama abimin bana bıraktığı mektuptaki kelimeleri her okudugumda ailemden bir adım daha uzaklaştığımı hissedebiliyordum.

Elimde olan bir şey değildi. Ben o mektup sayesinde ailemi tanımadığımı fark etmiştim.

O mektupta çoğu şeyi anlamamıştım. Abimin neyden bahsettiğini, neden o mektubu bana yazdığını anlamamıştım.

Ama iki şeyi içten hissedip fark etmiştim. Abim bana o mektubu sebepsizce yazmamıştı. O mektubun abimin ölümüyle bir alakası vardı.

Benim asıl korktuğum ise abimin ölümüyle ailemin bir alakası olmasıydı.

Balkonun demirlerinden uzaklaşarak odama geri döndüğümde, masanın üzerinde olan çantamı ve telefonumu alarak boydan aynamın önüne geçtim.

Üzerimde potikare crop blazer etek takımı vardı .İçimde ise crop atlet eteğimde yandan yırtmaçlıydı. Bu kıyafettin vücudumdaki duruşu hoşuma gidiyordu.

Aynanın yanında duran topuklu ayakkabılarımı da giydiğimde sarı dalgalı saçlarımı önüme aldım. Siyah kabanımı da elime aldığımda aynadaki görünüşüme baktım. Güzel olmuştum. Bu gün için hazırdım.

Aynanın önünden ayrılarak odamdan çıktım. Kapımı ardımdan kapattığımda bakışlarım karşı odayla karşılaşmıştı. Yüreğimde yanan ateşin alevlendiğini hissediyordum.

Orası abimin odasıydı. Bakmak bile canımı yakıyordu. Bazen önünden bile geçmekte zorlanıyordum. Abim bu evden ayrıldığı zamanki gibi kalmıştı odası. Ne ben girmiştim o odaya, neden başka birisinin girmesine izin vermiştim.

Sanki o odanın kapılarını açarsam abimle olan anılarım uçup gidecek gibi hissediyordum.

O odada ufak Erva ile Kahraman Ümit abi vardı. Her gece karanlıktan korkup onun kollarında uykuya daldığım geceler, sabahları yanında beni gördüğünde sinirlenip gıdıklamaya başladığı zamanlar ve benim kahkahalarım ile doluydu.

Bana masal okuduğu huzur verici sesi, bana sinirlenince kızgın olmaya çalıştığı otoriter sesi vardı. Ama hiç bir zaman o sesi yapmayı becerememişti. Bunun sebebi yine benim olduğumu söylerdi.

Bana hep "Senin yüzünden ciddi olamıyorum Erva" derdi. Bahane üretiyorsun derdim. Neden öyle davranmaya çalıştığını biliyordum.

Babam her zaman abime beni şımarttığını söylerdi. Abimde ara sıra benimle, babam gibi konuşmaya çalışırdı. Fakat abimin bilmediği yada fark edemediği bir şey vardı. Abim hiç bir zaman babam gibi olmayacaktı ve olmamıştı.

SIRHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin