ONÜÇÜNCÜ BÖLÜM

599 25 8
                                    

Altay ile mesajlaşırken sırıttığımı hiç fark etmedim bile. O kadar dalmışım ki Zeynep'in sesi ile irkildim

"Gitmiş bu kız. Yaza evlenirse hiç şaşırmayın"

Elimdeki telefonu kapatıp oturduğumuz yerin masasına bıraktım.

"Zeynep ne diyorsun ya? Ne alaka?"

"Nasıl ne alaka otuz iki diş sırıttığının farkında mısın?"

"O artık aşık . Üzerine gitmesene kızın"

"Ben çok sıkıldım. Hadi başka şeyler yapalım" dedim ve ayağa kalktım.
"Yürüyelim bari biraz"

Hepside arkamda yürüyorlardı,gülüşüyorlardı. Hatta kahkaha atıyorlardı. Ve ben ilk defa en öndeydim. Normalde çok yavaş bir insan olduğum için hep en arkada kalırdım ve genelde kolumdan beni çekiştirerek götürürlerdi.
Kulaklarıma gelen  gülüşme seslerine bir müzik melodisi eklendi. Çok tanıdık bir melodi. Etrafıma bakıp müziğin nereden geldiğini anlamaya çalıştım. Biraz daha yürüdüm ve ileride bir kaç insan gördüm.

"Müzik söylüyorlar hadi bizde gidelim."
Arkamı dönüp Büşra'ya baktım ve onu onaylamak için kafamı salladım.
Adımlarımızı attıkça müzik daha da net duyulmaya başladı. Sonunda o kalabalığın içine girdik. Söyledikleri müziğe kafamla ritim tutmaya başladım.

"Nisa sende söylesene kız"

"Zeynep saçmalama"

Seher
"Hadi Nisa senin sesin mükemmel"

"Hayır tabi ki Seher. Tanımam etmem söyleyenleri"

Eylül
"Ben tanıyorum canım. Hemde tanımaya ne gerek var. Onlara eşlik edeceksin sadece. Zaten senin güzel olduğu için herkes bayılacak sana"

Hepsi birlikte beni zorlamaya başladılar.
Bir kalabalığa bir kızlara baktım. Hepside şarkı söylemem için gözümün içine bakıyorlar. Büyük bir cesaretle şarkı söyleyenlerin yanına gittim. Tam o sırada şarkı bitti.

*Sende gerçekten hiç şans yok yaa*

Eylül yanıma gelip diğerleri ile konuştu.

"Hadi Nisa bak söyleyeceksin. Konuştum ben çokta sevindiler."

Müzisyenlerle ufak çaplı bir konuşmadan sonra çalmaya başladılar. Heyecandan ellerim titremeye başladı. Gitarist 'Hadi' der gibi baktı bana. Derin bir nefes alıp gözlerimi kapattım. Söylemeye başladım

Gökyüzünde ne çok yıldız var
Biri parlak biri ürkek biri yalnız diğeri sanki burada

Sonra gözlerimi açtım. Herkesin gözleri benim üzerimdeydi. Kendimi ritme kaptırdım ve etrafımdakileri unuttum. Birden fazla şarkı söyledim.

"Nisa sen nesin bee" Zeynep eliyle sırtıma vurdu. Neredeyse düşecektim ki son anda tuttu beni

Büşra
"Senin elinin ayarı yok Zeynep"

Onlar aralarında didişirken parkın sonuna geldik.

"Kızlar bugünlük benden bu kadar. Hadi kendinize iyi bakın"

Hepsiyle sarılıp oradan ayrıldım. Sokakta sakin sakin yürürken telefonum çaldı.

Altay arıyor

"Alo, napıyorsun çiçeğim?"

"Yürüyorum eve doğru, sen?"

"Bende eve gidiyorum.
Ben seni çok özledim ne zaman geliyorsun"

"Bende bende. Ama merak etme iki gün sonra gelmeyi planlıyorum "

"Ciddi misin? Ohh be sonunda "

"Bu kadar çok mu özledin beni" dedim gülerek

Aşkın Olayım  |  Altay BayındırHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin