İKİ ALEM-TEK GÜÇ

36 7 5
                                    


Belaris'in gururlu sırıtışı Adalante'e cesaret vermişti. Adalante karşılıklı bir gülümseme ile;

- Ben adalante, bu da julia ve william.

- çok güçlüsün, dedi hırıltılı bir ses. william gözlerini kaçırarak Belaris'e seslenmişti. 


belaris sırıttı ve Adalante'in boynuna dikkat kesildi. tamamen morarmış ve kabuk bağlamış yara onu şaşırtmıştı. ayaklanıp masa üzerinde duran küçük bir sandığı eline aldı. içerisinden bir kavanoz çıkardı ve adalante'e uzattı;

- bunu kullan, eğer yaran temiz kalmazsa ölümcül olabilir

adalante şüpheyle kavanozu aldı. kapağını açıp içindeki suyu kokladı. çok geçmeden belaris onu aydınlattı;

- bu haşhaş suyu. merak etme, yakan bir ilaç değil. yaranı temizleyecek ve iyileşmesini hızlandıracak.

- bunu daha önce hiç görmedim, nereden aldın?, dedi arkalardan julia

- kendim yaptım. daha önce bir hekimin yanında yetişmiştim. ondan ilham alarak kendi ilaçlarımı yaptım, genelde cinlerime denetirim

- cinlerin!?

adalante sorguyla belaris'e baktı. artık herkes cinlerden korkuyordu. soğukkanlı bir şekilde;

- onlar tamamen benim hakimiyetim altındalar, ben istemeden hiç bir şey yapamazlar. fakat onlardan bir iyilik istersem bunu yerine getirmezler, bu da onların fıtratında var.

- deminki karartılar onlardı, dedi adalante sesindeki rahatlamayla.

hava açıldığında belaris sordu;

- senin bir yeteneğin yok mu?

adalante başını öne eğerek;

- bilmiyorum, normal bir insandan farkım yok. 

- nasıl olur? sen elçi değil misin, daha demin gökten ruhları indirdin. sana şahitlik ettiler

- bu, bana ait bir güç değil, onları atalar gönderdi.

- adalante, atalar sadece senin isteklerini yerine getiriyor. bana bir güç vermiş olabilirler ama sen onların kudretini kullanabiliyorsun.

adalante heyecanla dinliyordu belaris'i. söyledikleri akla ve mantığa yatınca;

- zeki birisine benziyorsun, grubumuza dahil olacak mısın?

- evet!

herkes rahata erince adalante ayaklandı. saraya dönüp padişahla görüşmesi gerekiyordu. belaris'ten çıktılar ve sarayın yolunu tuttular...



MURAD'DAN;

murad vezirlerini ve ileri gelen alimleri topladı istişare için, herkes padişahın huzurunda toplandığında murad olayı anlattı. bazısı teklifi devlet ekonomisi adına kabul etmesini, kimisi ise kendi mallarını kendileri üretmelerini yani reddetmesini istedi. lakin mantığa yatan teklifi kabul etmek ve sonuçları gözlemlemekti. toplantıdan sonra zümre dağıldı ve padişahın kapısı tekrar çalındı. gelen adalante'ti, içeri girer girmez selam verip konuştu;

- sultanım, rahatsızlık verdiğimizden dolayı af dileri-...

- teklifinizi istişare ettik ve kabul edilmesini hoş gördük

adalante ne diyeceğini bilemedi. murad tekrardan konuştu;

- istediğiniz zaman başlayabilirsiniz, fakat pek fazla madenimiz yok, sorun olur mu?

TAPINAKTAKİ MUCİZEHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin