Hira ile birlikte odaya geçtik. Bir kanepeye ben yatak hazırladım diğer kanepeye de o hazırladı. Abisinin evi olduğu için Hira'nın kıyafetleri burada da vardı. Bende onun kıyafetlerinden birini giydim. Hazırladığımız yataklarımıza uzandık. Elime telefonumu alıp kilidini açarken
"Altay da iyi çocukmuş"
Dedi birden Hira. Yüzüne baktım kafamı salladım
"Yani fena değil."
"Nasıl fena değil. Bence çok iyi. Konuşması kibar senin için en önemli husus bu."
Bir cevap vermedim. Telefona bakmaya devam ettim
"Sana da 'etkilendim' dedi"
Kafamı telefondan kaldırıp Hira'nın yüzüne baktım.
"Saçmalama Hira güzel oynuyorum diye öyle birden çıkmıştır ağzından"
Böyle desemde benimde beynimin içinde bu cümle dönüyordu. Birde böyle söyleyince Hira iyice düşünmeye başladım.
"Bilmiyorum yani bakışları falan da benim dikkatimden kaçmadı. İyi çocuk kaçırma bence. Ben onayladım."
"Haah tamam sen onayladıysan iş bitti. En kısa zamanda istemeye gelsinler beni uzatmayalım adını koyalım bu işin."
Dedim gülerek
"Olur olur bne bir konuşayım abimle o da Altayla konuşur hallederiz."
Dedi göz kırparak. Gözümü devirip kafamı çevirdim.
"Ya iyi düşün Nisa bir alıcı gözüyle bak çocuğa bence çok iyi."
"Ben zaten çocuk kötü demiyorum. Ama kendi kendime birde daha yeni tanışmışken gelin g<vey olmayayım demi?"
"Sen bilirsin ama bence oğlanda seni beğendi. Ben anlarım."
"Neyse bunları boşver. Sen naptın?"
Dedim göz kırparak
"Napacağım işte hâlâ aynı gönlümü almaya çalışıyor ama bu kez bitti."
"En son bunu dediğinde nolduğunu hatırlıyor musun canım? Çok özür diledi, ben yanlış anlamışım diye tekrar affettin Tolga'yı"
"Napayım bacım? Ben gerçekten çok seviyorum onu. Ve onunda beni sevdiğini biliyorum. Tek sorun annesi"
"Evet tek engel annesi. Bende onun seni sevdiğine inanıyorum biliyor musun? O kadar yani"
"Bende inanıyorum ama keşke annesi de inansa buna ve bize engel olmasa"
"Annesi şimdi ne diyor? Hayatta olmaz falan mı diyor?"
"Evet öyle diyor. Ben hayattayken onunla evlenemezsin diyor. Bilmiyorum beni çok mu kötü görüyor ama engel oluyor."
"Hayır be seni neden kötü görsün"
"Sence neden o zaman böyle yapıyor?"
Sessizlik. Diyecek bir şey bulamadım. Bir iki dakika böyle sessiz kaldık sonra sessizliği Hira bozdu.
"Geçen konuşurlarken duydum. Galiba mesleğim den dolayı"
"Neyi varmış mesleğinin en kutsal meslek bu. Hiçbir şey diyemez kusura bakmasın"
"Mesleğini bıraksın dedi Tolga'ya. O da 'Mesleğini nasıl bıraksın çok seviyor' falan dedi. Ama olsun annesi ne kadar yaşarsa yaşasın ben yine de Tolga'yı bekleyeceğim. Ve inanıyorum ki biz eninde sonunda evleneceğiz ve çok mutlu olacağız."

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Aşkın Olayım | Altay Bayındır
Fiksi Remaja"Ben unutmak istemiyorum" Evet gerçekten Altay Bayındır aşığıyım. Kendi kendime bir şeyler yazıyorum. Umarım beğenirsiniz.