Bazı şeylere hiç farkında olmadan tutulduğumu fark ettim.
Birinin kıpırdamasıyla bende derin bir iç çekip yavaşça açtım gözlerimi. Kartalın yatağında uyuya kalmıştım. Ve kartal beni izliyordu şimdi bende onu izlemeye başladım, ama aniden kalbimin hızlanmasını anlayamadım. Kartala bakdıkça kalbim yerinden çıkacak gibi oluyor du. Ona tekrar baktım ve utandığımı hissettim. Gözlerimi geri kaçırınca kaşlarını çatıp bana baktı,
"Bir sorun mu var?" Evet mesela sesim yok!
Sadece ona bakmakla yetindim ve yine kaşları çatıldı. Benim ise gözlerim doldu..
"İyimisin?" Diye sorduğunda başımı evet anlamında salladım. Gözlerini kısıp beni süzdüğünde ona cevap vermediğim için hala bana ne oluyor diye bakıyordu.
dudaklarımı oynatıp, "sesim gitmiş" dedim ama anlamadı.
"Ne diyorsun nehir anlamıyorum benimle oyun oynama." Diye sitem ettiğimde ofladım.
Hadi ama! Bu haksızlık.
Tekrar bana baktı. Ama sinirler kalktığı yere geri oturdu. İçeri giren selin ile hemen toparlanırken kartal da kendini topladı.
Selin, "nasılsınız kartal komiserim?" Diye sorunca kartal önce bana baktı ve sonra gözlerini devirerek seline baktı.
"Ben iyiyim de nehir hanım pek iyi görünmüyor." Sanki keyfimden yapıyorum.
"Ha, siz bilmiyorsunuz nehirin" dedi ve bana yine hüzünle baktı.
Bana acımalarından nefret ediyorum!
"Nehir patlama da bir nedenden dolayı sesini kaybetti." Dediğinde kartal başını çok hızlı bir şekilde çevirdi bana öyle bir baktı ki..
"Ne demek sesini kaybetti? Şaka mı bu!" Nehir başını olumsuz anlamda salladı.
"Bu daha belli değil. Ses telleri hasar görmüş ama fazla değil. Yani bu yakın zamanda geri gelebileceğini gösterir, yani umarım."
Umarım..
Selin kartalın serumunu ve bir kaç şeyi daha kontrol edip çıkınca. Tekrar kartalın yatağına oturdum ve ellerimi onun kil sakallarına sürdüm bedeni gerilirken bana bakmasını sağladım.
Bana bakınca tebessüm ettim. O da kırık bir tebessüm etti.Etrafa bakınca kartalın telefonu ilgimi çekti. Telefonu işaret edince bana bakıp güldü. Ve telefonunu açtı sonra da bana verdi. Elime aldığım telefonun notlar kısmına girdim,
Kartal, Lütfen sen iyi olunca buradan bir an önce çıkalım.
Telefonu kartala uzatınca baktı ve tekrar bana baktı.
"Zaten çıkıcaz." Dedi ve doğruldu. Gözlerimi kocaman açıp kartalın omuzlarımdan tutup durdurdum başımı olumsuz anlamda sallayıp kaşlarımla yatağı işaret ettim. Bana tek kaşını kaldırarak bakan adam "iyiyim ben." Ne kadar iyi olabilir ki daha yeni ameliyat oldu!
Tekrar kalkacağı zaman yine engelledim ama bana tersce baktı ve ellerimi kenara çekti.
"Nehir iyiyim ben." Dedi ve kapıya doğru yöneldi.
Tam açacağı esnada gülmeye başladı,
Dudaklarımı oynatarak"ne?" Dediğinde dudaklarıma bakması yutkunmamı sağladı.
"Ne güzel kaşlarımızla anlaşıyorduk." Diyince ilk önce ne dediğini anlamadım ama sonra az öne ben ona kaşlarımla yatağı işaret etmiştim ve oda ne derecesinde kaşlarını kaldırmıştı. Gerçekten de ne güzel anlaşıyorduk..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
MAHKÛM (Tamamlandı)
Teen FictionBir katil düşünün.. duygularını bitirmiş, tüm benliği bir hiç olmuş bir kız nehir. O hep karanlık sularda boğulmuşken artık karanlığı kendine arkadaş edinmiş ve bu yolda yalnız yürümye devam ediyor... Babası tarafından şiddete alıştırılmış bir kız ç...